Page 94 - Hacıkılıç Mahallesi Kitap
P. 94

94  - Hasan Sami Bolak                                                                                                                                Hacıkılıç Mahallesi - 95




























                  * İzzet Usta’nın oğlu Hasan, O’nun oğlu Fatih
               ve  Hasan’ın  ilk  çocuğu   Beyhan’dan  olma  ilk
               torunu  Efe.  Yukarıda  da,  Dede’sinin,  ilk  torunu
               için  yaptığı  ahşap “Efe Villa”!
                 Oğullar ve torunlar İzzet Usta’nın Eğribucak’taki
               bağını yeşertiyor, hatırasını yaşatıyorlar..




                                                                                                                      Eğribucak’taki dutlarımız ve  asmalarımız





                                                                                                                           Hacıkılıç Mahallesi’ndeki Bağcılar


                                                                                                                         O eski devirlerde bağlar da bağcılık da başkaydı. Bağlar; içinde şu
                                                                                                                     kadar  cehri,  şu  kadar  badem,  şu  kadar  kaysı ağacı  var,  diye  değer-
                                                                                                                     lendirilirdi.  Şehirde,  mahalle fırınlarına  sabahleyin  leğenle  götürülen
                                                                                                                     hamurlardan pişirilen ekmekler yerine, bağlarda da, genellikle yipelek ve
                                                                                                                     yavşan cinsi  otlarla,  ocak  üzerine  konulan  80-100  cm  çaplı  ekmek
                                                                                                                     saclarında bazlama  pişirilirdi.
                                                                                                                         O devirlerde  çarşı ekmeği (somun) tüketimi  oldukça azdı. Hele bağı
                                                                                                                     olanlar kesinlikle somun almazlardı; hem pahalıya mal olur, hem de,  “bağa
                                                                                                                     çarşı ekmeği getirmek  ayıp” sayılırdı.
                                                                                                                        Ocakta; altında otların yandığı saclarda bazlama, şebit, yufka pişirilir;
                                                                                                                     bu arada hamurun bir kısmı “içlibazlama”ya  ayırılırdı.  Bu bazlamanın
                                                                                                                     “içi” unun yağda kavurulması ile hazırlanırdı.  “İçli bazlama” sayesinde
                                                                                                                     çoğu kez “katık” meselesi de halledilmiş olurdu!
                                                                28.04. 2010 - M. Nevin Bolak






















     PDF created with pdfFactory Pro trial version www.pdffactory.com
   89   90   91   92   93   94   95   96   97   98   99