Page 98 - seyrani_siir_yarismasi
P. 98

Sence ne kadar makul yaşanan sarhoşluklar?
               Sabır, kızgın ateşte çekiç ile yatışmak…
               Sabır, kendi gölgenle gece gündüz atışmak…

               Büyüdükçe büyümüş küçücük mesafeler
               Sizli bizli duvarlar aramıza örülmüş
               Gerçeklerin yerini almış boş hurafeler
               Kırgınlıklar tuz biber olmuş kalp yaramıza
               Serzenişlerle dolmuş yazılan sahifeler
               Çekilmiş satırlardan o güzel latifeler


               Bak işte bu şarkı da hüzünle sona erdi,
               Güneş çekti tülünü gecenin şuh yüzüne.
               Kırıldı kum saatim, anları hiçe verdi,
               Tedbir konuldu “bekle, geleceğim” sözüne,
               Ecelim ümidime “beyhude” mührü vurdu,
               Son duamda adını söylerken dilim durdu!

               Kalktı gözümden perde, göründü menzil, heyhat
               Sürüklendim bir yolda yaprak gibi çaresiz…
               Doğmadı şu bahtıma beklediğim bu vuslat
               Aşkın kor sıratında hıçkırdım sessiz, sensiz.
               Sükûtun dehlizine düştü kalp denen saat,
               Ben sustum artık ey yar, şimdi buyur sen anlat!
















            98
   93   94   95   96   97   98   99   100   101   102   103