Page 8 - hnc_hikaye_yarismasi
P. 8
Değerlendirme sonucunda, “Yâ Memât” başlıklı târîhî hikâyesini Niğde’den
gönderen Tayfun Çelik, birinci olmuş; İstanbul’dan Diren İnaç, “Eski Bir
Hikâye” başlıklı hikâyesiyle ikinci ve “İstasyon” başlığını taşıyan hikâyesiyle
de Bursa’dan Menekşe Okyay üçüncü olmuşlardır.
Mansiyon ödüllerinin dağılımı da şöyle olmuştur: Kayseri’den Adnan Büyük-
baş, “Kim Kalır?” isimli hikâyesiyle birinciliğe, Eskişehir’den katılan Nur İpek
Önder Mert, “Nef/es” başlıklı hikâyesiyle ikinciliğe ve “Uygun Adım” ismini
taşıyan hikâye ile de Zonguldak’tan katılan Yasin Başkan, üçüncülüğe hak
kazanmışlardır.
Yarışmaya gönderilen hikâyelerin genel olarak kısa hikâye sınıfına girebilecek
vasıflarda olduğu söylenebilir. Ancak, on sayfaya yaklaşan, anlatılan konuyu
etraflı bir şekilde işleyen ve bu bakımdan uzun hikâye sınıfına girebilecek eserler
de mühim bir sayıya ulaşmaktadır. Eserlerin çoğunda, günümüz insanının ortak
kaygı ve sıkıntıları, gündelik hayatın meşgale ve cilveleri, çoğumuzun “Bu kadar
da olmaz!” diyebileceği büyük zorluk, sıkıntı ve güçlükler, bazen de olağan
üstü olaylar konu edilmiştir. Her bir hikâye, okuyucuyu tefekküre götürdüğü
gibi, bitince dimağında tuhaf bir lezzet de bırakacak derinliğe sahiptir. Bizim
insanımızın yaşadıklarını, hayata karşı mücadelelerini, dostluk, vefâ, anlayış,
sabır, kanâat ve benzeri gibi yüksek ahlâk unsurları ihtiva eden hikâyeler, bir
başka açıdan bakıldığında, güçlü bir anlatı geleneğinin de hâlen devam ettiğini
göstermektedir. Târihî konuları ele alan hikâyelerde ise, geçmişin bu güne yan-
sımalarının tutarlı bir üslûpla yansıtıldığını görmekteyiz. Yarışmanın birincisi
olan “Yâ Memât” isimli hikâye, bu bakımdan çok iyi bir örnektir.
Anlatı veya tahkiye geleneğinin Anadolu insanımızdaki yansımalarını gös-
termesi açısından, bu tür hikâye yarışmalarının ara vermeden sürdürülmesini
beklemek, sâfiyâne bir dilektir. Bırakın yazmayı, okumak hususunda bile bir
hayli farklı bir sınıfta bulunan milletimiz fertlerinin gelenekten geleceğe doğru
giden köklü medeniyet yolculuğunda, bugüne kadar kazandığımız millî ve
manevî değerleri yarına taşımada desteklenmesi, aslâ unutulmayacak büyük
bir hâmîlik, hamiyetperverlik olarak hatırlanacaktır. Bu bakımdan her zaman
güçlü bir hâmî ve destekçi olarak görülen Kayseri Büyükşehir Belediyesini, başta
Başkanımız Sayın Dr. Memduh BÜYÜKKILIÇ olmak üzere, emeği geçen her
kademedeki kıymetli çalışanlarıyla tebrik etmek zevkli bir görev olmalı. Yine,
hikâyelerin derlenip toparlanmasından değerlendirme safhasına kadar gelen pek
viii