Page 40 - ibrahim_tennuri_gulseni_niyaz
P. 40

Prof. Dr. Muhittin Bağçeci | Dr. Rasim Deniz  | Şeyh İbrahim Tennûrî ve Gülşen-i Niyâz

                    Işkdur anı durmadan hep uyardan
                    Dosta doğru yol budur gel gel diyen

                    İy Hudâyâ doğru yoldun ırmagıl
                    Kendü ışkından bizi ayırmagıl


                                Eserin Türk Dili Bakımından Önemi
               İbrahim Tennûrî’nin yazdığı eserleri bundan 545 yıl kadar önce, Fatih devri Türkçesi
            kelimeleriyle aruz vezni ile yazılmıştır. Devrinin dil özelliği bakımından cümlelerde
            Arabça, Farsça, kadim Türkçe kelimeler bulunmakla beraber, bu eserlerde, Osmanlı Dev-
            leti’nin sonlarına doğru yetişmiş bazı şâirlerin şiirlerine kıyasla; Tennûrî’ni eserlerinde
            halk diline yakın bir üslûp kullandığı görülür. Eserlerde yer yer atasözleri, deyimler,
            öğütler, temsiller, hikâyeler, söyleşiler devrine göre çok sâde sayılabilecek kelimelerden
            örülü cümleler kullanmıştır. Örnek:

                    Gel iy gönül yüzinü pâk idenler
                    Özüni Hak yolında hâk idenler

                    Yürüyüp derde dermân isteyenler
                    Gönül küfrüne imân isteyenler

                    Zira koruk iricek güz yılına
                    Gider turşu döner oğul balına

                    Diler esrârını seyride diller
                    Kim andan yol aça gönüller

                    Zi üstâz kim gören ol bizi düzdi
                    Giderdi ihtiyarı elden üzdi

            gibi Türkçe kelimelerin kullanılması, yer yer arkaik ve şimdi bile kullanmadığımız öz
            Türkçe kelimelerin, halkın kullandığı kelimelerin eserlerde yer bulması Türk Dili bakı-
            mından oldukça önemlidir. Dil araştırmacıların Osmanlıca’ya vakıf olan öğrencilerin
            İbrahim Tennûrî’nin eserlerine bakmaları oldukça önemlidir. Örnek:

             A       ad, ak, and, arınma, aş, aşlatma, ata, ayık, ayruk.
             B       bahşîş, bay, beğ, belek, bile, biliş, birle, bir olmak, bülbül.





            40
   35   36   37   38   39   40   41   42   43   44   45