Page 12 - Avariz Ve Cizye 1
P. 12
3 5 4 6 5 5 7 6
11
olarak XVII. yüzyıl başlarından itibaren, Osmanlı yönetimi için doğrudan merkez larak XVII. yüzyıl başlarından itibaren, Osmanlı yönetimi için doğrudan merkez
defterlerden suretler çıkarılmakta ve mahalli kadılara nüzül emirleri Sürsat; Ordunun hareketinden önce takip edeceği askerî yol, bu yollar üzerinde o MAD 7063 Avârız defteri
hazinesi adına toplanan nakdî gelirler birinci derecede önemli hale gelmişti. Buna azinesi adına toplanan nakdî gelirler birinci derecede önemli hale gelmişti. Buna
gönderilmekteydi. Tevziat, tahsilât ve nakliyatın süratini temin maksadı ile divan-ı konaklayacağı yerler, menziller, kısa bir süre için istirahat edeceği oturaklar, tayin h İstanbul’da Başbakanlık Osmanlı Arşivi’nde Maliyeden Müdevver Defterleri
bağlı olarak özellikle cizye ve avârız gelirleri ve bu gelirlere esas teşkil eden nüfusun ağlı olarak özellikle cizye ve avârız gelirleri ve bu gelirlere esas teşkil eden nüfusun
hümâyun, maliyeden taşraya gönderilen emirlerin herhangi bir sebeple gecikmesi ediliyor ve bu konaklarda ordunun yiyecek ve yem olarak sarf edeceği zahire miktarı b Kataloğu’nda (MAD) 7063 numara ile kayıtlıdır. Defter ile ilgili olarak katalogda;
ihtimalini düşünerek, kadıların yanlarında olan avârız hanesi defter suretlerine göre un, ekmek, arpa, koyun, yağ, bal, ot, saman, odun tespit ediliyor ve kadılara emirler tespiti büyük bir önem kazanmıştı. Söz konusu sayımların ayrıntılı sonuçlarını ihtiva espiti büyük bir önem kazanmıştı. Söz konusu sayımların ayrıntılı sonuçlarını ihtiva Kayseri Sancağı’nın kazaları ve nahiyelerindeki Müslim ve cizye-i gebranın en son tahrire
t
tevziatı yapmaları ve derhal harekete geçmelerini emrediyordu. Tekâlif emrini alan gönderilerek bu zahirenin temini isteniyordu. Yürüyüş halinde bulunan orduların eden bu mufassal defterlerdeki rakamsal veriler, Osmanlı malî bürokrasisi tarafından, den bu mufassal defterlerdeki rakamsal veriler, Osmanlı malî bürokrasisi tarafından, göre on üç bin neferden ibaret olduğu tahakkuk etmiş ise de reayasının fakir olmalarına
e
ya köy-şehir ve mahalle ölçeğinde ve nefer ile avârız hanesi miktarlarının birlikte a köy-şehir ve mahalle ölçeğinde ve nefer ile avârız hanesi miktarlarının birlikte
kadılar, merkez kazası için her mahallenin önde gelen bir kimsesini çağırıyor ve yol boyunca iaşesini sağlamak üzere halktan alınan bu aynî mükellefiyete sürsat adı y binaen her on beş neferine bir hane avârız kaydı hakkındaki emri ve gayr-i Müslim reayanın
onların huzurunda mahallede kayıtlı ve avârız hanesi hesabına dâhil şahıslar âlâ, veriliyordu. Kelime manası ile belli miktardaki erzakın muayyen bir yere sürülmesi, v isimleri ile mali durumlarını havi avârız defteri şeklinde bilgiler bulunmaktadır.
verildiği ya da imparatorluğun temel idarî-adlî birimi kaza ölçeğinde yalnızca avârız erildiği ya da imparatorluğun temel idarî-adlî birimi kaza ölçeğinde yalnızca avârız
evsât ve ednâ olmak üzere tahammüllerine göre adalet ile tevzi ediyor ve nakledilmesi, birliklere satılması işlemlerini ifade eder. Sürsat ile ilgili gönderilen h Defterin tarihi 15 Safer 1052 / 15 Mayıs 1642 olup bu tarihlerde Anadolu’nun
hanesini gösteren özetlenmiş ayrı defterler halinde muhafaza edilmiştir. Defterlerden anesini gösteren özetlenmiş ayrı defterler halinde muhafaza edilmiştir. Defterlerden
elde edilen verilere dayalı olarak yapılan çalışmalarda, özellikle XVII. yüzyıla ait lde edilen verilere dayalı olarak yapılan çalışmalarda, özellikle XVII. yüzyıla ait
topluyordu. Köylerde ise bu iş, köy imamı ve kethüdası tarafından yapılıyordu. emirlerde menzile götürülen zahirenin satılacağı, zahire sahiplerine kâr, ordunun e hemen her tarafında avârız ve cizye tahriri yapıldığı bilinmektedir. Nitekim bu
6
nüfus ve iskân ile ilgili önemli veriler elde edilmiştir.
