Page 304 - ibrahim_tennuri_gulseni_niyaz
P. 304

Prof. Dr. Muhittin Bağçeci | Dr. Rasim Deniz  | Şeyh İbrahim Tennûrî ve Gülşen-i Niyâz


             mescûd                 :secde edilen yer, secde olunan.
             mesih                  :Hz. İsa.
             mesel                  :ata sözü, temsil, vecize.
             mesnûn                 :yıllanmış şey,adet edinilmiş,alışılmış
             mest                   :sarhoş.
             mest ü harâb           :çok sarhoş adam, kendinden geçen harap olan.
             meşk                   :içmek
             meşşât                 :tarakçı, tarak yapan.
             meşşata                :kadın berber.
             mestane                :keyifli, sevinçli.
             mevzûn                 :ölçülü, kafiyeli.
             meymün                 :uğurlu, kutlu.
             meylullah              :Allah’a yönelik.
             meze                   :tat, lezzet.
             mezid                  :artmış, çoğalmış.
             mihmân                 :misafir, konuk.
             mihr                   :güneş.
             mihnet                 :sıkıntı, zorluk.
             mill                   :göze sürme çekmeye mahsus bir alet.
             mi’râc                 :Hz. Muhammed’in göğe çıkması.
             minar                  :minare, yüksek kule.
             min külli bab          :her kapıdan ve her taraftan.
             mis                    :bakır.
             mişkat-ı Enver         :nurlar odası.
             misbâh-ı hakikat       :hakikatler yüzgeci.
             mu’attal               :bırakılmış, kullanılmaz, boş.
             mu’attar               :güzel ve iyi kokulu.
             muhtasib               :suçlu takipçisi, komiser.
             muhib                  :seven.
             muhti                  :hataya düşüren, yanıltan, hata eden.
             muhâl                  :imkansız.


            304
   299   300   301   302   303   304   305   306   307   308   309