Page 412 - Kayseri Ansiklopedisi Cilt 2
P. 412

KAYSER‹ ANS‹KLOPED‹S‹                          GÜL / 403 [883]


           Hacısaki  Mahallesi  Kayseri’nin  en  mer-  Ortaokulu’nda  yeşermeye  başladı.  27
           kezi  yerlerinden  biridir.  Çember  çevir-  Mayıs  darbesinin  üzdüğü  aileden  gelen
           menin, aşık, bilye, birdirbir ve saklambaç   muhafazakâr anlayış amca ve dayılarının
           oyunlarının revaçta olduğu bu dönemde   da teşvikiyle gittikçe gelişti. Ortaokul sı-
           kurulan  arkadaşlıklar  uzun  müddet  de-  ralarında teneffüs aralarında alınan Yeni
           vam etmiştir. O dönemdeki evlerde evle-  İstanbul  gazetesiyle  yepyeni  bir  dünya-
           nen  her  çocuk  için  bir  oda  inşa  edilir,   nın kapıları aralandı. Belki ilk siyasi ha-
           ama aile birlikte yaşamaya devam ederdi.   berler ve yazılarla bu gazetede karşılaştı.
           Ahmet Hamdi Gül, Düvenönündeki ev,   İlk kitap tutkusu da bu sıralarda başladı.
           beş erkek kardeşi barındıramaz hale ge-  Dedektif romanları, Ömer Seyfettin hikâ-
           lince Abdullah Gül’ün ortaokul dönem-  yeleri ve Nihal Atsız gibi Türk romancıla-
           lerinde  bu  eski  evden  ayrılmak  ve  bir   rının  eserleri  bu  sıralarda  okuduğu  tür-
           apartman  dairesine  taşınmak  durumun-  lerden bazılarıdır.            Abdullah Gül’ün bebekliği
           da kalmıştır. Yaz ayları Kayseri’nin yerli-  Ortaokul  yıllarının  sonu  1965  genel  se-
           leri için bağ zamanıdır. Gül ailesi de, her   çimlerine tesadüf eder. 27 Mayıs darbesi-
           yaz, yine toplu halde şehrin sıcağından ve   ne duyulan öfke, Kayseri halkını darbe-
           kokusundan uzak, bağ ve bostanla uğraş-  den  yana  tavır  koyanlara  karşı  harekete
           mak üzere Erciyes’in eteklerindeki Ker-  geçirir.  Abdullah  Gül,  o  günlerin  gele-
           gâh bağlarına çıkarlar.             neksel  seçim  kampanyaları  ve  heyecanı
           Kayseri’nin ilk sanayi tesisi sayılan Tay-  içinde arkadaşlarıyla mitinglere katılır ve
           yare  Fabrikası’nda  ustabaşı  olarak  çalı-  ülke meselelerine duyarlılığın ilk adımla-
           şan  babası  Ahmet  Hamdi  Gül,  sosyal   rını atar.   İlk siyasi heyecanı bu seçimler-
           hayata katkılarıyla çevresinde tanınan ve   deki  mitinglerde  yaşar.  TİP  il  binası
           sevilen bir kişidir. Aile çok sayıda öğre-  önündeki  kargaşada  polis  coplarından
           tim üyesi, şair, yazar ve bürokrat yetiştir-  sakınma derslerinin ilki gerçekleşir.
           miştir.  Emekliliği  sonrası  1972’de  kendi   Abdullah Gül, ortaokuldan sonra girdiği,
           işyerini kuran Ahmet Hamdi Gül, halen   birçok  ünlü  ismi  de  yetiştiren  Kayseri
           makine  yüksek  mühendisi  olan  küçük   Lisesinde Fen şubesini seçer (1965). Bu-  Abdullah Gül’ün çocukluğu
           oğlu Macit Gül ile sanayi alanında faali-  rada iyi bir arkadaş grubu vardır. Birlikte
           yet göstermektedir; ikinci çocuğu Hatice   hareket etmenin önemini ilk olarak bura-
           Hanım  ise  Mehmet  Tekelioğlu  ile  evli
           olup ev hanımıdır.                  da görür ve liderlik vasıflarını öne çıkar-
           Abdullah  Gül,  1957  yılında  Düvenönü’-  tacak  bir  ortamı  burada  bulur.  Lisedeki
           ndeki evlerine çok yakın olan Gazipaşa   hocalarıyla  belli  bir  üslubu  koruyarak
           ilkokulunda  eğitim  hayatına  başladı.  İl-  tartışmalar yapar.
           kokulu  burada  tamamladıktan  sonra   Bu sırada Büyük Doğu Fikir Kulübü ve
           1962 yılında Nazmi Toker Ortaokulu’na   Necip Fazıl Kısakürek ile tanışır. Bir ar-
           girdi.  İlk  fikri  oluşumları  Nazmi  Toker   kadaşının tavassutu ile gittiği Kulüp bina-
                                               sındaki samimi hava ve tartışma ortamı
                                               cazip gelir. Oradaki arkadaşlarında gör-
                                               düğü  sıcaklık  ve  yakınlık  uzun  sürecek
                                               bir  beraberliğin  temellerine  harç  olur.
                                               Okuldaki öğretmenlerinin tepeden bakı-
                                               şını  ve  yeni  yeni  filizlenmeye  başlayan
                                               dünya  görüşünü  küçümseyici  tavırlarını
                                               zaten hiçbir zaman kabullenmemiş olan
                                               Abdullah Gül, başta kendi emsalleri ol-
                                               mak üzere kendinden büyük Kulüp mü-
                                               davimlerinin  bile  fikrini  sormasını,  gö-
                                               rüşlerini  ciddiye  alıp  tartışılır  bulmasını
                                               önemser.  Orada  başlayan  Necip  Fazıl
                                               okumaları,  başka  alanların  da  kapısını
          Abdullah Gül MTTB’li öğrencilerin
          Çanakkale’yi ziyaretinde konuşma     aralar.  Roman,  hikâye,  tarih  bu  dönem   Abdullah Gül ve Mehmet
          yaparken-1971                        meraklarının  başında  gelir.  Burada  ka-  Tekelioğlu gençlik yıllarında
   407   408   409   410   411   412   413   414   415   416   417