Avârız hanesinin toplamı olarak, her kazadan istenen hububat miktarını tespit iaşesinde de bir genişleme ve ferahlama sağlanacağı zikredilmektedir. nüfus ve iskân ile ilgili önemli veriler elde edilmiştir. 10 defterde de muharrir olarak ismi geçen ve defterde cebeciler kâtibi Cafer Efendi ve
10
O
eden oran, her zaman aynı değildi. Bu oran, ülkedeki hububat üretimi ve cephede Harbe hazırlık emirleri verilirken, merkez ve taşrada sürsat olarak ordunun Osmanlı Arşivi’nde muhtelif kataloglarda 1640–42 yıllarında, İmparatorluk smanlı Arşivi’nde muhtelif kataloglarda 1640–42 yıllarında, İmparatorluk Keygan Ağa kulları ferman-ı âli üzere tahrir eylediklerinden şeklinde kaydedilen
çapında gayet kapsamlı bir cizye ve avârız tahririnin yapıldığı ve bunun sonuçlarını apında gayet kapsamlı bir cizye ve avârız tahririnin yapıldığı ve bunun sonuçlarını
savaşan askerin sayısına göre değişmektedir. Nüzül umumiyetle un ve arpa olarak iaşesi için, her kazânın ihraç edeceği sürsat türü un, ekmek, arpa, koyun, yağ, bal vs. ç bilgilerden defterin Cafer Efendi ve Keygan Ağa tarafından hazırlandığı ve 15 Safer
alınıyordu. Arpa ordu hayvanatının yemi olarak sarf ediliyor, un tahsilâtı ile de miktarı sevk edileceği menziller belirtilerek kadılara, emirler gönderiliyordu. Her ihtiva eden birçok mufassal avârız defterinin hazırlandığı bilinmektedir. Bu tür Bu tür 1052 / 15 Mayıs 1642 tarihinde tamamlandığı anlaşılmaktadır.
ihtiva eden birçok mufassal avârız defterinin hazırlandığı bilinmektedir.
11
11
t
ordunun hareket ve savaşma gücü ile bağdaşmayan zaman gerektiren külfetlerden kadının ordunun ulaşmasından önce kazasından istenen miktardaki erzakı, tahrirlerin 1650 yılına kadar çeşitli fasılalarla devam ettiği anlaşılmaktadır. ahrirlerin 1650 yılına kadar çeşitli fasılalarla devam ettiği anlaşılmaktadır. Kayseri Kazası ile ilgili olan defterde öncelikli olarak şehir merkezi tahrir
kurtulmuş olunuyordu. Nüzülün reayadan toplanması, emredilen yere taşınması ve emredilen menzile nakletmesi ve orada un, ekmek, arpa, yağ, bal ve odunu nüzül B edilmiş, mahalleler birer birer kaydedilerek vergi birimi olarak kaç avârız hanesine
Bu tür mufassal avârız defterleri içerisinde ne önemli olanlardan birisi de u tür mufassal avârız defterleri içerisinde ne önemli olanlardan birisi de
E
orduya nüzül eminine veya savaş sahası gerisindeki ambarlara teslim edilmesi eminine, kasaplık koyunları ganem eminine teslim edip makbuz alması gerekiyordu. Erzurum Eyaleti’nin tahrir eden cizye ve avârız muharriri Cafer Efendi’nin rzurum Eyaleti’nin tahrir eden cizye ve avârız muharriri Cafer Efendi’nin tekabül ettiği belirtilmiştir. Şehir merkezindeki Müslüman nüfusun avârız tahririnin
vazifeleri, kadılara verilmişti. Kadılar, kazalarından ihraç ettikleri nüzülü temin Sefer güzergâhına yakın olan kazalar sürsatı aynî olarak, uzak yerlerdeki kazalar ise hazırlamış olduğu MAD 5152 numaralı ve 1642 tarihli defterdir. Erzurum’a bağlı olduğu MAD 5152 numaralı ve 1642 tarihli defterdir. Erzurum’a bağlı tamamlanmasından sonra şehirdeki gayr-i Müslim unsurlar kaydedilmiştir.
