Page 319 - ibrahim_tennuri_gulseni_niyaz
P. 319
Sözlük
yeksân :bir olunan.
yeliler :koşup giderler.
yez :bağ, dikenli çalı.
yezdan :Tanrı, Çalab.
yile vermek :boşa geçirmek.
yil :rüzgar, yel.
yilmek :uğraşıp çalışmak, yapma.
yiyir :kötü koku.
yitiri görmek :yitirip gidermek.
yüğürtmek :koşmak, hızlı yürümek.
yüzlemek :yüzünü dönmek.
-Z-
zahm :yara.
zağ :karga.
zâhir :açıkta, meydana gelen.
zâhid :dünyadan el etek çekmiş, çok ibadet yapan, sofu.
zâri :ağlamak, inlemek.
zâr u bîmar :hasta, inleyip ah eden hasta.
zenbur :arı.
zebûn :zayıf.
zecr :azarlama, engelleme.
zecrile :zorla.
zehre :öd ve cesaret.
zehr-i nûş :zehir içmek.
zenbur :eşek arısı.
zevki tahkik :araştırma zevki.
zerdendür :altun sebebiyledür.
zerg :hile.
zerger :sarraf, altun işleyen.
319