Page 9 - Tapu Tahrir 2
P. 9
10
evvelkine "atik" daha öncekine de "köhne" adı verilirdi .
Arazi tahriri için gönderilen memurlar bir emin ile bir kâtipten mürekkepti. Kâtipler
defterhane, divan ve maliye kâtiplerinden olabildiği gibi zaimlerden, sipahi oğlanlarından ve
taĢra bürokrasisi kâtiplerinden de olabilirdi. Tahrir eminliğine ise sancakbeylerinden,
kadılardan, müderrislerden, timar defterdarından, kazaskerlerden ve merkez bürokrasisi
kâtiplerinden kiĢilerin görevlendirildiğini görülmektedir.
Ġlyazıcılarına tahrirleri ne Ģekilde yapacaklarını belirten tahrir talimatnameleri verilirdi.
Bunlara göre tahrir Ģu Ģekilde yapılırdı: emin tahrir için görevlendirildiği vilayete gittiğinde o
bölgenin kadıları ona yardımcı olacaklardı. Kadılar hiçbir gelir kaynacının defter harici
kalmamasına dikkat edecekler, yani eminleri hazine adına kontrol etmiĢ olacaklardı.
Tahririn yapıldığı bölgede bulunan tımar vakıf ve mülk sahipleriyle vergiden muaf olan
kiĢiler, tahrir heyetinin huzuruna gelip durumlarını gösteren berat, vakfiye, defter sureti,
mülk name vs. gibi vesikaları heyete teslim edeceklerdi. Ayrıca berat sahipleri, reayanın
vergi verme çağında olan erkek nüfusunun isimleriyle, her birinin vermekte oldukları
vergilerin üç senelik hâsılların bir defter halinde tahrir eminine vereceklerdi. Bu vesikalar
toplandıktan sonra emin bunları merkezden getirdiği eski mufassal defterle karĢılaĢtırıp,
her Ģeyi yerli yerinde teftiĢ ederek uygun bulduklarını ve meydana çıkan fazlalıkları
yeni deftere kaydederdi. Vergi nüfusu ile gelirlerin tamamının deftere geçmesine dikkat
edilirdi. Hububat vs. gibi aynî bir vergi mahiyetini arz eden gelir kaynaklarının kıymetleri,
kadılardan alman mahallî narhı gösteren hüccetlere göre merkezde hesaplanırdı.
Emin tahriri yapıp, gerekli vesikaları topladıktan sonra hazırladığı defterin
müsveddesini merkeze getirirdi. Burada mahsul vergileri hesaplandıktan sonra gelir
kaynakları dirlik sahipleri arasında istihkaklarına göre taksim edilirdi. Tevzi iĢlemi timar
sahiplerinin ellerindeki beratlar, emirler ve beylerbeyi yaftalan esas tutularak yapılırdı. Tahrir
emini vesikaları inceleyerek, dirlik sahiplerine müstahak oldukla gelir miktarını tahsis eder
ve onlara yeni timarlarını gösteren tezkire verirdi Timar sahipleri, tahrir emininden aldıkları
tezkire ile divân-ı hümâyuna müracaat ederek berat alırlardı.
Tahrirden sonra mülk ve vakıf hususlarında yapılan Ģikâyetler değerlendirilirdi.
Timar tevzi, narh tayini, Ģikâyetlerin değerlendirilmesi, kayıtların karĢılaĢtırılması gibi iĢler
tahririn bitiminden sonra 3–4 yıl sürebilirdi. Tahrir iĢleri ise bölgenin büyüklüğüne göre
değiĢmekle birlikte iki yıl civarında bir süre zarfında gerçekleĢtiği görülmektedir.
Emin ve kâtip tahrir ettikleri yerlerden her haneden ikiĢer akçe toplardı. Ayrıca
tahrir iĢini muvaffakiyetle bitirmiĢ olan emin ve kâtibin timarları artırılır ve nakit para da
verilirdi. Tahrire yardım etmiĢ olan diğer kâtip Ģâkird ve timarlı sipahilere de tımarlarına
terakki, kâtip ve Ģâkird gediği ihsanı gibi mükâfatlar verilirdi.
Merkezde hazırlanan müsveddeler, iki nüsha hâlinde temize çekilerek icmal ve
mufassal defterleri hazırlanırdı. Daha sonra padiĢah tuğrasını taĢıyan bir defter, ait olduğu
beylerbeyliğe gönderilir diğeri defterhanede saklanılırdı.
Mufassal Defterler
Defterhanede yer alan en önemli defter, arazi tahririnin teferruatlı sonuçlarını ihtiva
eden mufassal defterlerdir. Mufassal defterler, vergi veren erkek nüfusun isimlerini, hukukî
10 Barkan, Hüdavendigar Livası, s. 34;Bahaeddin Yediyıldız, Ordu Kazâsı Sosyal Tarihi, Ankara 1985, s. 2–14.
ix