hazırlamış
12
12
merkez ile birlikte 14 kazâ kayıtlıdır. Defterin girişinde yer alan kayıttan Erzurum erkez ile birlikte 14 kazâ kayıtlıdır. Defterin girişinde yer alan kayıttan Erzurum
ettikleri hayvanlara yüklüyor, çoğu defa kafile kervanının başına geçip, hububatı nakdî olarak teslim ediyorlardı. Sürsatın aynî olarak alındığı kazaların kadıları, m Arkasından Zımmiyan-ı Perakende-i Kayseriyye başlığı altında Sivas taraflarından
Eyaleti’nin Sultan İbrahim’in emriyle Evail-i Cemaziyel-evvel 1052 / 28 Temmuz- 6 yaleti’nin Sultan İbrahim’in emriyle Evail-i Cemaziyel-evvel 1052 / 28 Temmuz- 6
tayin edilen yere götürüyor ve orada ilgililere teslim ediyordu. Teslim ettiği hububat istenen malları temin etmek ve hayvanlara yükleyip, belirlenen yere nakletmek gibi E özellikle de Gemerek ve civarından Kayseri’ye göç eden gayr-i Müslim unsurlar, göç
Ağustos 1642 tarihinde tahrir edildiği anlaşılmaktadır. Mufassal olup, bölge ile ilgili ğustos 1642 tarihinde tahrir edildiği anlaşılmaktadır. Mufassal olup, bölge ile ilgili
karşılığında da temessük alıyordu. görevleri yaparlarken, sürsatın bedelini tahsil etmek için merkezden A ettikleri köylere ve merkezlere göre belirtilmiştir.
7
Olağanüstü hallerde, ordunun iaşesi (provizyonizm) için halktan talep edilen görevlendirilmiş tahsil memurları gönderiliyor ve sürsat bedelleri tahsil ediliyordu. önemli bilgileri ihtiva etmektedir. 13 Kayseri merkezinin tahririnden sonra Nahiye-i Sahra tabi‘ kaza-i Kayseriyye
önemli bilgileri ihtiva etmektedir.
13
E
nüzülün arpa ve un gibi aynî olarak alınması gerekiyordu. Ancak Osmanlı Nakden ödenen sürsatın bedelleri ordu hazinesine, Padişah seferde ise hazine-i Erzurum Eyaleti muharriri olan Cafer Efendi’nin 1642 tarihli Kayseri avârız rzurum Eyaleti muharriri olan Cafer Efendi’nin 1642 tarihli Kayseri avârız başlığı altında Sahra Nahiyesi’ne bağlı köyler ve buralarda yaşayan Müslim ve gayr-i
Devleti’nde, toplum hayatında ziraatın hâkim rolü yanında, para ekonomisi de amireye yatırılıyor ve harbin diğer ihtiyaçları için sarf ediliyordu. d Müslim unsurlar kaydedilmiştir. XVI. yüzyılda Koramaz Nahiyesi’ne bağlı olan bazı
defterinin hazırlanmasında da etkili olduğu anlaşılmaktadır. Nitekim defterin giriş efterinin hazırlanmasında da etkili olduğu anlaşılmaktadır. Nitekim defterin giriş
9
kısmına eklenen açıklamada Kayseri Avârız defterini hazırlayan Keygan Ağa’dan ısmına eklenen açıklamada Kayseri Avârız defterini hazırlayan Keygan Ağa’dan
oldukça yaygındı. Nitekim nüzülün ayni olarak alındığı gibi, nakdî olarak da tahsil Osmanlı hazinesinin önemli gelirleri arasında yer alan avârız vergisi, k köylerin bu defterde Sahra Nahiyesi’ne bağlı olarak kaydedildiği görülmektedir.
