Page 90 - İbrahim Tennuri
P. 90

Dr. Mustafa Fidan
               — “Eğer Şeyh İbrahim mürşid-i kâmil ve keramet sahibi bir kimse ise Akşem-
            seddin’in buyurduğu gibi iki yüzlü olmasından te’lif edeceği kitabın nasıl olacağını
            anlar” dedim.
               Seferşâh, Kayseri’ye gelmeden Şeyh İbrahim’e bu hal malum olmuştu. Hatta
            Akşemseddin’in te’lif etmesini istediği kitabın birkaç bölümünü Akşemseddin’in
            isteğine uygun olarak, Seferşâh daha Kayseri’ye gelmeden te’lif eylemişti. Kitabın bir
            yönü fıkhı diğer yönü ise tasavvufu anlatıyordu.
               Seferşâh Kayseri’ye gelip Şeyh İbrahim’in kerametini görünce Şeyh’e hakiki mürid
            oldu. Akşemseddin’in Seferşâh’ı irşad için Kayseri’ye gönderdiğini Şeyh İbrahim
            Gülzâr -ı Ma’nevî’nin şu beyitleriyle bildirmektedir.


               “Buyurmuş bir Azize yürüt ana var
               Sana ilm-i ilâhî kıla tekrar


               Nazar kılmış u himmet koşmış ana
               Himmet tâ gelüb yâr ola bana”


               Seferşâh Şeyh İbrahim’den feyz alarak tasavvufu tamamlamış ve bu ilme ait “Ziyafe-
            tü’l-ıhvan bi Mata’imi’l-irfan” adında bir kitap da te’lif eylemiş. Kadılık ve müderrislik
            yapmış olan Seferşâh nihayet Elmalı’da vefat etmiştir. 28


























            28   Lâmii; a. g.e. syf: 1085
               Hüseyin Enîsî; a. g.e. V. 21 a

            90
   85   86   87   88   89   90   91   92   93   94   95