Page 9 - Avariz Ve Cizye 1
P. 9
1 3 2 2 4 8 3
AVÂRIZ VE AVÂRIZ DEFTERLERİ almışlardı. Bu bazen hizmet ve mal isteği, bazen de peşin olarak ödenen bir vergi mışlardı. Bu bazen hizmet ve mal isteği, bazen de peşin olarak ödenen bir vergi defterlerden suretler çıkarılmakta ve mahalli kadılara nüzül emirleri
al
Avârız Vergisi şekli olarak uygulanmıştır. 22 gönderilmekteydi. Tevziat, tahsilât ve nakliyatın süratini temin maksadı ile divan-ı
şekli olarak uygulanmıştır. Osmanlı Devleti’nde de daha kuruluş yıllarında, normal Osmanlı Devleti’nde de daha kuruluş yıllarında, normal
Osmanlı maliyesinde bir vergi terimi olan avârız sözlükte, sonradan meydana şer’i hukuk ve örfi resimlerin dışında olağanüstü zamanlara mahsus olmak üzere, şer’i hukuk ve örfi resimlerin dışında olağanüstü zamanlara mahsus olmak üzere, hümâyun, maliyeden taşraya gönderilen emirlerin herhangi bir sebeple gecikmesi
gelen ve sabit olanın zıddı gibi manası bulunmaktadır. Osmanlı maliyesinde vergi ve ç ihtimalini düşünerek, kadıların yanlarında olan avârız hanesi defter suretlerine göre
çeşitli a dla r a ltında na kdî, şa hsî hiz met ve a ynen ma l teslimi şeklinde birçok eşitli a dla r a ltında na kdî, şa hsî hiz met ve a ynen ma l teslimi şeklinde birçok
bütçe terimi olarak birbirine bağlı anlamları vardır. Mâlî terim olarak avârız, fedakârlıklar talep edilmişti ki buna avârız-ı divâniye denilmekteydi. 33 tevziatı yapmaları ve derhal harekete geçmelerini emrediyordu. Tekâlif emrini alan
fedakârlıklar talep edilmişti ki buna avârız-ı divâniye denilmekteydi.
Savaş zamanlarında ihtiyaç duyulan insanlar için buğday veya un, hayvanlar avaş zamanlarında ihtiyaç duyulan insanlar için buğday veya un, hayvanlar
olağanüstü hallerde alınan bir hane vergisi olarak tarif edilebilir. S kadılar, merkez kazası için her mahallenin önde gelen bir kimsesini çağırıyor ve
Osmanlılarda vergi ve nüfus tespitleri hane sayımına dayanır, sayımlarda da i için arpa temininde devletin kaynakları yetersiz kaldığından, olağanüstü tedbirler ile çin arpa temininde devletin kaynakları yetersiz kaldığından, olağanüstü tedbirler ile onların huzurunda mahallede kayıtlı ve avârız hanesi hesabına dâhil şahıslar âlâ,
ü
vergi verebilecek olan nüfus esas kabul edilirdi. Bu sebeple sadece aile reisleri olan ülkenin tüm imkânları seferber edilmekteydi. Avârız mükellefiyeti dâhilinde lkenin tüm imkânları seferber edilmekteydi. Avârız mükellefiyeti dâhilinde evsât ve ednâ olmak üzere tahammüllerine göre adalet ile tevzi ediyor ve
ordunun iaşesi, başlıca üç yöntemle sağlanmaktaydı. rdunun iaşesi, başlıca üç yöntemle sağlanmaktaydı.
erkekler sayıma tabi tutulur, mücerredler (bekâr erkek nüfus) ise ayrıca defterde o topluyordu. Köylerde ise bu iş, köy imamı ve kethüdası tarafından yapılıyordu.
