Page 478 - Kayseri Ansiklopedisi Cilt 2
P. 478

KAYSER‹ ANS‹KLOPED‹S‹                           HAC / 469 [949]


           ’den  sürgün  edilmesi  için  İstanbul’dan   HACI ENVER EFENDİ bk. ENVER
           ferman  alındı.  Vilayetlerdeki  önemli
           mevkilerden biri olan Nakibüleşraf Kay-  HACI HAFIZ EFENDİ (KÜÇÜK HAFIZ)
           makamlığı (Hz. Peygamber’in soyundan   Müderris (Elmalı, 1810-Kayseri, 18 Mayıs
           olan şahısların işlerine bakan idarecinin   1890). Adı Mehmed olup Şeyh Ömer oğ-
           vekilliği) da Molla Zâhid Efendi’den alı-  lu Hasan Ağa’nın oğludur. Çocuk yaşla-
           nıp Kığlamazzâde* Sâdık Efendi’ye veril-  rında, Kayseri’deki Salih Ağabeyi’nin ya-
           di. Yine bu arada Müftü Hacı Halil Efen-  nında Kur’an öğrendi ve 7 yaşında Dağlı
           di gözlerinden hasta olduğu için bu ma-  Hafız Efendi’den hafızlık diploması aldı.
           kama ikinci defa Hisarcıklızâde Mustafa   İlköğretime bu yaşta başlandığı düşünü-
           Efendi getirilse de çok yaşlı olması sebe-  lürse, kendisinin “Küçük Hafız” adını ne-
           biyle yerine Kavukçuzâde Niyazi Efendi   den aldığı anlaşılır.
           getirildi.                          Arapçayı ağabeyi Salih Efendi’den, man-
           Hacı Ebubekir Paşa Kayseri’de bulundu-  tık  ve  edebiyatı  Darendeli  Hacı  Salih
           ğu sürede bir kısım hayır eserleri de yap-  Efendi’den,  tefsir,  hadis,  edebi  sanatlar
           tırdı. Bunların başında Hükümet Dairesi-  vb.  dersleri  Göncü  Kasım  Efendi*’den
           nin (Vilayet Konağı, saray) mülkiye ve as-  (ö.1842) öğrendi ancak icazet (diploma)
           keriye dairelerinin ortasında bulunan ala-  almadan  önce  Kasım  Efendi  vefat  etti.
           na “Hükümet Dairesi Camii” adı ile 1818   Daha sonra Kasım Efendi’nin öğrencile-
           yılında  bir  camii  yaptırdı  ve  çevresinde   rinden olan Hacı Torun Efendi*’nin ders-
           bulunan iki sebze bahçesini de satın ala-  lerine  devam  ederek  diplomasını  aldı.
           rak bu camiye vakfetti. Caminin bitişiğine   1868 yılında, Arapça ve dinî dersler öğ-
           bir de çeşme bina ettirdi. O tarihte Kayse-  retmenliği  imtihanı  için  İstanbul’a  gitti.
           ri  Müftüsü  olan  Kavukçuzâde  Mehmed   Başarı ile tamamladığı imtihandan sonra
           Niyazi  Efendi’yi  vakfına  mütevelli  ve  ca-  ilim yaymayı sürdürdüğü müddetçe, ken-
           miye hatip tayin etti. Bu cami 1870 yılında   disine maaş bağlandı. Bu imtihanın söz-
           Kayseri  Mutasarrıfı  Hilmi  Paşa*  tarafın-  lüsünde kendisine sorulan soru ve ceva-
           dan da onarılarak yenilendi. Caminin inşa   bı;  “ilim adamlığı”  ile “tevazu” arasında-
           kitabesinde tarih beyti şöyledir:   ki  ilişki  bakımından  ilginçtir.  “İhlâs’,
           Bu ziba camiin itmamına Sâlim didi   ‘Tebbet’in altında mı, üstünde mi?” diye
                                        târih  sorulur. Aslında “İhlâs, Tebbet’ten önce
           Bu rânâ mâbedi yaptı Bekir Paşa-yı   mi sonra mı?” diye sorulması gerekirdi.
                                    dâd-âver   Ayrıca  sorunun  basitliği  de  sorunun  bir
                                               amacının  olduğunu  hissettirmektedir.
                                               Küçük Hafız Efendi manzum şekilde ce-
           Anlamı:
           Bu  süslü  caminin  tamamlanmasına   vap verir. Bu manzume  şöyledir:
           Sâlim,  “bu  güzel  mâbedi  adaletli  Bekir
           Paşa yaptı” tarihini dedi.          Tasaddur etmeyi sanma ki bir âli
           Hacı Bekir Paşa’nın oğlu Celâleddin Bey                     nesebtendir
           1819 tarihinde vefat etti ve Mevlevihâneye*     Oturmak pây-i mecliste, hayâ ile
           defnedildi. Bu sebeple dergâh ve içindeki                    edeptendir
           mescid  Ebubekir  Paşa  tarafından  tamir   Tasaddur eyledi Tebbet çıkıp mâ-fevki
                                                                           İhlâs’a
           edildi ve yenilendi. Bu durum bize Ebu
           Bekir Paşa’nın Mevlevi olduğu hakkında   Biri medh-i İlâhîdir, biri zemm-i
                                                                      Leheb’tendir.
           bilgi vermektedir. Ne yazık ki Mevlevihâ-  Anlamı:
           ne  yıkılıp  ortadan  kalkmış  olup  onunla   Başa geçmeyi soylu olmanın gereği say-
           beraber  mezarlar da yok oldu.      ma
           Hacı Ebubekir Paşa H 1236 (M 1820)  yı-  Edeb  ve  terbiye  gereğidir  makamda  ol-
           lı başında Kayseri’den ayrıldı.     mak
           Kaynakça: A. Nazif, Mir’at (Palamutoğlu).  Nitekim  Tebbet  Suresi  İhlas’dan  önce
                            MEHMET ÇAYIRDAĞ    gelmiştir
   473   474   475   476   477   478   479   480   481   482