Page 238 - Kayseri Ansiklopedisi Cilt 3
P. 238
KAYSER‹ ANS‹KLOPED‹S‹ HUN / 229 [1189]
1976’da yapılan restorasyon çalışmala-
rında, Medrese’nin cümle kapısı altından
giren pişmiş toprak su künklerinin eyvan
içine kadar devam ettiği görülmüştür.
Herhâlde avlu ortasında buna bağlı bir
şadırvan da bulunmakta idi. Yine Medre-
se önündeki açık alanda, Medrese hiza-
sından hamama doğru, devrinden kalma
bir bahçe ihata duvarının da bulunduğu
görülmüştür.
Medresenin giriş cephesinin güneyinde,
H 1326 (M 1905) yılında yapılmış ve 50
yıl kadar önce de yıktırılmış olan sütunlu
bir revaktan ibaret çeşmenin kitabesi
hâlen medresenin duvarına yerleştirilmiş
olarak bulunmaktadır. Kitabe metni şöy-
ledir:
Bak su hayrı efdal hayr olduğundan
ehl-i hayr
Dökdüler her bir mahalde
hâlisâne âb-i rû
Yaptılar sarf eyleyüp nakdine
himmetleyin
Câmi-i ekber civarında hoş bir çeşme bu Hunat Hatun Türbesi rölöve (çizim: M. Akok)
Görmiye rûz-ı Kıyâmetde susuzlukla elem köy şehir yakınında Salur köyü, civarında
Kim akıtdıysa rızâu’llâh için bir katre su, Yabani Çiftliği olarak geçmektedir; Beya-
1326. ni yanlış olarak Yayani, Furun da Kurun
Hunat Hatun’un külliyesi için yazdırmış olarak okunmuştur.) Masraf kayıtlarında
bulunduğu orijinal vakfiyesi elimizde bu- ise müderris ve talebelerin ücretleri yazıl-
lunmadığından, medresenin hangi mez- mıştır. “1584 Tarihli Vakıf Tahriri”nde ise
hebe (sonraki kayıtlarda Hanefi mezhebi- (bu defter çok yıpranmıştır) aşağı yukarı
ne tahsisli olduğu belirtilmektedir) ve bu kayıtlar tekrar edilmiştir. Hunat Ha-
dinî bilimlere tahsis edilmiş olduğu ve tun’un vakıf akarlarından günümüze hiç-
çalışma sistemi bilinmemektedir. Ancak bir şey kalmamıştır.
XVI. yüzyıl Osmanlı vakıf tahrirlerinde Medrese’nin eyvanına, Lale Devri zama-
“Vakf-ı Cami ve Medrese-i Hond Hatun” nında (1720-1730) İstanbul’da sarayda
başlığı altında cami ve medresenin, Sul- Matbah (saray mutfakları) ve Sur (şehza-
tan Alâeddin’in zevcesi Hond Hatun’a ait delerin sünnet düğünleri) emini (müdürü)
olduğu ve 1500 yılında vakfın Mevlâna olan Kayserili Hacı Halil Efendi* bir kü-
Abdurrahman’ın (herhâlde müderrisi) tüphane binası inşa ettirerek, içerisine de
tasarrufunda (mütevellisi) bulunduğu, birtakım kitaplar koydurmuştur. Albert
cami ve medresenin vakıf akarlarının Gabriel’in eserinde bulunan medreseye
Kayseri’de Salur, Zincidere ve Yabani ait resimlerde, eyvanda bu binaya ait ka-
köyleri ile, Tokat’ın Kozova’sına bağlı lıntılar görülmektedir. Sonra da burası
Saraycık, Çemgöz, Halıcılar, Tavukçular harap olunca kitaplar şehirdeki Raşit
ve Eyne Pazarı köyleri gelirleri, Kayse- Efendi Kütüphanesine nakledilmiştir. Bi-
ri’de külliyeye dâhil hamam ile bunun na, 1930 yılından 2000 yılına kadar da
yanında bir fırın ile şehir içinde bir kısım Kayseri Müzesi olarak kullanılmıştır. Mü-
arazi parçalarının olduğu kaydedilmiştir. ze bu tarihten itibaren nakledilerek Vakıf-
(Vakıf yayınında yabani köyü ki şimdi bu lar tarafından çarşı hâline getirilmiştir.