Page 420 - Kayseri Ansiklopedisi Cilt 3
P. 420

KAYSER‹ ANS‹KLOPED‹S‹                          KAL / 411 [1371]


           Bir kısmı eksik olarak yazılmış tek satır-
           lık kitabenin okunuşu:
           Ed-dünya dar-ü karar ve mihn ve’l-
           ahireti dar-ı firar ve sekn ed-dünya sicn
           e’l-mu’minin” yazılıdır.
           Anlamı:

           Dünya kaçış ve mihnetler evidir. Ahiret
           de karar ve yerleşim yeridir. Dünya
           müminlerin hapishanesidir.
                                 REMZİ AYDIN

          KALENDERHANE
           Kalenderîlik
           İslam  kültür  ve  medeniyet  tarihinin   Kalemkırdı Mescidi yeni yerinde-2011 (R. Aydın)
           önemli  tezahürlerinden  biri  mezhepler   konusunda titiz davranmadıklarını söyle-
           ise  diğeri  de  tarikatlardır.  İslam  dininin   mektedir.  Suhreverdî,  Melâmîlerin  iba-
           inanç ve ibadet boyutunu mercek altına   detlerini  gizli  yapmaya  önem  verdikleri
           alan mezhepler ile ahlakî ve kalbî yönü-  hâlde Kalenderîlerin gizli ve açık olması-
           nü meslek edinen tarikatlar bu kültürün   na dikkat etmediklerini, Melâmîlerin kı-
           olmazsa olmazları arasındadır.      lık ve kıyafetleriyle topluma uyduklarını
           İslam  dininin  gönül  eğitimini  esas  alan   Kalenderîlerin ise farklı bir yol izledikle-
           sufîler zaman içinde konu ile ilgili yaptık-  rini  de  ilave  eder.  Kalenderîlerde  “çar
           ları sohbetler ve yazdıkları kitaplarla söz   darb”  denen  dört  tıraş  önemlidir:  saç,
           konusu  anlayışın  temelini  atmışlardır.   sakal,  bıyık,  kaş.  Suhreverdî’den  iki  asır
           Tekke, zaviye, dergâh adını alan mekân-  sonra  yaşayan  Abdurrahman  Camî,
           larda  geliştirilen  bu  düşünce  ve  yaşama   Nefahâtü’l-üns  isimli  meşhur  eserinde
           biçimi  zaman  içinde  tarikat  adını  alan   Kalenderîleri, Melâmetîlerin samimi tak-
           gruplaşma ve ekolleşmelere zemin hazır-  litçileri olarak değerlendirir.
           lamıştır. Tarikatlar da mezhepler gibi asır-  Cemaleddin  Savî’den  sonra  (Ö  1233)
           lar içinde gelişip olgunlaşmış, aynı otoyol-  Kalenderîliği bir meşreb değil de bir tari-
           da bulunan farklı şeritler gibi kendilerine   kat  olarak  değerlendirenler  de  vardır.
           has  özellikler  oluşturmuşlardır.  Bazı   Gerek kılık kıyafetleriyle gerekse yaşama
           tasavvufî cemaatler sınırlarını kesin hatlar-  tarzlarıyla  farklı  bir  çizgiyi  takip  eden
           la belirlerlerken bir kısmı da her tarikata   Kalenderîliği,  Baba  Tahir  Uryanî’nin  şu
           tesir ve nüfuz edebilecek bir özellik kazan-  dörtlüğü güzel tasvir etmektedir:
           mıştır.  Melâmîlik  ve  Kalenderîlik  bu
           “meşreb”lerin başında yer almaktadır.  Ben o pîrim ki adım Kalender
           Klasik eserlerde tarikat mensupları tarif   Ne evim var ne barkım, ne manastırım ne
           ve tavsif edilirken dinî esaslara uyup uy-                      tekkem
           madıkları, haram ve helal çizgisine dikkat   Gündüz olduğunda senin civarında
           edip etmedikleri esas alınır. Melâmîlik ve               döner dururum
           Kalenderîlik nasıl bir yoldur ve birbirleri-  Gece olduğunda da başımı kerpiçin üstü
           ne  göre  durumu  nedir?  Avârifu’l-                   ne koyar uyurum.
           ma’ârif    yazarı  Şihabüddin  Suhreverdî
           (Ö  1236)  Melâmîliğin  yüce  bir  makam   Hatib  Farsî  tarafından  kaleme  alınan
           olduğunu, ihlas ve sadakati gerçekleştir-  Menâkıb-ı  Cemaleddin  Savi’ye  göre,
           meyi  esas  aldığını,  Kalenderîlerin  ise   kalender  kelimesindeki  harflerden  kaf:
           farzların  dışında  ibadet  yapmadıklarını   kanaati, lam: lütfu, nun: nedâmeti ve piş-
           kalp temizliğinin verdiği sarhoşlukla dinî   manlığı,  dal:  diyaneti,  re:  riyazeti  temsil
           sınırları bazen zorladıklarını, haram helal   eder. (Nşr. Tahsin Yazıcı, Ankara, 1972)
   415   416   417   418   419   420   421   422   423   424   425