6
gösterilirdi. Tahrir defterlerinde kayıtlı olan nüfus, hane-i avârız veya hane-i gayr-i ez- 1. Avârız hanesi denilen hane halkı vergi birimlerine nüzül adı verilen dolaysız Avârız hanesi denilen hane halkı vergi birimlerine nüzül adı verilen dolaysız Avârız hanesinin toplamı olarak, her kazadan istenen hububat miktarını tespit
1.
avârız olarak ikiye ayrılırdı. Avârız haneleri vergilendirilebilir yahut fiilen v eden oran, her zaman aynı değildi. Bu oran, ülkedeki hububat üretimi ve cephede
vergiler salınıyor, yani bir miktar zahire teslim etmeleri isteniyordu. ergiler salınıyor, yani bir miktar zahire teslim etmeleri isteniyordu.
vergilendirilmiş olan haneleri gösterirdi. Diğerleri ise, derbendcilik, tuzculuk, 2. Önceden belirlenen konaklama mevkilerine erzak getirip, hükümetin 2. Önceden belirlenen konaklama mevkilerine erzak getirip, hükümetin savaşan askerin sayısına göre değişmektedir. Nüzül umumiyetle un ve arpa olarak
belirlediği fiyatlardan satma yükümlülüğünün getirildiği, sürsat denilen tahsil şekli elirlediği fiyatlardan satma yükümlülüğünün getirildiği, sürsat denilen tahsil şekli
madencilik, celeplik, şahincilik gibi belirli hizmetle yükümlü olanları; kadı, naib, b alınıyordu. Arpa ordu hayvanatının yemi olarak sarf ediliyor, un tahsilâtı ile de
muhassıl, sipahi, müderris gibi resmî görevlileri; imam, hatip, müezzin, zaviyedâr, i idi. di. ordunun hareket ve savaşma gücü ile bağdaşmayan zaman gerektiren külfetlerden
şeyh, seyyid gibi din adamlarını; körlük, delilik, düşkünlük gibi bedenî sakatlıkları 3. Devletin iştira adı verilen ve sabit yerel piyasa fiyatları üzerinden yaptığı 3. Devletin iştira adı verilen ve sabit yerel piyasa fiyatları üzerinden yaptığı kurtulmuş olunuyordu. Nüzülün reayadan toplanması, emredilen yere taşınması ve
mal alımları idi.
olan kimseleri içine almakta olup vergilerin tamamından veya bir kısmından mal alımları idi. orduya nüzül eminine veya savaş sahası gerisindeki ambarlara teslim edilmesi
44
muafiyeti ifade ederdi. Muafiyet sebebiyle hizmetlerin çoğu avârız-ı divaniye ve vazifeleri, kadılara verilmişti. Kadılar, kazalarından ihraç ettikleri nüzülü temin
tekâlif-i örfiyyeden sayılan yükümlülüklerdendi. Belirli bir hizmetle mükellef Nüzül ve Sürsat Nüzül ve Sürsat ettikleri hayvanlara yüklüyor, çoğu defa kafile kervanının başına geçip, hububatı
olanlara ayrıca başka bir hizmet yüklenemezdi. Nüzül; Sözlük anlamı inme, konma manalarına gelmekte olup, askerî ve mâli Nüzül; Sözlük anlamı inme, konma manalarına gelmekte olup, askerî ve mâli tayin edilen yere götürüyor ve orada ilgililere teslim ediyordu. Teslim ettiği hububat
1
Avârız vergisi, XVII. yüzyıldan itibaren Osmanlı ordularının aynî ve nakdî terim olarak cins ve miktarı önceden tayin edilen zahirenin, ordunun geçeceği menzillere terim olarak cins ve miktarı önceden tayin edilen zahirenin, ordunun geçeceği menzillere karşılığında da temessük alıyordu.
