Page 64 - Hacıkılıç Mahallesi Kitap
P. 64
64 - Hasan Sami Bolak Hacıkılıç Mahallesi - 65
Gelenler arasında , bataryalı radyonun içine bir sürü adamın
Av yârenliği nasıl sığdığını merak edenler vardı.. İlk "Gesi Bağları" türküsü
Gaskunoğlu, çalındığı zaman rahmetli saf-dil anam, Biyanama (Büyükanama);
Guskunoğlu, -Vooo, bu “ıradıyo” Gesi Bağları türküsüne de akıl erdiriyor gııı..
Hacımiskin oğlu, Diye hayret etmişti..
Yipeleğin yûnüs, "Biyanamın" tabiri ile şeytanın bilmemnesine anahtar uyduran
Şemşamerin Şaban ben bile; babam komşu Muharrem Emmi’ye bir konuda haber için
Damdelenin Ağmet, beni gönderirken, sanki, teypi durdurun, dercesine:
Dedem ve Ben ava gittik.. -Radyoyu ben gelinceye kadar kapatın da, türküler
Dağda bayırda, bitmesin…diye şart koştuğumu hatırlıyor ve şimdi bu satırları
düzde çayırda gezerken bir davşan fırladı önümüzden. yazarken gülümsüyorum…
Gaskunoğlu attı, vuramadı,
Guskunoğlu attı, vuramadı, Memleket saat ayarı
Hacımiskinoğlu attı, vuramadı, Radyonun iki önemli fonksiyonu vardı: Birincisi; Yaşar Aydaş,
Yipeleğin Yûnüs attı, vuramadı
Şemşamerin Şaban attı, vuramadı Emin Aldemir, Ahmet Gazi Ayhan, Cengiz Akmeriç ve Hüseyin
Damdelenin Ağmet attı, vuramadı; İleri’nin sazları eşliğinde “Türküler Proğramı”, ikincisi de; saat
13.00 ile 19.00 ajansında yayınlanan “Ajans”lar.
Dedem attı, vurdu;
Ben attım, yuvarlandı.. Bu ajanslar başlamadan önce spiker:
(Amma da atmıssım haaa!) “-Sayın dinleyiciler; burası, 1648 metre, 182 kilohertz, uzun dalga
Ankara Radyosu.. Şimdi Memleket Saat Ayarı’nı veriyoruz. Gonga
saat tam 13.00’te vurulacak.. 20 saniye var... 15 saniye var.. 10
Gesi saniye var.. Beş saniye... Dikkaaaat: DINNNN!” diye memleket
Bağları’na saat ayarını verir ve babam da saatinin ayarının tam olduğunu
gururla bize gösterirdi.
akıl
erdiren İskembi-üstü
“ıradyo” Löklanşe Pilli
O zamanlar, çoğu komşular gibi bizde de henüz elektrik elektrik tesisatı
yoktu ama; biri en az beş kiloluk dikdörtgen prizma, diğeri en az Kayseri Lisesi ikinci sınıfta, kimya dersinde nişadır eriyiği,
5-6 cm çaplı ve 18-20 cm boyunda silindir; iki ayrı pille çalışan çinko ve grafit(kömür) kullanarak pil yapmasını öğrenmiştim..
Herefon marka bataryalı radyomuz vardı.. Yine mahallede babam, Leclanche (LÖKLANŞE) pili adı verilen bu sulu pilden yapmayı kafaya
evine; önce ilk benzin, daha sonra da ilk gaz ocağı alan kişi idi.. koydum. Şimdiki Kapalıçarşı’da nişadır, arap zamkı (zamk-ı arabi)
Gazocağımızın markası Frestone idi. Daha sonra Optimus marka gibi ıvır-zıvır(ne demekse?) satan bir dükkandan bir miktar nişadır
yaygınlaşmaya başladı. Porselen çay bardaklarımız vardı ve komşu- aldım.
larımız bunları görmek için bize gelmişlerdi.
PDF created with pdfFactory Pro trial version www.pdffactory.com