Page 426 - Kayseri Ansiklopedisi Cilt 2
P. 426
KAYSER‹ ANS‹KLOPED‹S‹ GÜL / 417 [897]
güneyde Abdülhamid Han tarafından medrese homojen olup hamam bu yapı-
yaptırılan ve bir dönem Memleket Hasta- lardan ayrı olarak kuzeyde bulunmakta-
nesi olarak kullanılan alan ve Arkeoloji dır. Yapım tarihi belli olmayan külliye,
Müzesi*, kuzeyde Melikgazi Belediyesi ve Cami’nin kuzeydoğu köşesinde taç kapısı
tesisleri, doğusunda Mustafa Kemal Paşa üzerindeki kitabesine göre 1211 yılında
Bulvarı, batısında Müze Yolu ve Kayseri Atsız Elti Hatun* tarafından tamir ettiril-
Kültür Merkezi ile çevrilmektedir. Gülte- miştir. Külliyeye Külük adı, 1334 tarihin-
pe Parkı altında tespit edilen Tümülüs deki depremden sonra yıkılan binayı
nedeniyle şu an tescilli olup hâlen park onaran Alemuddin oğlu/b. Külek Şem-
olarak kullanılmaktadır. seddin’in adından dolayı verilmiştir.
FiLİZ SÖNMEZ Külliye genelde düzgün yonu taş malze-
meyle yapılmış, bununla birlikte kısmen
GÜLTEPE DERGİSİ kaba yonu taşı da kullanılmıştır. Cami’nin
İmtiyaz Sahibi. Hüseyin Akgül ve Yazı doğu ve kuzey duvarlarında sert andezit
İşleri Müdürü Nusret Uğurlu, Genel Ya- malzeme olan Erciyes taşı kullanılmışken
yın Yönetmeni M. İlyas Subaşı’dır. İlk diğer cephelerde ve iç kısımdaki taşıyıcı
sayısı 1999 yılının sonlarında yayınlan- elemanlarda, daha yumuşak olan Gesi
mıştır. Değişim Ajans tarafından 7 yıl taşı kullanıştır. Cami ve Medrese’den
boyunca 18 sayı yayınlandı. Yazarların- oluşan homojen bölümün kuzey cephesi,
dan bazıları: Muhsin İlyas Subaşı*, Bekir aynı zamanda Cami ve medresenin ön Gültepe dergisi (M. Ayman)
Oğuzbaşaran*, Ümit Fehmi Sorgunlu*, cephe duvarını oluşturmaktadır. Cami ve
Süleyman Kocabaş*, Ali Edizer, Burhan
Alkan. 2007 yılının (Haziran Temmuz Medrese’nin giriş kapıları bu cephe üze-
rindedir. Cephenin kuzeydoğu köşesi
Ağustos) sayısı yayınlandıktan sonra ya-
yınına son verildi. pahlanmış ve buraya klasik Selçuklu mi-
MEHMET AYMAN mari tarzına uygun mukarnaslı bir taç
kapı yerleştirilmiştir. Anadolu Selçuklu
GÜLTEPE HASTANESİ bk. HASTANELER Dönemine ait taç kapıların birçoğunda
olduğu gibi, yüzeyi iç içe geçmiş bordür-
GÜLÜK (KÜLÜK) CAMİİ ve MEDRESESİ lere ayrılmıştır. Bordürlerde yüzeysel ka-
Şehir merkezinin batısında, Gülük (Kü- bartma olarak, genellikle geometrik mo-
lük Şemseddin) Mahallesi*’nde, Kale sur- tifler kullanılmış olmakla birlikte, bir
larının dışında, hamamı, medresesi ve bordür arası geçişte yarım yıldız motifine
camisiyle birlikte külliye olarak inşa edil- de yer verilmiştir. Mukarnaslı kavsara
miştir. Dış Kale surlarının girişlerine sütuncelere binen yüzeysel bir teğet ke-
uzakta kalmakta, bununla birlikte Boyacı mer içine alınmıştır. Mermer üzerine ka-
Kapısı’nın 400 m kadar kuzeyinde bu- bartma olarak yazılmış iki satırlık Arapça
lunmaktadır. Külliyenin güneydoğusun- kitabe, kemerin üst kısmındadır. Kitabe-
da, günümüze ulaşamayan Selçuklu Dö- nin her iki tarafında yarım küre şeklinde
nemine ait bir yapı yer alıyordu. Külliyeyi kabaralar vardır. Taç kapının iç yüzünde
meydana getiren yapılardan Cami ve yanlarda karşılıklı olarak yerleştirilmiş iki
mihrabiye nişi bulunur. Mihrabiyeler dış-
tan üzeri rumi süslemeli yalancı teğet bir
kemer içine yerleştirilmiş, yarım altıgen
planlıdır.
Kuzey cephe üzerinde, taç kapıdan başka
birisi muhdes olan üç kapı daha vardır.
Bunlar anıtsal görünüşten uzak, basit
formlu yapılan bu kapılardan bir tanesi
Cami harimine, diğer ikisi Medrese’ye
açılır. Cami harimine açılan kapı, sivri
XX. yüzyıl başlarında Gülük Camii portal ve
mihrabı (A. Gabriel) kemer içine yerleştirilmiş, sade basık ke-
