Page 459 - kayseri-medeniyetlerin-besigi
P. 459

kayseri yemek kültürü | pastırma   459
                                                                                                                     KayserI food culture | PastramI



                                                                                          PASTIRMA
                                                                                          Moğolistan bozkırlarından Orta Avrupa’ya kadar uzanan toprakları
                                                                                      birkaç kez boydan boya geçen Türkler, besin maddelerini kurutarak
                                                                                      koruma ve uzun yol azığı hazırlama konusunda uzmanlık sahibiydiler
                                                                                      ve yerleşik hayata geçtikten sonra da bu kültürü devam ettirdiler.
                                                                                          Pastırma, bu gelişme sürecine bağlı olarak ortaya çıkmış bir tür et
                                                                                      işleme tekniğidir.
                                                                                          Orta Asya’da yaz aylarında beslenen hayvanların eti ve yetiştirilen
                                                                                      sebze ve meyveler kurutularak uzun kış ayları için hazırlık yapılmıştır.
                                                                                      Eski Anadolu Türkçesi’nde (XIII-XV. yüzyıllar) kak, “elma, armut, kayısı
                                                                                      gibi meyvelerin kurusu ve kurutulmuş et” anlamlarına gelirken, Memlûk
                                                                                      Kıpçak Türkçesi metinlerinde de kok aynı anlamlara gelmektedir.
                                                                                          Bazı araştırmacılar “kak et” sözünü “pastırma” şeklinde açıklamış-
                                                                                      lardır. Divan-ı Lûgati’t-Türk’te “yazok veya yazuk et” şeklinde geçen
                                                                                      ve “sonbaharda çeşitli baharatlarla kurutulan ve yazın yemek için
                                                                                      saklanan et” olarak açıklanan bir söz vardır. Kak et sadece “bölünerek
                                                                                      kurutulmuş et” anlamına gelirken, yazuk et “sonbaharda düzlenerek
                                                                                      ve çeşitli baharatlarla kaplanarak kurutulan et” anlamına gelmektedir.
                                                                                      Bu sebeple “yazuk etin” “kak ete” göre daha fazla işlem gören ve belli
                                                                                      bir amaca yönelik olarak kullanılan bir yiyecek olmasından dolayı,












                                                                                          PASTRAMI
                                                                                          The Turks, who crossed the lands from Mongolian steppes to Central
                                                                                      Europe several times, had been the experts in drying and preserving food
                                                                                      for long travels, and they continued this culture after they settled down.
                                                                                          Pastrami is a type of meat processing technique that has emerged
                                                                                      due to this development process.
                                                                                          In Central Asia, the meat of the animals fed in the summer months
                                                                                      is dried together with vegetables and fruits and prepared for long winter
                                                                                      months. In ancient Anatolian Turkic languages (13 -15  centuries), while
                                                                                                                                   th
                                                                                                                                       th
                                                                                      “kak” means “dried fruits such as apples, pears, apricots and fruits and dried
                                                                                      meat”, “kok” means the same thing in the texts of Mamluk Kipchack Turks.
                                                                                          Some researchers have described the word “kak et” as “Pastrami”. In
                                                                                      Dīwān Lughāt al-Turk, there is a word described as “yazok or yazuk et”
                                                                                      and it means “meat dried in the autumn with various spices and stored
                                                                                      for eating in the summer”. Kak meat only means “split-dried meat”, which
                                                                                      means “meat cut in the autumn and mixed with various spices”. Therefore,
                                                                                      since “yazuk et” is used for a certain purposed in comparison to “kak et”, it
                                                                                      is thought that it is closer to today’s pastrami, more than “kak et”. Hence,
                                                                                      “yazok et” is described as “pastrami” or “spiced pastrami”.
                                                                                          It is difficult to come to a definite conclusion about when current
                                                                                      production of pastrami started.
   454   455   456   457   458   459   460   461   462   463   464