Page 17 - 1 Cilt
P. 17

KANİŞ KARUM                                      Kaniş, Koloni Çağı’ndan sonra, kronolojik
                                                            sıralamaya göre, önce Eski Hitit Devleti, sonra
                                                            da Büyük Hitit Devleti Dönemi’nde de yerleş-
              Kanesh, Kayseri’nin 21 km. kuzey-doğusunda
           eski  Kayseri-Sivas  karayolunun  20.  km.sinde   me görmüştür. Şehrin yerleşmesindeki ilk uzun
           yolun 2 km. kuzeyinde; Karahüyük Köyü’nün        kesinti, Hitit Devleti’nin ortadan kalkmasından,
           sınırları içindedir. Kültepe, biri yerlilerin oturdu-  Frig iskanına kadar geçen zamanda görülür.
           ğu höyükten, öteki aşağı şehir veya Asur’lu tüc-    Friglerden  sonra  aralıklı  da  olsa  yerleşme
           carların yerleştiği Karum alanından oluşmuştur.   Roma  Çağı’na  kadar  izlenebilmektedir.  Hö-
           Höyüğün çapı 500 m., ova seviyesinden yüksek-    yükte Frig katının üzerinde 75 cm. kalınlığında
           liği 20 m. dir. Tepeyi dört yanından aşağı şehir,   bir toprak yığını vardır. Bundan, pek uzun ol-
           Karum çevirmiştir. Karum, üç yönünde düz ova     masa da, şehrin bir süre terkedilmiş olduğu an-
           şeklinde görülmekle beraber, doğu yönü ova se-   laşılmaktadır.  Hellenistik  Çağ’da  Mazaka’nın
           viyesinden 1.5-2.5 m. lik bir yüksekliğe sahiptir.   (Kayseri) önem kazanması sonucu. Kaniş eski
           Çapı 2 km.yi bulan Karum, höyük ve ortasında-    önemini  kaybetmişse  de  burada  oturulmaya
           ki kalesi birer sur ile çevrilidir.              devam edilmiştir. Roma Çağı’nda şehir duvarı
                                                            yeniden onarılarak kullanılmıştır. Bu dönemde
              Kültepe, araştırmacıların dikkatini 1881’den
           sonra çekmiştir. O zamana kadar benzerlerine     yerleşme oldukça sıktı, nekropol şehrin dışın-
           rastlanmamış olan çivi yazılı tabletler ele geçi-  da, Karum alanındaydı. Gerek şehirde ve ge-
           riliyordu. 1893 ve 1894’de E. Chantre, 1906’da   rekse  nekropolde  bulunan  sikkeler,  Kaniş’de
           H. Wickler, H. Grothe yaptıkları kazılarda tab-  Geç Roma Çağı’na kadar oturulduğunu ortaya
           letlerin bulunduğu yeri tespit edememişlerdir.   koymaktadır.
           B. Hrozny 1925’te rastlantı sonucu bazı tablet-     Tarihi boyunca, bazı göçler ve savaşlar sonu-
           lerle karşılaşmıştır. Bu tabletlerin incelenmesi   cu kesintiler olmakla beraber, höyükte sürekli
           sonucunda burasının Asur Ticaret Koloni mer-     bir yerleşmenin varolduğu şüphe götürmez.
           kezi Karum olduğu anlaşılmıştır.                    Kültepe’de  yapılan  kazılar  sonucunda  bol
              Karum’da 1948 yılından itibaren Prof. Dr.     miktarda  çivi  yazılı  tabletler,  seramik  bulun-
           Tahsin  Özgüç  başkanlığındaki  heyet  tarafin-  tular, mimari kalıntılar ele geçmiştir. Höyükte
           dan sistemli olarak kazı yapılmıştır. Kazılarda   yapılan kazılarda geniş binalar, tek vücutlu fa-
           höyükteki en eski yerleşimin Geç Katolik Çağ     kat çok başlı idoller, çıplak heykeller ve özel-
           (M.Ö.300-2500) olduğu, onu Eski Tunç çağı,       likle boyalı seramiği, Kültepe’nin Eski Bronz
           Hitit, Frig, Hellenistik ve Roma çağlarının bir-  Çağı’nda Anadolu’nun en önemli şehirlerinden
           birini izlediği ortaya çıkan kalıntı ve buluntu-  olduğunu gösterir. Ancak çevrede yapılan yü-
           lardan anlaşılmıştır.                            zey  araştırmaları  sonucu,  yörede  Kalkolitik,
                                                            hatta  Neolitik  yerleşmesi  olabileceği  yolunda
              Tarihi devirler yazı ile başlar. Mısır, Mezopo-
           tamya ve Anadolu gibi üç bölgede gelişen eski    ipuçları elde edilmiştir.
           Önasya medeniyetlerinden ilk iki ülkede M.Ö.        M.Ö.  1950-1650  yıllarında  Anadolu’da
           4. Bin yıl sonlannda (3200’lerde) yazı başladı-  Asurlular önemli ticaret kolonileri ve yerleşim
           ğı halde, Anadolu ancak 2. Bin yıl başlarında    alanları kurmuşlardır. Burada ortaya çıkan Hö-
           yazıya erişir, îlk yazılı vesikalar da Kültepe’de   yük ve Karum’da dinsel ve yönetim yapıları,
           bulunmuştur.  Kültepe  tabletleri  denilen  vesi-  evler, dükkanlar ve atölyelere ait mimari kalın-
           kalar, Asurlu tüccarlara ait vesikalar olup, eski   tılar, günümüzde açık hava müzesi olarak ser-
           Asur lehçesi ve çivi yazısı ile yazılmıştır.     gilenmektedir.
              M.Ö. 1900-1750 yılları arasındaki Asur Ti-       Yerli  halk  ile  Asurlu  tüccarların  birlikte
           caret Kolonileri Çağı’nda Kültepe’de canlı bir   oturdukları karum adı verilen bu yerleşme yeri,
           ticaret hayati vardı. Höyükte, Hitit Çağı (M.Ö.   şehircilik bakımından önem arzetmektedir. Ko-
           1800-1200), Geç Hitit Çağı (M.Ö. 1200-700)       loni Devri’nde henüz Anadolu’da bu şekli al-
           ve Frig Çağı’nı (M.Ö.800-650) ihtiva eden kat-   mış bir sivil şehir örneği bulunmamıştır. Karu-
           lar bulunmuştur.                                 mun her dört tabakası özellikle, Koloni Devrim


                                                              Kayseri Taşınmaz Kültür Varlıkları Envanteri     1
   12   13   14   15   16   17   18   19   20   21   22