Page 198 - Kayseri Ansiklopedisi Cilt 3
P. 198
KAYSER‹ ANS‹KLOPED‹S‹ HİS / 189 [1149]
Yerleşik nüfusu 4.764 kişi (2008) olan
Hisarcık, Kayserililerin pek rağbet ettik-
leri bir sayfiye merkezidir; buranın nüfu-
su yaz mevsiminde ikiye katlanmaktadır.
Hisarcık yazlık evleri sadece Kayseri’nin
değil, Türkiye’nin de nadide bahçeli evle-
rindendir ve istisnasız kuzeye açık bal-
konları mevcuttur. Türkiye’nin sosyo-
ekonomik seviyesinin artışına paralel
olarak Hisarcık da büyük bir değişim ge-
çirmiş; Büyükşehir Belediye Başkanlığı-
na bağlandıktan sonra da gayet mamur
ve bakımlı hâle gelmiştir. Hisarcık’tan bir görünüm - 2010
Hisarcık’ın ne zaman kurulduğuna dair
elimizde kesin bir belge bulunmamakla kül eden, Eretna*, Kadı Burhaneddin
birlikte, ele geçen bir stel parçasından Ahmet*, Dulkadıroğulları* ve Karaman-
(MÖ 718-713), buranın Geç Hitit* Döne- oğulları* arasında sıkça el değiştirmiştir.
mi’nde yerleşik olduğu sanılmaktadır. Kayseri ve çevresinin Osmanlı Devleti
Hisarcık çevresindeki Asar, Cıfıtlar, Ö- tarafından ilhak edilişi Fatih Sultan Meh-
renler, Karagürle ile Lifos Tepesi’ndeki met Han zamanındadır ve sonrasında
harabeler, Geç Hitit ve sonrası uygarlık- yapılan tahrirlerde, Hisarcık’tan “Karye-i
ların izlerini taşımaktadır. “Kayseriyye”, Hisarcık” yani Hisarcık köyü olarak bah-
Selçuklular zamanında fethedilmiş olup, sedilmektedir. XVI. yüzyılın başlarında
civarının da 1069-1074 tarihleri arasında “Cebel-i Erciyes*” nahiyesine bağlı olan
nihaî olarak fethedilmiştir. Selçuklular, Hisarcık hakkında, 1500, 1563, 1570,
fethettikleri yerlere Türkistan’dan müte-
madiyen gelmekte olan Türk boylarını, 1575 ve 1584 tarihli tahrir defterlerinde
(Oğuzları-Türkmenleri) iskân etmişler- yeterli bilgi bulunmaktadır. Bu kayıtlar-
dir. Şimdiki Hisarcık sakinlerinin, ilk dan edinilen bilgilere göre, Hisarcık’ın
iskân ettirilen Oğuzlardan geldikleri bi- vergilendirilmiş buğdayı, arpası, koyunu,
linmektedir. Osmanlı belgelerinde, son- arı kovanları, üzüm bağları, kaysısı, ar-
raki dönemlerde Hisarcık ve civarına mudu, cevizi, kirazı, bostanı ve 8 değir-
herhangi bir aşiretin yerleştirildiğine dair meni bulunuyordu ve ahalisi Yazır
kayıt bulunmamaktadır. Selçuklu Döne- Mezraası’nda tarım yapardı. Yine yukarı-
mi’ne ait, 1246 tarihli bir vakfiyede da belirtilen kayıtlara göre, Hisarcık köy,
Hisarcık’tan, Kızılköşk’ten, Erciyes Da- sipahininmiş. Bağlarının öşrünün tama-
ğı’ndan, Karagürle’den, Emir Taceddin’-
den, Sultan II. Gıyaseddin Keyhüsrev’den,
Muhyiddin Arabî’den, Hisarcık Suyu’n-
dan* ve bu suyun ne şekilde kullanılaca-
ğından bahsedilmekte; ayrıca vakfiyenin
şahitleri arasında Burhaneddin Tırmizî’nin
ve Mevlâna Celaleddin-i Rumî’nin adları
da bulunmaktadır. Bu bilgiler, Hisarcık’ın
Selçuklu asırlarına ait yegâne bilgilerdir.
Bir başka kayıtta, vakf-ı evlad-ı Taceddin
Emir Tacî’nin Sultan Alaeddin Keyku-
bad’ın vakfı olduğu belirtilmektedir.
Kayseri ve civarı Türkiye Selçuklu Devle-
ti İlhanlılara tabi iken, XIII. yüzyılın son-
larında ve XIV. yüzyılın başlarında teşek- Hisarcık merkez