Page 192 - Kayseri Ansiklopedisi Cilt 4
P. 192

KAYSER‹ ANS‹KLOPED‹S‹                          KIL / 183 [1625]


           aldığı  önlemler  karşısında  başarılı  ola-  Amasya Nizameddin Argunşah’a; Niğde
           madı.  Şahinşah  ve  Zünnun  tekrar   Arslanşah’a; Ereğli ve güney uç bölgeleri
           Bizans’a  sığınmak  zorunda  kaldılar.   de Sancarşah’a verildi. Adı geçen şehza-
           Bunun üzerine Sultan’ın ikinci barış tek-  deler,  mezkûr  yerlere  Konya’da  oturan
           lifini de reddeden Manuel; Macar, Peçe-  babaları  Sultan  II.  Kılıç  Arslan’a  bağlı
           nek, Frank ve Sırp kuvvetlerinden oluşan   birer melik olarak atandılar. Böylece her
           büyük bir orduyla 1176 yılı ilkbaharında   melik, kendi bölgesinde adına sikke kes-
           hareket ederek Denizli yönünde ilerledi.   tirip  hutbe  okutabilecek,  yaptırdıkları
           Fakat  uçlarda  bulunan  kalabalık  Türk-  binalara  kitabe  yazdırabilecek  hatta
           menler,  Bizans  ordusunu  şiddetle  ve   komşu ülkelerle münasebet kurabilecek,
           devamlı  olarak  yıprattılar.  Sultan  II.   fakat  sadece  “Sultan”  unvanını  kullana-
           İzzeddin Kılıç Arslan komutasındaki Sel-  mayacaktı. Türkiye Selçuklu Devleti, Sul-
           çuklu  ordusu,  Bizans  ordusunu  dar  ve   tan  II.  Kılıç  Arslan’ın  bu  uygulamasıyla
           sarp  Miryokefalon  Vadisi’nde  pusuya   başkent  Konya’ya  bağlı  on  bir  küçük
           düşürdü. Burada yapılan büyük bir mey-  devlete ayrıldı. Daha Sultan’ın sağlığında
           dan  savaşında  (17  Eylül  1176)  Bizans’a   oğulları arasında saltanat kavgaları başla-
           ağır bir darbe indirdi. Böylece Malazgirt   dı ve birlik bozuldu.
           Zaferi’nden  105 yıl sonra Bizans’a karşı   Kudbeddin Melikşah, Haçlılar ile müca-
           ikinci  büyük  bir  zafer  daha  kazanıldı.   delesinde  yenilerek  Alman  ordusunun
           Bizans’ın  ümit  ve  hayallerini  boşa  çıka-  Konya’ya girmesine ve orayı yağmalama-
           ran bu zaferden sonra ardı arkası kesil-  sına  sebep  oldu.  Yaşlı  Sultan  Uluborlu
           meyen Oğuz-Türkmen akınlarıyla Türk-  Meliki ve “veliaht” tayin ettiği küçük oğlu
           leşen  ve  İslamlaşan  Anadolu,  “Türkiye”   Gıyaseddin Keyhüsrev’e sığındı. Konya’-
           adıyla Türklere ebedî Türk yurdu oldu.     da  seksen  yaşında  hayata  gözlerini
           Sultan  II.  İzzeddin  Kılıç  Arslan  böyle   yumdu  (Ağustos  1192).  Mumyalanarak
           önemli bir zaferle Bizans meselesini hal-  kendi  yaptırdığı  Kümbedhane’ye  (Sel-
                                               çuklu Sultanları Türbesi) defnedildi.
           lettikten sonra Anadolu’da Türk birliğini   Tarihî  Kişiliği:  Sultan  II.  Kılıç  Arslan,
           kurmak  için  Danişmendlilere  son  vere-  oğulları  arasında  ülkeyi  taksim  etme
           rek doğudaki tehlikeli bir rakibinden kur-  hatası  dışında,  siyasi  ve  askerî  yeteneği,
           tuldu (1178). Diğer taraftan Türkmen kuv-  uzak  görüşlülüğü  ve  idaresindeki  Müs-
           vetleri Çukurova Ermeni Krallığı'nı istila   lim, gayrimüslim halka ve ilim adamları-
           ederek Silifke’yi ele geçirip oradan Suriye   na karşı gösterdiği şefkat, hoşgörü ve adil
           ve Elcezire’ye doğru yayıldılar. Selçuklu-  davranışıyla  Türk  tarihinin  büyük
           ların  batı  hududu  ise  Denizli’ye  kadar   hükümdarlarından  sayılır.  O,  siyasi  ve
           uzanıyordu.                         askerî  kudreti,  önemli  zaferleri,  ileri
           Ülkeyi taksimi: Uzun, yorucu ve başarılı   görüşlülüğüyle de tarihin büyük şahsiyet-
           bir saltanat devresinden sonra, yaşlanan   lerinden biridir. Sultan II. İzzeddin Kılıç
           ve  yorulan  Sultan  II.  Kılıç  Arslan,  Türk   Arslan vücutça özürlü, el ve ayaklarından
           hâkimiyet  telakkisinin  bir  gereği  olan   rahatsız  olduğu  hâlde  seferlerinden  ve
           “Devlet  hanedan  üyelerinin  ortak  malı-  gayesinden asla feragat etmemiş, birçok
           dır/ mesuliyetindedir.” görüşüne uyarak   muharebeye arabayla katılmıştır. Bizans
           daha  hayattayken  ülkesini  on  bir  oğlu   kaynakları  II.  Kılıç  Arslan’ın  “akıllı  ve
           arasında taksim etti. Şehzadeler arasında   basiretli olduğunu, daima büyük bir ihti-
           1186’da yapılan bu taksimata göre Sivas   yatla  hareket  ettiğini,  cesur  ve  kudretli
           ve Aksaray Kutbeddin Melikşah’a; Tokat   kumandanlar  sayesinde  yorgunluklarını
           ve  yöresi  Rükneddin  Süleymanşah’a;   giderdiğini ve zaferler kazandığını” söy-
           Kayseri ve yöresi Nureddin Sultanşah’a;   ler  ki  hayatı  ve  faaliyetleri  bu  ifadeyi
           Elbistan Muğireddin Tuğrulşah’a; Malat-  doğrular.  Arap  ve  Ermeni  kaynakları
           ya Muizeddin Kayserşah’a; Ankara, Çan-  “Kılıç Arslan’ın akıllı, heybetli, azametli,
           kırı, Kastamonu ve Eskişehir Muhyiddin   gazalarının çok olduğunu, yüksek siyaset
           Mesud’a;  Uluborlu  ve  Kütahya  yöreleri   ve  adaletiyle  şöhret  kazandığını”  belirt-
           Gıyaseddin Keyhüsrev’e; Niksar ve Koy-  mekte ittifak ederler. Sultan II. İzzeddin
           luhisar  Nasreddin  Berkyarukşah’a;   Kılıç Arslan, Müslümanlar için de tarihe
   187   188   189   190   191   192   193   194   195   196   197