Page 408 - Kayseri Ansiklopedisi Cilt 2
P. 408

KAYSER‹ ANS‹KLOPED‹S‹                          GÜD / 399 [879]


           zar taşları olan türbe, mescide tahvili sı-  ledep  Okuluna  döndü.  Alfabe  yazmaya
           rasında  tek  katlı  hâle  getirilmiş,  mezar   karar verdi ve eski harflerle bir alfabe ki-
           taşlarından  birinin  parçası  da  mihrap   tabı  yayımladı  (1927).  Bu  kitap  Harf
           üzerine yerleştirilmiştir.          Devrimi’ne kadar bir ders yılı okullarda
           Üçüncü kitabesi ise yine kapının üzerin-  okutuldu. Harf devriminden sonra kale-
           de ve ikinci kitabeye göre daha aşağıda   me aldığı  Alfabe adlı eseri Maarif Veka-
           bulunmaktadır.  49  x  32  cm  ebadındaki   letince açılan yarışma sonucunda, Talim
           üç  satırlık  bu  mermer  kitabenin  tercü-  Terbiye Heyetinin  aldığı kararla ders ki-
           mesi şu şekildedir: “Bu mübarek mescit   tabı olarak kabul edildi (1942). İstiklal İl-
           Sultan Süleyman Han zamanında, dokuz   kokulunda  ve  Bozatlı  Okulunda  çalıştı.
           yüz  altmış  sekiz  senesinde  imar  edildi.   Kırk yıllık öğretmenlik hayatından* sonra
           Tamiratı  yaptıran  Enbiya’nın  oğlu  Hacı   emekli  oldu  (1959).  Yeni  Kayseri*  ve
           Bayram’dır.”  Buradan  Enbiya’nın  oğlu   Hâkimiyet*  gazetelerinde,  Erciyes*  ve
           Hacı Bayram’ın    önceden türbe olarak   Yeni  Erciyes*  dergilerinde  yazılar  kele-
           tek yapı arz eden binaya bir son cemaat   me aldı.
           mahallî  ekleyerek  ve  çeşitli  tadilatlarda   Eserleri:  Tetkikli  ve  Temrinli  Türkçe
           bulunarak mescit hâline getirdiğini anla-  İlk Gramer (1932); Alfabe (1943) Yetiş-
           mak mümkün olmaktadır.              kinler Alfabesi (1960).
           XIV. yüzyılın H 700 (M 1300) başlarında   Kaynakça:  Önder,  KBT,  s.  160-161;  Alfabe,
           Şah Melek Hatun adına inşa edilmiş bir   Maarif Matbaası, İstanbul 1943.
           türbeyken 1560’da Enbiya’nın oğlu Hacı                    YAYIN KURULU
           Bayram tarafından tadilatla mescit hâline
           getirilmiştir.                     GÜDÜLLÜ ÇEŞMESİ
                                               Çeşme, Yanıkoğlu Mahallesi’ndeki Sera-
           Kaynakça: A. Nazif, Mir’at  (Palamutoğlu); Ali   ceddin Medresesi (1238)’ nin 14 m güney-
           Yeğen,  Kayseri’de  Tarihi  Eserler,  Kayseri
           1993; Esma Güleç, Kayseri Minareleri, (Basıl-  doğusunda bulunmakta iken, 1996 yılın-
           mamış  Yüksek  Lisans  Tezi),  EÜSBE,  Kayseri   da bu çeşme de belediyece yıkılarak orta-
           2006, s. 116-117;  Erkiletlioğlu; Osmanlı Kayse-  dan  kaldırılmıştır.  Çeşmenin  kesin  inşa
           ri, s. 69; İlhan Özkeçeci, KCMM, s. 75;  Özke-  tarihi  bilinmemektedir.  Fakat  çeşmenin   Ahmet Hilmi Güçlü’nün
                                                                                   yazdığı alfabenin iç kapağı
           çeci, Camii ve Mescidler, s. 66; Mehmet Çayır-  kemer formu. Çukurlu Camii (XVI. yüz-
           dağ,  “Kayseri’de  Kitabelerinden  XV  ve  XVII.   yılın  sonları,  XVII.  yüzyılın  başları)  ve
           Yüzyıllarda Yapıldığı Anlaşılan İlk Osmanlı Ya-  Gömleksiz (XVI. yüzyıl sonları) çeşmele-
           pıları”, Vakıflar dergisi, (1981), S. XIII; Muham-
           med Karakaş, XVIII. Yüzyılın İkinci Yarısında,   rinin  kemer  formlarıyla  benzerlik  arz
           Kayseri,  (Basılmamış  Doktora  Tezi),  Kayseri   eder. Yukarıdaki çeşmelerin kemer kuru-
           1997.                               luşları  ile  benzerlik  gösteren  Güdüllü
                                 CELİL ARSLAN  Çeşmesi  de  muhtemelen  XVII.  yüzyıl
                                               başlarında  inşa  edilmiş  olmalıdır.  Çeş-
          GÜÇLÜ, AHMET HİLMİ                   mede düzgün kesme taş, kitabe ve ayna
           Yazar,  eğitimci  (Kayseri,  1899  –  1976).   taşında mermer malzeme kullanılmıştır.
           Feyziye  İlkokulunu  bitirdi  (1911).  Ortao-  Tek kemerli çeşmenin yüksekliği 3,08 m,
           kulun ardından Ankara’daki on iki yıllık
           olan  sultaninin  onunca  sınıfına  girdi                               Ahmet Hilmi Güçlü
           (1916).  Burada  bir  yıl  okuduktan  sonra
           diploma  alamadan  Mühendis  Mektebi-
           nin sınavını kazandı. Sağlık sorunları ne-
           deniyle bu okula devam edemedi. Ardın-
           dan İstanbul Muallim Mektebine kaydol-
           du ve buradan diploma aldı (1918). Kay-
           seri’de  Dârüledep  İlkokulunda  öğret-
           menliğe başladı. Bu okulun müdürlüğü-
           ne  atandı.  İlköğretim  müfettişi  oldu
           (1921). Bu görevinden sonra tekrar Dârü-  Güdüllü Çeşmesi (M. Denktaş)
   403   404   405   406   407   408   409   410   411   412   413