7
finansmanında önemli bir rol üstlenmiştir. Bundan dolayı da verginin düzenli bir götürülerek hazır edilmesi anlamına gelmektedir. Olağanüstü hallerde alınan nüzül, götürülerek hazır edilmesi anlamına gelmektedir. Olağanüstü hallerde alınan nüzül, Olağanüstü hallerde, ordunun iaşesi (provizyonizm) için halktan talep edilen
şekilde tahsil edilebilmesi için önemli tedbirler alınmıştır. Hatta avârız vergisinin ordunun ihtiyacı olan mal ve hizmet taleplerinin karşılanması için konulan avârız ordunun ihtiyacı olan mal ve hizmet taleplerinin karşılanması için konulan avârız nüzülün arpa ve un gibi aynî olarak alınması gerekiyordu. Ancak Osmanlı
alınma şekilleri olan nüzül ve sürsat için ayrı ayrı emir ve hükümler gönderilmiştir. vergisinin, XVII. yüzyılda nakden alınan vergiye dönüşmesi neticesinde ortaya vergisinin, XVII. yüzyılda nakden alınan vergiye dönüşmesi neticesinde ortaya Devleti’nde, toplum hayatında ziraatın hâkim rolü yanında, para ekonomisi de
Ortaçağlardan beri hükümdarlar, doğuda ve batıda devlet bütçesinin tahmin çıkmıştır. Bununla beraber avârız harp zamanlarında alınan para şeklinde bir vergiye çıkmıştır. Bununla beraber avârız harp zamanlarında alınan para şeklinde bir vergiye oldukça yaygındı. Nitekim nüzülün ayni olarak alındığı gibi, nakdî olarak da tahsil
edilmeyen ihtiyaçlarını karşılamak için acil durumlarda geçici olarak bazı tedbirler dönüştüğü halde, gene de harpte mal ve hizmete ihtiyacın olduğu görülmektedir. dönüştüğü halde, gene de harpte mal ve hizmete ihtiyacın olduğu görülmektedir. edildiği görülmektedir. Devlet ordunun ihtiyacı olan hububatın aynen teslimini,
Böylece biri aynî, diğeri nakdî olarak alınan bu iki vergi arasında bir bağ meydana Böylece biri aynî, diğeri nakdî olarak alınan bu iki vergi arasında bir bağ meydana ihtiyacı aşan miktarların ise nakden verilmesini istiyordu. Böylece nüzül ve sürsat,
gelmiştir.
1 Halil Sahillioğlu, “Avârız”, DİA. IV, İstanbul 1991, s.108–109; Avârız ile ilgili olarak bkz. Ö.Lütfi gelmiştir. imparatorluğun harp sahasına yakın ve büyük askerî yolların civarında bulunan
55
Barkan, “Avârız”, İA. II, İstanbul 1993, s.13–19; M. Canard, “Awarid”, EI I, p. 760–762. Avârız O bölgeler için aynî bir mükellefiyet, bu hudutlar dışında kalan yerler için nakdî bir
2
Orduların savaşma gücünün idamesi, cephe gerisinden gelen yiyecek rduların savaşma gücünün idamesi, cephe gerisinden gelen yiyecek
haneleri, gerçek hane olmayıp itibarî bir vergi hanesidir. Dolayısıyla avârız defterlerinde
m
kaydedilen hanelerden hareketle şehrin o döneme ait nüfusu hakkında verilen rakamlara ihtiyatlı maddelerinin, önceden tespit edilen yere ulaşmasına bağlıydı. Bu sebeple nüzûl adı addelerinin, önceden tespit edilen yere ulaşmasına bağlıydı. Bu sebeple nüzûl adı vergi haline geliyordu. Nakdî olarak alınma usulü XVI. yüzyıl sonları ve XVII.
altında halktan alınan ayniyatın zamanında ve noksansız tahsil edilmesi, ordunun tında halktan alınan ayniyatın zamanında ve noksansız tahsil edilmesi, ordunun
yaklaşmak gerekmektedir. Bu konuda geniş bilgi için bkz. Mustafa Öztürk, “1616 Tarihli Halep al yüzyılda yaygın olarak başvurulan bir uygulama idi.
8
Avârız Defteri”, OTAM 8, Ankara 1997, s.249–253; Rıfat Özdemir, “Avârız ve Gerçek-Hane g
gelişinden evvel belirlenen yere nakledilmesi gerekiyordu. Nüzülün, orduların savaş elişinden evvel belirlenen yere nakledilmesi gerekiyordu. Nüzülün, orduların savaş
Sayılarının Demografik Tahminlerde Kullanılması Üzerine Bazı Bilgiler”, X.Türk Tarih Kongresi
gücünde oynadığı bu önemli rolden dolayı merkezi hükümet, ümeraya sefere ücünde oynadığı bu önemli rolden dolayı merkezi hükümet, ümeraya sefere
(Ankara 22–26 Eylül 1986) Kongreye Sunulan Bildiriler, IV, Ankara 1993, s.1581–1584; Mehmet Ali g 6 Lütfi Güçer, XVI-XVII. Asırlarda Osmanlı İmparatorluğu’nda Hububat Meselesi ve Hububattan Alınan
h
Ünal, “1646 (1056) Tarihli Harput Kazâsı Avârız Defteri”, Osmanlı Devri Üzerine Makaleler hazırlık emirlerini yollarken maliyeye bağlı mevkûfat kaleminde bulunan azırlık emirlerini yollarken maliyeye bağlı mevkûfat kaleminde bulunan Vergiler, İstanbul 1964, s.75.
