Page 160 - seyrani_siir_yarismasi
P. 160
Eski zamanlardayım
Süleymaniye’de bir bayram sabahı
Bir millet caddiyle beraber kılıyor
Bayram namazını hisli, kanatlı
Ellerini açmış, dudakları kıpır kıpır
Mısralar döküyor Yahya Kemal Beyatlı
Mahur bir bestede
Bin yıllık bir ses yayılıyor
Zamanın yekpare akışına
Selçuklu çinisi, Osmanlı çınarı
Aşka düşürüyor
Ahmet Hamdi Tanpınar’ı
Sonra bir faytona biniyorum
Arabacının dudağında ıslık
Kırbacında kıvrılan yılan yollar
Görüyorum han duvarlarına yazan eli
Çoban çeşmesinden su içerken
Selamlıyorum Faruk Nafiz Çamlıbel’i
Anadolu, sevda yurdu
Uzakta bir köy var, o köy bizim
Nerdesin diye aradığım kim şimdilerde
Ayşe, Fatma, Zeynep, Hacer?
Ilgaz Dağları’ndan bana bakıyor
Ahmet Kutsi Tecer
Şirinhanım Çeşmesi’nde bengisu
Günaydını nar çiçeğinde ışıl ışıl
İstanbul Caddesi geçiyor adımlardan
Konya’m kadar göz alıcı
Nilgün’ün dağlarına kar yağsa da
Takkeli Dağ’dan sesleniyor Feyzi Halıcı
Tenim Türk, kalbim müslüman
Çanakkale gibi geçilmezim bu gece
Yüreğimde kocaman bir duygu var
160