Page 119 - kayseride_ticaret_ve_sanayi
P. 119

Kayseri’de Ticaret ve Sanayi

                                            Ticaret







               Cumhuriyetle birlikte tüm ülkede olduğu gibi Kayseri’de de ticaret ve sanayi haya-
            tında bir canlanma başladı. Altyapıya ağırlık verildi. Kayseri sanayisi ve ticaretindeki
            gelişmenin en önemli etkeni bu altyapı yatırımları ve kamu ağırlıklı imalat sanayi
            olmakla birlikte, Kayseri halkındaki, adeta genetik diyebileceğimiz girişimcilik ruhu
            ve özel sektör yatırımları bu canlanmada önemli bir rol oynadı. Osmanlı Dönemi’nde
            “ikinci kategoride iller” sınıfına düşen Kayseri, Selçuklu Dönemi’nin o canlı ticaret
            hayatına kavuşmaya başladı. Biliyorsunuz, Selçuklu’nun Antalya-Konya-Aksaray-Niğ-
            de-Kayseri-Sivas-Erzurum ekseninde kümeleşen ticari hayat Osmanlı Dönemi’nde eksen
            kaymasına uğradı, deniz ağırlıklı Selanik, İstanbul, Bursa, İzmir, Lübnan başat şehirler
            oldu. Tabii, bunda deniz ulaşımının getirdiği kolaylıklar önemli rol oynadı.
               “Sekizinci İzmir Fuarında Kayseri” (1938) başlıklı broşürde Kayseri Ticaret Odası
            tanıtılıyor ve burada geçen şu tespiti, o günlerin Türkiye’sini ve haliyle Kayseri’yi az da
            olsa tanıtması açısından anlamlı olsa gerek: “Dış ve içteki ticari hayatın gün geçtikçe
            gözle görülür inkişafında ticaret odalarının mühim rolleri vardır. Bilhassa, ihracatçıları
            ve ihraç maddeleri bol olan odaların bu hususta gördüğü vazifeler ticaretimizin inkişaf
            ve intizamını artırmıştır. Kitre, cehri, acı çekirdek, yapağı, yonca ve saire gibi maddeleri
            bol ve milli sanayi mamulatından kaput bezi, yünlü kumaşlar ve nadide halıları zengin
            olan Kayseri’nin ihracat ve mahsulat işlerinde, odamız memleketin yüksek menafini
            ve mahsullerimizin değerini büyük bir hassasiyetle düşünerek vazifesini hakkı ile
            yapmaya çalışmaktadır.”
               Ticaretin tarihi, insanlık tarihi kadar eski… İnsanlar alıp-satmak ve bundan kazanç
            elde etmek istemiş. Bu amaçla, bir çok zorluğa maruz kalmış, hayatları pahasına, şehir-
            leri, ülkeleri, kıtaları aşmış; coğrafi keşifler yapmış. Yine bu amaçla pazar, bedesten,
            çarşı, işyeri, han, arasta, site, iş merkezi, küçük sanayi siteleri, organize sanayi bölgeleri,
            serbest bölge hasılı kelam “işyeri” kurmuş. Bazen bu yerler, seyyar olmuş, geçici olmuş.
            Sonuçta; ticari ve sanayi aktivitelerini gerçekleştirebilmek için isimleri ve işlevleri farklı
            da olsa mekanlar oluşturmuş. O nedenle ticaretin tarihi, yerleşik insanın tarihi kadar
            eskilere gider.

               Günümüzde gelinen noktayı değerlendirebilmemiz için, “Erken Cumhuriyet” dönemi
            Kayseri’si ile ilgili ufak bir bilgi vereceğim. Kayseri Ticaret ve Sanayi Odası, 1938 yılında,
            “Sekizinci İzmir Fuarı”na katılmış. Bu nedenle yayınlanan, “Sekizinci İzmir Fuarında


                                                                                   119
   114   115   116   117   118   119   120   121   122   123   124