Araştırmalar, Isparta 1999, s.119–122; Bruce Mc-Gowan, “Osmanlı-Avârız-Nüzul Teşekkülü 1600– 7 Güçer, Hububat Meselesi, s.765–77; Hemen hemen bütün seferlerde bu usulün kullanıldığı
1830”, VIII. Türk Tarih Kongresi (Ankara 15 Ekim 1976) Kongreye Sunulan Bildiriler II, Ankara 1981, 22 Halil İnalcık, “Military and Fiscal Transformation in the Ottoman Empire, 1600–1700”, Archivum Halil İnalcık, “Military and Fiscal Transformation in the Ottoman Empire, 1600–1700”, Archivum görülmektedir. Bkz. Mehmet İnbaşı; “The Register of Expenditures of Murat IV’s Bagdat
s.1327–1331; Feridun M. Emecen, “Kayacık Kazâsının Avârız Defteri”, Tarih Enstitüsü Dergisi, O Campaign”, Acta Orientalia, vol. 54/4, Budapest 2001, s.499.
Ottomanicum VI (1980), p.313. ttomanicum VI (1980), p.313.
Sayı:12, İstanbul 1982, s.159–163; Süleyman Demirci, “Collection of Avâriz and Nüzul Levies in 33 Halil Sahillioğlu, “Avârız”, DİA IV, İstanbul, 1991, s.108–109. Halil Sahillioğlu, “Avârız”, DİA IV, İstanbul, 1991, s.108–109. 8 Güçer, Hububat Meselesi, s.81–87; Bu tür uygulamalara XVI. yüzyıl ortalarında da rastlanmaktadır.
the Ottoman Empire: A Case Study of the Province of Karaman, 1620–1700”, Belleten c. LXIX, sayı 44 Halil İnalcık, Osmanlı İmparatorluğu’nun Sosyal ve Ekonomik Tarihi I, İstanbul 2000, s.139; İnalcık, Halil İnalcık, Osmanlı İmparatorluğu’nun Sosyal ve Ekonomik Tarihi I, İstanbul 2000, s.139; İnalcık, Nitekim Kanuni Sultan Süleyman’ın seferleri sırasında birçok bölgeden nüzülün bedeli alınmıştı.
256, Aralık 2005, s. 897–912; M. Hanefi Bostan, “XVII. Yüzyıl Avârız ve Cizye Defterlerine Göre Of “ Mehmet İnbaşı, “Kanunu Döneminde Of Kazâsı’ndan Alınan Askerî Yardımlar”, Trabzon ve
“Military and Fiscal”, s.314. Military and Fiscal”, s.314.
Kazasının Nüfusu ve Etnik Yapısı”, XIV. Türk Tarih Kongresi (Ankara, 9–13 Eylül 2002), Kongreye 55 Bruce McGovan, “Osmanlı Avarız-Nûzül Teşekkülü 1600–1830”, VIII. Türk Tarih Kongresi (Ankara, Bruce McGovan, “Osmanlı Avarız-Nûzül Teşekkülü 1600–1830”, VIII. Türk Tarih Kongresi (Ankara, Çevresi Tarih, Dil ve Edebiyat Sempozyumu (Trabzon, 3-5 Mayıs 2001) I, Trabzon 2002, s.120-123;
Sunulan Bildiriler, II. Cilt I. Kısım, Ankara 2005, s. 413-429. 1 Feridun M. Emecen, “Bedel”, DİA. V, İstanbul, 1992, s.301.
11–15 Ekim 1976), Kongreye Sunulan Bildiriler II, Ankara 1981, s.1327. 1–15 Ekim 1976), Kongreye Sunulan Bildiriler II, Ankara 1981, s.1327.