Page 30 - Hacıkılıç Mahallesi Kitap
P. 30

30  - Hasan Sami Bolak                                                                                                                                Hacıkılıç Mahallesi - 31
                                                                                                                            Ben,  Mahmut'a  göre  biraz  daha    "okumaya  yatkın"  biri

                    Camuz çobanlığından                                                                              sayıldığımdan olsa gerek, bir gün Kadir Ağabey fırının işletme def-
                                                                                                                     terine fatura ve benzeri gelir gider evrakını  işlememi istedi ve bana
                     fabrikatörlüğe                                                                                  para  vereceğini  de  ayrıca  belirtti.  Fatura  kopyaları  ile  fişleri  eve
                                                                                                                     getirdim.  Silinti-kazıntı  olmayacak  ve  rakamlar  dolma  kalemle
                                                                                                                     yazılacaktı.. Bu işlemleri yaptığım sırada bu evrakın  bazılarını aktif
                   Örnekevler ve   Hacıkılıç Mahalleleri  ile  komşu  olan  Çandır                                   yerine pasif, bazılarını da aksi yönde kayda geçtiğim için, silmeden
               Mahallesi’nde  ise  bazı  evlerde  inek,  manda  beslenirdi.  Çandır                                  korktuğumdan sayfanın alt tarafına, "şu rakamlar aktif, şu rakamlar
               Mahallesi’nin  Hacıkılıç  Mahallesi  bitiminde  Kömürcüler  ailesi                                    da  yanlışlıkla  pasif  yere  yazılmışlardır"  kaydını  düştüm  ve  Kadir
               ikamet ederdi. Sanırım 1940 doğumlu Mustafa Kömürcü benim en                                          Ağabey'in  yokluğunda işletme  defteri  ile  fiş  ve  fatura  kopyalarını
               iyi anlaştığım arkadaşlarımdan biri idi. Güzel futbol oynardı. Cana                                   fırına bıraktım..
               yakın, dürüst biri idi. Ağabeyi de vardı ama ismini hatırlamıyorum.
                       Ayrıca, elinde, meses adı verilen hayvan dışkısına bulaşmış
                                                                                                                            Değil para almayı beklemek, resmi bir evrakı yanlış işlemek-
               deyneği ile ikide bir :                                                                               ten  dolayı  yaptığım  ciddi  hatayı  düşünmek  yüzünden  bir  kaç  gün
                       -hoooohaaa,    hooohaaa!  diyerek  Çandır'daki  mandasını                                     uykularım kaçtı..  Kadir Ağabey’in durumu babama  söylemesinden
               (camuzunu), Hacıkılıç Camii yanında, Baruthane Sokağı’ndaki                                           korkuyordum.
               evimizin önünden  sabah  bir yerlere götürüp akşam üstü geri getiren
                                                                                                                            Belki Kadir Ağabey durumu babama söylememiş, belki de
               benden iki-üç yaş kadar büyük "köylü" diye tanımladığımız biri daha                                   babam  bunu  bana  sezdirmemişti..  İlkokul  beşe  giden  bir öğrenci
               vardı ki, bizim evlerin önünden geçerken onun çobanlığını görünce                                     muhasebecilikten ne anlardı?
               içimizden acırdık. O da sanki bunun farkında gibi, kaçamaklı gözler-
               le bakardı bizlere. Bazen de görmezden gelirdi. Sık sık mahallemiz-                                          Fırın sahibinin küçük oğlu sınıf arkadaşım Mahmut ilkokul-
               den geçmesine rağmen adını bilmiyordum. Bu  uzak  komşumuzu,                                          dan  sonra  okumadı  ve    ekmek    pişirmeye,  bazı  işlere  yardımcı
               elli yıl kadar sonra bir bankada gördüm.. Sıra bekliyorduk ve   bir-                                  olmaya başladı. Mahmut, sonraki yıllarda  mobilyacılık yapıyordu.
               birimizi  tanıdık..  Hoş-beş  ettik  ve  o  beni  televizyonda sık sık                                Kitabın  bitimi sırasında  yakın  bir  arkadaşından  Mahmut’un  felç
               gördüğünü  söyledi..  Adımı  da  biliyor  olmalıydı.    Kendisi    artık                              geçirdiğini öğrendim.
               Organize Bölgesinde bir büyük   işyerinin sahibi idi ve anladığım
               kadarıyla o bankanın da hatırı sayılı müşterilerindendi.                                                      Parke taşı döşeli
                       Kendisine sıra bekletmediler ve;                                                                      İstasyon Caddesi
                     -Buyurun falan Bey diye bu eski komşuma öncelik tanıdılar.
                                                                                                                            Vakfiyede adı geçen Hüseyin Bey'in imareti Hacıkılıç Camii
                       Baltacı’nın                                                                                   kuzeyinde, şimdi tuvalet ve yeşil alan olan yerde idi. İmaret, geçen
                                                                                                                     asırda  faaliyetten  kaldırıldığı  için,  burası  Güherçile  Fabrikası
                       Fırını                                                                                        (Baruthane)  haline  getirilmiştir.  57  Sultan  Abdülaziz  zamanında,

                       Hacıkılıç  Camii  önünden  geçen  İstasyon  Caddesi’nden                                      1281 (H.1864) yılında yapılan bu değişikliğe ait binanın kitabesinin
               başlayıp, Baruthane Sokağı’nın başlangıcına kadar olan meydanda                                       resmi, II. Abdülhamit devrinde tanzim edilen fotoğraf albümlerinden
               "Baltacı'nın Fırını"nda; hem leğenle gelen hamurlarla evlere "fırın                                   Ankara Vilayetinin Kayseri Sancağı’na ait kısmında görülmektedir.
               ekmeği, hem de bakkallarda satılmak üzere   "çarşı ekmeği" pişirilir-                                 Daha  önce Yıldız  Sarayı’nda  bulunan  bu  albümler  şimdi  İstanbul
               di.. Baltacı Fırını’nın sahibinin  büyük oğlu Kadir hamurların ekmek                                  Üniversitesi  Kütüphanesi’nde  bulunmaktadır.  Harebe  haline  gelen
               haline gelmesi  için  fırına kürek sürer; küçük oğlu  Mahmut  ise                                     Güherçile   Fabrikasının  kalıntıları,    1960'tan  sonra  Belediyece
               benimle, şimdiki Öğretmenevi’nin yerinde bulunan İnönü İlkokulu'-                                     ortadan kaldırılmış ve  yeri yeşil alan haline getirilmiştir.
               na giderdi..























     PDF created with pdfFactory Pro trial version www.pdffactory.com
   25   26   27   28   29   30   31   32   33   34   35