Page 25 - Kayseri Ansiklopedisi Cilt 2
P. 25
[496] 16 / DOĞ KAYSER‹ ANS‹KLOPED‹S‹
olup olmadığı belli değildir. Doğa Hatun tır. Aksarâyî’ye göre kadınlar kedi gibi ço-
adına bundan başka herhangi bir türbe cuklarını yemişler. 1334–35 tarihinde Kay-
veya mezar bilinmemektedir. seri, Konya ve Aksaray’ı sarsan ve birçok
yapıya zarar veren bir deprem daha ol-
Kaynakça: İbn Batuta Seyahatnamesinden
Seçmeler, (hzl İsmet Parmaksızoğlu), İstanbul muştur. 1504–1509 seneleri arasında kıt-
1971; Kemal Göde, Eretnalılar (1327-1381), lık ve buna bağlı olarak veba salgını yaşan-
Ankara 1994; Faruk Sümer, “Anadolu’da Mo- mıştır. Yine 1622 tarihinde iki sene süren
ğollar”, Selçuklu Araştırmaları Dergisi I, kıtlık ve veba salgını görülmüştür. 1620 yı-
1969; “Celâyir”, İslam Ansiklopedisi, C. III. lında başlamış bulunan bu salgın “taun-ı
MEHMET ÇAYIRDAĞ azim” (büyük veba salgını) ismiyle anıl-
mıştır. 1630 senesinde Kayseri’de çok
DOĞAL AFETLER yaygın bir kolera salgını başlamış ve her
Kayseri, kurulduğu günden bugüne kadar gün ortalama 40–50 kişi ölmüştür. Hal-
birçok doğal afetle karşılaşmıştır. Şehrin kın “ölet” dediği bu salgının sebebinin iç-
Erciyes gibi volkanik bir dağın hemen ete- me suyu olduğunu anlayan zamanın kadı-
ğinde olması ve zemininin sağlam olma- sı “Kumluk Suyu”nu şehre getirterek salgı-
ması depremlerden fazlaca etkilenmiş ol- nı önlemeye çalışmıştır. Yine 1646 yılında
duğunu göstermektedir. Şehrin karşılaş- yaygın bir şekilde Anadolu’da görülen
mış bulunduğu doğal afetlerin kronolojik “büyük veba salgını” Kayseri’yi de sarmış,
sırası şöyledir: Kayseri’de tarihî kayıtlara köylerden ve şehirden on dört bin kişinin
göre bilinen ilk deprem, MS 14–17 yılları ölümüne sebep olmuştur. Bu taun salgını
arasında olmuştur. Bu depremde şehir za- için zamanın şairlerinden birisi “ah mara-
rar görmüş ve buna bağlı olarak eskiden zi” (sene 1056) kelimesi ile tarih düşür-
beri Kapadokya krallarının Roma’ya öde- müştür. 1717 yılının Şubat ortalarında Kay-
dikleri vergi azaltılmış. MS 161–169 yılla- seri’de çok şiddetli bir sarsıntı yaşanmıştır.
rında Septimus Severianus’un Kapadokya Şehirde Cami-i Kebir*’in kubbe, kemer ve
Eyalet Valiliği sırasında önemli bir veba duvarları yıkıldı. Ayrıca Erkilet Musaağa
salgını olmuştur. MS 262–270 yılları ara- Camii de harap oldu. Bu cami bir sene
sında büyük bir depremin daha olduğunu sonra Sadrazam Erkiletli Nişancı Meh-
kaynaklardan öğreniyoruz. Bu dönemde med Paşa tarafından yanında medrese ve
büyük ve güzel bir şehir olan Kayseri bü- kütüphanesiyle birlikte yeniden yaptırıldı.
yük oranda tahrip olmuş fakat hiç terk Cami-i Kebir ise beş sene yıkılı kaldıktan
edilmemiş, yıkılan bütün binaların yerleri- sonra Hacı Halil Efendi* tarafından yeni-
ne yenileri yapılarak şehir yeniden kurul- den imar edilip canlandırılmıştır. 1728–
muştur. MS 544 yıllarında başgösteren bir 29, 1739–43, 1759–65, 1784–86, 1813–19,
veba salgınında, ekinleri bile kaldıracak 1835–38 tarihlerinde Kayseri’yi de içine a-
adam kalmadığı, kaynaklarda belirtilmiş- lan ve bütün Anadolu’da da görülen veba
tir. Tarihî kaynaklarda uzunca bir zaman salgınları tespit edilmiştir. Ağustos 1835
diliminde deprem bilgisine rastlanmaz- cuma günü akşamdan sonra büyük bir yer
ken MS 1072 yılında Bizans tahtının yeni sarsıntısı meydana gelmiş ve bu sarsıntı sı-
sahibi İmparator VII. Mihael Dukas, Ma- rasında, taş duvarlar ve toprak damlardan
lazgirt Savaşı’nın intikamını almak üzere yapılmış olan şehirde birçok ev, mabet ve
Anadolu’ya bir sefer düzenledi. Ordu resmî bina yıkılmış, şehir âdeta harap ol-
Kayseri’ye ulaştığında, şehrin büyük bir muştur. Daha sonra yapılan resmî açıkla-
depremle harap olduğunu ve burçlardan malara göre: 1064 kişinin öldüğü tespit
başka bir yapının ayakta kalmadığını gör- edilmiştir. Şehir merkezinin o günkü nü-
düler. Bunun üzerine burada fazla oyalan- fusu ise 40.000 kişi civarındadır.
mayarak Sivas’a doğru yola devam ettiler. Yukarıda adı geçen büyük depremden al-
MS 1239–40 tarihlerinde Kayseri, Konya tı ay sonra 11 Şubat 1836 çarşamba gecesi
ve Aksaray’da şiddetli bir deprem olmuş şafak vaktinden evvel bir sarsıntı daha ol-
ve tahribat yapmıştı. 1300–1333 yılları muş, fakat fazla tahribat yapmamıştır.
arasında Anadolu’da 33 sene süren kor- 1845 senesinde yağmur yağmadığı için
kunç bir kıtlık ve çekirge istilası yaşanmış- bütün mahsul kurumuş ve çok büyük bir