Page 331 - kappadokia_kralligi
P. 331
ROMA-BİZANS DÖNEMİNDE KAİSARİA’DA YAŞAMIŞ ÜNLÜ KİŞİLER VE KAPPADOKİA BABALARI
yaşayan Hristiyan ve Yahudi münzevi-
lerin felsefelerini inceledi. Caesarea’ya
yeniden döndü. Yeşilırmak kıyılarında
ailelerine ait Annesoi çiftliğinde bir
rahibeler manastırı kuran kız kardeşi
Makrina’nın yanında Basileius da bir
manastır oluşturdu.
MS 370 yılında Caesarea piskoposu
olarak bu görevini ölünceye kadar
devam ettirdi. Piskoposluğu sırasında
kilise teşkilâtının düzenlenmesi ve kilise
iç kurallarının konmasında öncülük
ederek büyük şöhret kazandı. Özellikle de kilise törenlerinin sırasını değiş-
mez kurallara bağladı. Bunun sonucunda kiliselerde yalnızca insan sesiyle
söylenen ilâhi türü, ilâhi besteleyen şairler arasında gelişti. Ayrıca kendisi
Ortodoksluğa karşı en büyük tehdit olarak gördüğü “Arius’culuğu” şiddetle
16
reddeden bir akımın lideri idi. Bu sebeple de Ortodokslar onu “Büyük”
sıfatı ile anmaktadırlar.
Aynı zamanda Sivas’ın “KırkŞehidi” nin kutsal kemiklerini muhafaza eden
Basileios’un ailesinin bu kudretinden ürken ve onları “kemiğe tapanlar”
olarak suçlayan İmparator Valens (364-378) o tarihe kadar tek olan Kap-
padokia eyaletini ve dolayısıyla Kayseri Başpiskoposluğunu ikiye böldü. Bir
ikinci başpiskoposluğu önce Toros Dağları’nda Padandos’ta (Bozantı vadisi)
sonra da Tyana’da kurdurarak Basileios’un hâkimiyetini azaltmak istedi.
Bunun üzerine İmparator Valens’e kızan Basileios, başpiskoposluğuna
bağlı piskoposları, imparatorluk genel valisine, kendi maiyeti erkânı imiş
gibi takdim etti. Bu piskoposların sayısı 50 civarında idi. Hatta emrindeki
piskopos adedini çoğaltmak için bazı köyleri ve yol kavşaklarını şehir paye-
sine yükseltti. Bu köylerde yaşayan halk büyük arazi sahiplerine bağlı köle
çiftçiler olduğu için Basileios’un uygulamalarını beğendiler ve Hristiyanlık
geniş alana yayıldı.
Basileios, kendinden önce dünyada bilinen ilk hristiyan manastırının
kurucusu olduğu kabul edilen Büyük Pachomios ya da İhtiyar Pachomios
16 Arius’culuk: MS 318 yılında İskenderiye Kilisesi piskoposu Arius’un “İsa’nın Baba ile
aynı özden olmadığını ve bu sebeple İsa Mesih’in tanrı olamayacağını” iddia eden ve
Hristiyan’lığın “Baba-Oğul ve Kutsal Ruh” inanışına ters düşen bir akımdır.
331