Page 27 - Kayseri Ansiklopedisi Cilt 2
P. 27

[498] 18 / DOĞ                     KAYSER‹ ANS‹KLOPED‹S‹






                           KAYSERİ’DE H 1229 (M 1813) YILINDA VAKİ TAÛN
                              (KOLERA-VEBA SALGINI) HAKKINDA DESTAN



                                               DESTAN-I SEZÂYÎ


                Bin iki yüz yirmi dokuz senesinde              Salacalar bir katara yürüdü
                Geldi Kayseri’ye bir azîm tûfân                Yüreklerde yağ kalmadı eridi
                Aldı yiğitleri kadın kızları                   Aşkımız kalmadı gayri farıdı
                Nice analar da eyledi figân                    Görenler bu günü hiç olmaz şâdân

                                                               Açıldı mezarlar hep tâzelendi
                Çok kapı bend oldu kilit asıldı                Sekerât dillerine olmadı n’etti
                Nice kimselerin nesli kesildi
                                                               Görenler âh edip yüreği yandı
                Kebab oldu ciğer dâğlar basıldı
                                                               Hayrette kaldılar hep bütün insân
                Gitti nice nice kaşları kemân

                                                               Havf düştü insâna çarşı açılmaz
                Ela gözden yaşlar sel gibi aktı
                                                               Hakk’ın emri olan şeyden kaçılmaz
                Feryâd u figân tâ arşa çıktı
                                                               Meyyit kokusundan aslâ geçilmez
                Taûn u vebâ çok evler yıktı
                                                               Hâllerimiz oldu şimdi pek yamân
                Ne hesâbı belli ne olur beyân


                                                               Cennete gittiler şehit olanlar
                Kimi öksüz kaldı kimisi garip
                                                               Bu ne şekil oldu dedi bilenler
                Seçti aldı gonca güllerin derip
                Analar âh edip bûsesin verip                   Bir gün söyler bizden sonra gelenler
                Hasret kıyâmete kaldı bir zemân                Kitaplarda olur dillere destân


                Savruldu fırtına koptu bir duman               Sezâyî der halas eylesin Hüdâ’m
                Girdi Kayseri’ye vermiyor eman                 Meyyit getirmeye kalmadı adam
                Eyce âdemlerden az kaldı heman                 İki yüz cenâze kılındı müdâm

                Böyle imiş Hak’tan emr ile fermân              Âciz kaldı insân dediler emân















              Kaynakça: Ahmet Emin Güven, “Bu destanın şairi Sezâyî’nin Milli Kütüphane’deki yazma cönklerin yirmi birinde 75 kadar şiiri
              bulunmaktadır. Bu destan 51 numaralı cönkün 86. sayfasında kayıtlıdır. 51 numaralı cönk, H 1235 (M 1819)–H 1239 (M 1824)
              tarihleri arasında Develi’de Hâfız Halil İbrahim Efendi tarafından yazılmıştır.”
   22   23   24   25   26   27   28   29   30   31   32