Page 257 - Kayseri İmari Ve Mekansal Gelişimi
P. 257
Kayseri’nin İmarı ve Mekânsal Gelişimi 257
az hasara rastlanmaktadır. Çünkü yumuşak zeminler, sert zeminlere göre daha
uzun periyotla daha uzun süre titreşim yapmaktadır.
Şehrimizi de ilgilendirebilecek diğer zemin türlerinden birisi olarak, suya
doygun kum tabakalarının sıvılaşması sonucunda yapılarda büyük hasarlar gö-
rülmektedir. Suya doygun kum tabakası deprem titreşimlerine uğradığı zaman
sıkışmaya ve hacmini azaltmaya eğilim göstermekte, bu anda boşluk suyu basın-
cının artması sonucu kumda dayanımını tamamen kaybederek sıvı gibi akmaya
başlamaktadır. Zeminlerdeki bu sıvılaşma olayı zeminlerdeki kumun granümet-
resi (çapı) ile bağlantılıdır.
Zeminlerdeki yer altı suyunun varlığı ve su tabakasının seviyesi deprem ha-
sarlarının büyümesinde önemli bir etken olarak görülmektedir. Şayet yer altı su
seviyeleri 10 metre veya daha derinde ise seviyenin değişmesi şiddete tesir etme-
mektedir. Yüzeye daha yakın seviyelerde değişme olur ve su seviyesi yükselirse
şiddet aniden artacağından, özellikle Kayseri Ovası’nda yer alan bazı alüvyon
zeminlerin bu olayın gerçekleşmesine müsait olduğu değerlendirilebilir. Bu ze-
minlerde yer altı su seviyesinin zaman zaman değiştiği yapılan deneylerde görül-
müştür.
Kayseri’nin zemini tutturulmamış ve taneli birimlerden meydana gelmiştir.
Yer altı su seviyesi yüksek ve birçok yerde yapı temeli ile temas halindedir.
10 Kasım 2008 tarihinde Ecemiş Fayı’nın hareketlenmesiyle başlayan ve 3,3
büyüklüğünde kendini hissettiren Güneşli merkezli deprem, 12 Kasım 2008 günü
4,9 büyüklükle son 68 yılın en şiddetli depremi olarak şehrimizi ciddi şekilde
tehdit etmiştir.
Tarih Boyunca Kayseri Depremleri
- Roma imparatoru Tiberius zamanında (M.S. 14 – 37) meydana gelen dep-
remden dolayı Kapadokya krallarının Roma’ya ödedikleri vergiler azaltıl-
mıştır.
- M.S. 254 – 270 yılları arasında meydana gelen deprem ve aynı yıllara rastla-
yan işgallerle 400.000 nüfuslu bir şehir olan Kayseri tamamen yakılıp yıkıl-
mıştır.
- 1072 yılında Malazgirt’in intikamını almak amacıyla Anadolu’ya giren
Bizans’ın yeni imparatoru VII. Mihael Dukos, Kayseri’ye geldiğinde büyük
bir depremden dolayı burçlardan başka bir yapının kalmadığını görmüştür.
- 1717 şubat ayında meydana gelen depremde, Cami-i Kebir’in kubbe, kemer
ve kolonları yıkılmış, Erkilet’teki Musaağa Camii hasar görmüştür.(Buna ait
Ulu Camii kapısı üzerinde bir kitabe mevcuttur.)