başka çağdaşı olan Cafer Efendi’nin ismi de kaydedilmiştir. Bu iki muharririn Bu iki muharririn
edildiği görülmektedir. Devlet ordunun ihtiyacı olan hububatın aynen teslimini, başlangıçta düzenli olarak tarh edilen bir vergi değil iken sonradan uzayan harpler, başka çağdaşı olan Cafer Efendi’nin ismi de kaydedilmiştir. 14 Defter-i Avârız-ı Nahiye-i İslamlu tabi‘ kaza-i Kayseriye başlığı altında İslamlu
14
ihtiyacı aşan miktarların ise nakden verilmesini istiyordu. Böylece nüzül ve sürsat, ekonomik sıkıntılar, timar sisteminin bozulması vb. sebeplerden dolayı her yıl katkılarıyla hazırlanan 1642 tarihli avârız defteri burada incelenmiştir. atkılarıyla hazırlanan 1642 tarihli avârız defteri burada incelenmiştir. Nahiyesi’ne bağlı köyler tahrir edilmiştir. Bu nahiyeye bağlı köyler XVI. yüzyılda
k
imparatorluğun harp sahasına yakın ve büyük askerî yolların civarında bulunan ödenen bir reaya vergisi haline gelmiştir. Özellikle tahrir geleneğinin terk edildiği Kenar-ı Irmak Nahiyesi adı altında kayıtlı iken bu tarihte nahiyenin adı İslamlu
bölgeler için aynî bir mükellefiyet, bu hudutlar dışında kalan yerler için nakdî bir XVII. yüzyılda, avârız vergilerinin tahsili için düzenli avârız defterleri tutulmaya olarak değiştirilmiş ve buraya kaydedilmiştir.
10
vergi haline geliyordu. Nakdî olarak alınma usulü XVI. yüzyıl sonları ve XVII. başlamıştır. Bu defterlerden bazıları mufassal olarak hazırlanmış olup, tahrir 10 Oktay Özel, “17. Yüzyıl Osmanlı Demografi ve İskân Tarihi İçin Önemli Bir Kaynak: Mufassal Oktay Özel, “17. Yüzyıl Osmanlı Demografi ve İskân Tarihi İçin Önemli Bir Kaynak: Mufassal Defter-i avârız-ı Müsülmânan der nahiye-i Kustere tabi‘ kaza-i Kayseriye başlığı
A
Avârız Defterleri”, XII. Türk Tarih Kongresi (Ankara, 12–16 Eylül 1994), Kongreye Sunulan Bildiriler, vârız Defterleri”, XII. Türk Tarih Kongresi (Ankara, 12–16 Eylül 1994), Kongreye Sunulan Bildiriler,
yüzyılda yaygın olarak başvurulan bir uygulama idi. defterlerindekiler kadar ayrıntılı bilgiler vermektedirler. c c. III, Ankara 1999, s. 735–743 . III, Ankara 1999, s. 735–743 altında bağlı köyler kaydedilmiştir. Dikkati çeken husus Koramaz Nahiyesi’nin
8
11
11 O. Özel, “Mufassal Avarız Defterleri”, s. 739. O. Özel, “Mufassal Avarız Defterleri”, s. 739. birçok köyünün Kustere Nahiyesi’ne bağlanmış olmasıdır.
12 Cafer Efendi adına Erzurum’da inşa edilmiş ve Caferiye Camii adını taşıyan bir camii ve buraya vakfedilmiş Cafer Efendi adına Erzurum’da inşa edilmiş ve Caferiye Camii adını taşıyan bir camii ve buraya vakfedilmiş
12
6 Lütfi Güçer, XVI-XVII. Asırlarda Osmanlı İmparatorluğu’nda Hububat Meselesi ve Hububattan Alınan Mufassal Avârız Defterleri çok sayıda vakıfları vardı. Cafer Efendi’nin aynı tarihlerde Karahisar-ı Şarkî Livâsı’nı da tahrir ettiği, 1053’te ok sayıda vakıfları vardı. Cafer Efendi’nin aynı tarihlerde Karahisar-ı Şarkî Livâsı’nı da tahrir ettiği, 1053’te Avârız Defteri’nde ilginç bir durum da Kaza-i Yahyalu tabi‘ Kayseriyye adı
ç
Vergiler, İstanbul 1964, s.75. XVI. yüzyılın sonlarına doğru, İmparatorluğun içine girdiği büyük mali kriz, ise Erzurum Eyâleti’ndeki cizye gelirlerinin kaydedildiği başka bir defter daha hazırladığı görülmektedir. se Erzurum Eyâleti’ndeki cizye gelirlerinin kaydedildiği başka bir defter daha hazırladığı görülmektedir. altında önce kaza olarak kaydedilip merkez mahalleleri ve köylerinin
i
BOA. MAD. 299; BOA. MAD. 7521; BOA. MAD. 2929.
