Page 161 - turk-siirinde-kayseri
P. 161
A¸½Ç¼¼²» S²ËÆɼǒ¾Ç¾ Ş··¶¼µ¶·¾½µ K²³´µ¶·
Chanı br eyle tavaf
Zndan keslmş her taraf
İnsan nsana br tuhaf
Bakar, yüksele yüksele.
… (G. A. L. s. 59)
Yukarıya örnek olarak aldığımız şrde dkkatmz çeken husus kelme tekrarlarıdır.
Şar dğer brçok şrnde kelme ve mısra tekrarlarına başvurur. Bu şeklde şre br
ahenk ve akıcılık kazandırmaktadır. Yne “yükselmek” kelmesnde olduğu gb şar
br kelmenn gerçek ve mecaz anlamlarını ustalıkla kullanarak tevrye sanatının güzel
örneklern verr. Bu şeklyle de şar okuyucuya düşünme ve yorum yapma fırsatı sunar.
Abdullah Satoğlu, şrlernde mütevazı br kşlkle karşımıza çıkar. İnsanlara
sevgyle bakar. Yûnusvârî şrlernde teslm olduğu yaratıcının büyüklüğü karşısında
ona şükreder, nyazda bulunur. Aynı zamanda bu tarz şrlernde şar tasavvufun
mkânlarından da azâmî derecede faydalanır. “Rahmsn, Kermsn, Rabbmzsn sen /
Sayısız keremn gelmez msâle. / Yanık toprak gb aşkınla bağrım / Kandır, Zemzem denen
âb–ı zülâle.” mısraları Allah sevgsnn br fades ken; “Sndrdm ömrümce gönlüme
Veda Hutben / Ya aksın aşkınla gözyaşım, yak yahut ben!” mısraları Peygamber sevg-
snn mısralarla fadelerdr.
Abdullah Satoğlu’nun şrlernde tasavvufun büyüklerne de telmhler vardır.
Mevlânâ Celâleddn– Rûmî’ye karşı olan duygularını şu mısralarla fade eder:
Mevlânâ
Selâm sana pîrler pîr Mevlânâ
Oldum sevgnn esr Mevlânâ
…
Aldım da feyz manzum Mesnevî’den
Attım nefsmden kbr Mevlânâ
…
Kabul et dergâha çevrme n’olur
“Allah kulu” bu fakr Mevlânâ
(G. A. L, s. 14)
Yukarıdak şrde Mevlevî şeyh Şeyh Gâlb’e de telmh vardır. Şeyh Gâlb (XVIII.
yy.) “Hüsn ü Aşk”ın esrarını Mesnevî’den alırken, Abdullah Satoğlu “kemâl” feyzn
Mesnevî’den almıştır. Kur’ân–ı Kerîm’dek ayetlere de telmhler vardır. “Kulakların çın-
161