Page 220 - Kayseri İmari Ve Mekansal Gelişimi

220 Onbirinci Bölüm

ONBİRİNCİ BÖLÜM

ERCİYES TURİZM MERKEZİ VE KAYSERİ’YE ETKİLERİ

Erciyes Dağı, 3917 metre yük-
sekliği, bulutları delen zirvesi, tepe-
sinden eksik olmayan karı ve insa-
na ilahi duygular veren azametiyle
Kayseri’nin sembolüdür.

Sönmüş bir volkan olan
Erciyes’teki patlamaların 30 milyon
yıl önce başladığı ve Hasan Dağın-
dan Kapadokya’ya varıncaya kadar
çevrenin oluşumunda birinci dere-
cede etken olduğu bilinmektedir. Ül-
kemizin en yüksek dağlarından birisi
olan Erciyes, şehrin güneybatısında
tek kütle olarak yükselir. Erciyes’in
doruğu genel görünümü itibarı ile bir
kubbeyi andırır. Bundan dolayı olsa
gerek Arif Nihat Asya ölümsüz dize-
lerinde;
“ Dağ parçası kubbeler ufaktan, iriden
Gel, haşmeti gör yandan, ilerden, geriden,
Bir mucize devrinde Sinan, Erciyes’i
İstanbul’a dikmiş, getirip Kayseri’den...”
Derken, Erciyes’in mi, Süleymaniye’nin mi haşmetinden bahsettiği birbirine
karışır.
Erciyes Dağı’nın kuzey yamaçlarında, yükseklikleri 2200 mt ile 2700 mt
arasında değişen birçok volkan tepesi sıralanmaktadır. Asıl kütleden ayrı iki vol-
kanik dağ daha vardır ki, bunlar Ali Dağı (1871 mt) ve Yılanlı Dağ (1640 mt)
dır. Erciyes Dağı’nın doğusunda yer alan ve dağdan Tekir Yaylası ile ayrılan Koç
Dağı ise 2700 metre yüksekliktedir.
Erciyes Dağı’nın 3000-3500 metre arası yükselti kuşağında sekiz adet buz