7 Güçer, Hububat Meselesi, s.765–77; Hemen hemen bütün seferlerde bu usulün kullanıldığı BOA. MAD. 299; BOA. MAD. 7521; BOA. MAD. 2929. kaydedilmesinden sonra, tekraren Defter-i tahrir an haneha-i avârız der Nahiye-i Yahyalu
görülmektedir. Bkz. Mehmet İnbaşı; “The Register of Expenditures of Murat IV’s Bagdat paranın ayarında meydana gelen düşüşler ve iç karışıklıklar Osmanlı idarecilerini, o 13 Mehmet İnbaşı, “1642 Tarihli Avârız Defterine Göre Erzurum Şehri”, Türk Kültürü İncelemeleri Mehmet İnbaşı, “1642 Tarihli Avârız Defterine Göre Erzurum Şehri”, Türk Kültürü İncelemeleri
13
D
Campaign”, Acta Orientalia, vol. 54/4, Budapest 2001, s.499. zamana kadar olağanüstü zamanlarda alınan avârız-ı divaniye ve tekâlif-i örfiye Dergisi, sayı IV, İstanbul 2001, s. 9–32; Aynı yazar, “Bayburt Sancağı (1642 Tarihli Avarız Defterine ergisi, sayı IV, İstanbul 2001, s. 9–32; Aynı yazar, “Bayburt Sancağı (1642 Tarihli Avarız Defterine tabi‘ Kayseriyye başlığı altında Yahyalı’nın bu defa nahiye olarak kaydedilmesidir.
Göre)” Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi cilt 10/1, Erzurum 2007, s. 89-118; Aynı yazar, Osmanlı öre)” Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi cilt 10/1, Erzurum 2007, s. 89-118; Aynı yazar, Osmanlı
8 Güçer, Hububat Meselesi, s.81–87; Bu tür uygulamalara XVI. yüzyıl ortalarında da rastlanmaktadır. vergilerini sürekli ve düzenli vergi haline getirmelerine sebep oldu. Bunun sonucu G Her ikisinde de merkez mahalleler kaydedildikten başka bağlı köyler belirtilmiştir.
Nitekim Kanuni Sultan Süleyman’ın seferleri sırasında birçok bölgeden nüzülün bedeli alınmıştı. İdaresinde Tortum Sancağı (1549–1650), Yeditepe Yayınları, İstanbul 2008; Aynı yazar, “Erzincan daresinde Tortum Sancağı (1549–1650), Yeditepe Yayınları, İstanbul 2008; Aynı yazar, “Erzincan Ancak ilginç tarafı nahiye ve kaza olarak kaydedilen Yahyalu’nun köy isimlerinde
İ
Mehmet İnbaşı, “Kanunu Döneminde Of Kazâsı’ndan Alınan Askerî Yardımlar”, Trabzon ve K
Kazâsı (1642 Tarihli Avârız Defterine Göre)”, Türkiyat Enstitüsü Dergisi (baskıda). azâsı (1642 Tarihli Avârız Defterine Göre)”, Türkiyat Enstitüsü Dergisi (baskıda).
Çevresi Tarih, Dil ve Edebiyat Sempozyumu (Trabzon, 3-5 Mayıs 2001) I, Trabzon 2002, s.120-123; 9 Güçer, Hububat Meselesi, s.93–97; Caroline Finkel, The Administration of Warfare: the Ottoman 14 “Cebeciler kâtibi Cafer Efendi ve Keygan Ağa kulları ferman-ı âli üzere tahrir eylediklerinden” MAD. 7063, “Cebeciler kâtibi Cafer Efendi ve Keygan Ağa kulları ferman-ı âli üzere tahrir eylediklerinden” MAD. 7063, bazı farklılıkların olmasıdır.
14
Feridun M. Emecen, “Bedel”, DİA. V, İstanbul, 1992, s.301. Military Campaigns in Hungary, 1593–1606, Wien 1988, s. 134. s
s. 4. . 4.