Page 31 - seyrani_siir_yarismasi
P. 31

Bir gedâ–yı âcizim… Topal bir deve kuşu
               Hidâyet eyle aşır, bu aşılmaz yokuşu
               Oluşlar tufanından, doruktan geldim sana
               Sabırla pişirilmiş koruktan geldim sana


               V
               Umut emziren takvim: çark ölüsü, zemberek
               Cebimde kırık zaman, hep tantana, curcuna
               Gül taşır mı ağzında hiç zehirli engerek
               Şaşırdım, mat olunca şah bir cılız piyona
               Bir veba salgınıdır; yoğun, nevrotik nazar
               Bulutlara yükselip, göğü aşarak uzar
               Zaaf; dur–durak bilmez; dört–yanım sahra kumu
               Kayboldum bir tufanda, kâbus böler uykumu
               Kuşlar gibi dallara tüner mi nâzenin tin
               Dilimin dermanıdır, o sınırsız şefkâtin
               Sen Kahhâr–ı Zü’l–Celâl, sen Gafûrsun, Azîzsin
               Herşeyim sana âyân, bu kalp ağrım bir dinsin
               Beton bariyerleri delerek geldim sana
               Kör nefsimi kılıçla çelerek geldim sana


               VI
               Siyah karbon kâğıtlı dünya sihirli kuğu
               Menzil rüyadan öte, heyecan dizginsiz at
               İçim bir garip buzul, her damla suyum ağu
               Çâresizlik bir kemend, çevremdekiler sırat
               Yeşil otlar sararıp toprak rengini aldı
               Kavruk dallar yapraksız, kuşlar yuvasız kaldı
               Yarı yoldan ziyâde yarım kaldı erbain
               Vesvese vehimlerle hem dîvâne hem gezgin
               Akkor kar risalesi, bir seraptır ırmaklar
               Ömrüm; bitkisel rüya; kırılmış oyuncaklar?
               Secdelerim sanadır, ma’rûzâtım çok sana
               Küllî irade sensin, amennâ ve saddakna
               G/iz’lenmiş mecazlardan, yamaçtan geldim sana
               Rahmet inmez çöllerden, kıraçtan geldim sana





                                                                                    31
   26   27   28   29   30   31   32   33   34   35   36