Page 307 - kayseri_mihraplari
P. 307

SONUÇ



















               Tez konumuzu oluşturan Kayseri merkez, ilçe, kasaba ve köy-  Selçuklu, Erken ve Klasik Osmanlı mihraplarında çokgen
               lerinde cami ve mescitlerde bulunan mihrapların bir bölümü  planlı nişlerin üzeri mukarnaslı kavsara ile örtülmüştür. 18.
               bu çalışma içerisinde ilk kez tanıtılmıştır. Mihrapların çoğu ait  yüzyıldan itibaren mihraplarda nişin alt kısmı yarım daire
               oldukları dönemlerin özelliklerini taşımakta, bazı mihraplar ise  şeklinde, kavrasa yarım kubbe şeklinde düzenlenmiştir. Geç
               Battalgazi Camii mihrabında olduğu gibi planını korumakta,  dönemde yalnızca İncesu Yeni Cami mihrabında kavsara
               süsleme özellikleriyle geç dönem özellikleri taşımaktadır.  mukarnaslarla bezelidir. Kayseri’de 18 adet mihrapta sütunce
                                                                   bulunurken sadece Hunat Hatun Camii mihrabında sütuna
               İncelediğimiz mihraplar 13. yüzyıldan 20. yüzyıla kadar geniş   rastlanmaktadır.
               bir zaman dilimi kapsamaktadır. Bu mihrapların 60 adedi
               taş, 6 adedi alçı, 3’ü ahşap kaplama ve 1 adedi çini malzeme-  Barok, Rokoko ve Ampir üslupların klasik motifleri olan
               den yapılmıştır. Sayılarından da anlaşılacağı üzere Kayseri  istiridye kabuğu, “S” ve “C” kıvrımları, perde motifleri, iri   307
               mihraplarında yaygın olarak kullanılan geleneksel malzeme  akantus yaprakları, burmalı sütunce 318 gövdesi, kompozit
               taştır. 62 adet mihrap cami ve mescitlerin harim kısmında  sütun başlıkları gibi batı kökenli motifler daha çok 19. ve 20.
               bulunurken, 7 adedi son cemaat yerinde 1 adedi de kuzey dış  yüzyılda yapılmış alçı ve kalem işi mihraplarda görülmekte-
               cephede yer almaktadır.                             dir. Bu durum Osmanlı İmparatorluğu döneminde 19. ve 20.
                                                                   yüzyılda görülen batı etkilerinin Kayseri’nin taşrasına kadar
               İncelediğimiz Selçuklu mihraplarından Kölük Camii mihra-  yayıldığını göstermektedir.
               bındaki dendanlar hariç tepelik görülmemektedir. Anadolu
               Selçuklu mihraplarında bordür sayılarında da bir standart  Geç dönemde Kayseri merkez ve diğer ilçelerinde mahalle
               yoktur. Ayrıca bu dönemde çift nişli mihraplar moda haline  mescitlerinde mihraplar basit bir niş halinde düzenlenirken
               gelmiştir. Kayseri’de Selçuklu döneminde inşa edilmiş dört  Pınarbaşı merkez ve köylerinde özenle yapılmış alçı mihraplar
               adet çift nişli mihrabla karşılaşılmaktadır.        dikkati çekmektedir. Bu durum hem dönemin modası hem
                                                                   de malzemenin kolay işlenmesi ve maliyetinin düşük olması
               Kölük Cami’nin çini mihrabı dışında 13. ve 14. yüzyıllarda   gibi nedenlerle açıklanabilir.
               yapılan mihrapların kenar bordürlerinde geometrik süsleme
               tercih edilmiştir. Selçuklu mihraplarının köşeliklerinde ise  Kayseri’de 13 adet mihrap alındığında besmele ve Al–i İmran
               yaygın olarak bitkisel bezeme uygulanmaktadır.      suresinin 37. ayeti görülmektedir. Ayrıca iki adet kenar bor-
                                                                   düründe Bakara Suresi’nin 255. ayeti ve Tevbe Suresi’nin 18.
               Kayseri’ de Selçuklu mihrapları tasarım ve bezeme açısından
               Osmanlı dönem mihraplarında örnek alınmamıştır. Erken   ayetine rastlamaktayız. Kavsara ile nişin alt kısmının birleştiği
                                                                   yerde Hac suresinin 77. ayeti, Esma–ül Hüsna ve Kelime–i
               ve klasik dönem Osmanlı mihrapları anıtsal ve sadedir. Bu   Tevhid yer almaktadır.
               mihraplarda yekpare bant olarak uzanan tepelikler bitkisel
               bezemeyle süslenmiştir. Aynı dönemde kenar bordürleri sade  Kayseri mihrapları incelendiğinde her döneme ait örneklerle
               olarak düzenlenirken bordürler birbirlerinden ince silmelerle  karşılaşılması ve bunun neticesinde bir il ölçeğinde mihrap-
               ayrılmaktadır.                                      ların değişimi, gelişimi ve yeniliklerini takip edebilmemiz bu
                                                                   tezin en önemli sonuçlarından bir diğeridir.
   302   303   304   305   306   307   308   309   310   311   312