Page 225 - kayseri-medeniyetlerin-besigi
P. 225
tariHi eserler | Hunat külliyesi
hIstorIcal artIfacts | hunat KullIye 225
HUNAT KÜLLIYESI
I. Alâeddin Keykubad’ın eşi ve II. Gıyaseddin Keyhüsrev’in annesi
Mahperi Huand (Hunad, Hunat, Hunt, Handi, Honat) tarafından
*
şehir merkezine yaptırılmıştır. Selçuklular'dan bize kalan külliye ve
manzûmelerin en mühimlerinden biri olan Hunat Manzûmesi , surun
**
* “Hunat: Osman Gürbüz’ün etimolojik olarak gördiğine göre; “Hond, Hüvavend
demek olup, “Hüdavendigar” ile aynı anlamı taşımaktadır. Farsça “Tanrı” kelime-
sine mülkiyet ve benzerlik ifade eden “vend” ile yine benzerlik, nispet, mübalağa
ifade eden “gâr” eklerinin getirilmesiyle oluşturulan “Hüdavendigâr” “Tanrı,
hakim, hükümdar, amir, efendi, sahip, bey” anlamlarına gelir. Hüdavend de bu
anlama gelip, Gazneliler “Hüdavend–i Cihan– Efendi, hükümdar” anlamında
kullanmaktadır.
Selçuklu ve Harezmşahlara ait belge ve fermanlarda ise, “hüdaygün, hüdaygûn–ı
alem” aynı anlama gelen kelimelerdir. Osmanlılarda Hüdavendigar “padişah”
karşılığı kullanılmış olup, I. Murad’la birlikte anıla gelmiştir.
Ayrıca “Hüdavend” ile aynı anlama gelen ve farklı formları olan “Hand, Hond,
Hundî, Handî, Havent, Hudivend, Hund” formunun hepsi Hüdavend’in farklı
şekillerde kullanımları olup, aynı anlama gelmektedir.
Tarihi seyir içerisinde görülmüştür ki, kedisinden sonra bir isim gelirse unvan,
tek başına kullanılırsa da isim olarak geçmektedir.
** Manzûme:” Eş zamanlı olmayan ya da uzun bir zaman sürecinde farklı bânîler
tarafından inşa ettirilen yapı toplulukları için kullanılır.”
HUNAT KULLIYE
Wife of I. Alâeddin Keykubad and the mother of Gıyaseddin Keyhüsrev
*
II, it was built by Mahperi Huand (Hunad, Hunat, Hunt, Handi, Honat) to
the city center. The Hunad complex, one of the most important of the
complexes left from the Seljuks, is located outside the village and east
**
of İç Kale. This complex includes a double mosque built in the direction
* Hunat: According to the etymologically indicated view of Osman Gürbüz; “Hond
means Hüdâvend and has the same meaning as “Hüdâvendigar”. “Hüdâvendigâr”
created by the introduction of the “gâr” suffixes expressing similarity, proportion,
exaggeration with the “vend” expressing the property and similarity of Persian “God”
comes to the meaning of “God, ruler, master, possessor, gentleman.” Hüdâvend also
means that the Gaznelians use “Hüdâvend–i Jihan, Efendi, the ruler”.
In the documents and fermans of the Seljuks and Harezmshahs, “hüdaygûn, hüdaygûn–ı
alem” are words that come to the same meaning. In the Ottomans, Hüdâvendigar
“sultan” was used as a counterpart and came to the memorial with Murad I.
In addition, “Hand, Hond, Hundi, Handi, Havent, Hudivend, Hund” forms, which
have the same meaning with “Hüdavend” and have different forms, are all uses of
Hüdavend in different forms and have the same meaning.
It is seen that in the historical course, if a name comes after itself, it is used as a
title, or as a name if used alone.
** Manzûme: It is used for building communities that are not synchronous or built for
a long time by different buildings.” (Translated as complex).