Page 89 - Emir Kalkan Hikaye Yarışma
P. 89

Aşkın Arka Bahçesinde


                                          Şe yma Kaya







               Bir vardı bir yoktu derinlere kazılmış gönül ülkesinde. Bir duygu varken, bir diğeri
            yoktu. Biri yokken de diğeri vardı mutlaka. Kimileri aynı anda vardı, kimileri de aynı
            anda yoktu. Kimi aynı anda hatırlanır, kimi de aynı anda unutulurdu. Bazı duygular
            ezelî bulunurdu bu ülkede, bazıları ise yaşadıkça büyütülürdü yüreklerin derininde.
            Bu âlemde sonradan öğrenilirdi bazı şeyler, yaşadıkça tecrübe olurdu yani ki... Kalpler
            çarptıkça yollarını bulurdu.

               Ülkelerden başka bir ülkeydi burası... Sonsuzluğu engin denizler gibiydi... Ormanlar
            kadar gizemli, bulutlar kadar uzaktı... Sayısız âlemlerden başkaydı. Başkaydı çünkü
            âlem içinde bir âlemdi. İnsan âlem içinde, gönül ülkesi de insanın içinde yaşardı.
            Kendinden bile sakladığını insanın, akıl ülkesine göndermekten sakındığını, kim-
            seye göstermeden yok ettim, derken tam da gönül ülkesine giderdi de insan fark bile
            edemezdi.
               Bu küçük ülkeden her insanda mevcuttu mutlaka... Herkesin içinde bir başka
            dünya vardı yani ki... Ülkeler gezilir, ülkeler kuşatılır, ülkeler fethedilirdi yüreklerde.
            Birleşip yürek devletleri oluştururlardı birbirlerine kadar uzanan... Kimisinin kolaydı
            yolları, erken varılırdı menzile... Kimisinin de aşılmayan dağları, çetrefilli yolları
            vardı yüreğinde... Bu hissedişler birikir, duyguya dönüşürdü yavaş yavaş... İnsan da
            zamanla bilir, yaşadıkça kavrardı bu durumu. İşte bunlar bazı yürekleri kuş gibi özgür
            kılar, bazı yüreklerin de ayağına prangalar bağlardı. İnsanlar da bu küçük ülkelerde
            kimi özgür, kimi tutsak olup yaşardı. Ülkesini çiçeklerle süsleyen mutluluğu yakalar,
            diğerleri ise ziyanda kalırdı apansız. Dünyası ise kapkaraydı.
               Küçük ama işlevi büyük bu ülkelerin yani ki gönüllerin padişahından günlerden
            bir gün bir ferman yayınlandı. Bir arayışı vardı onun... Bütün âlemler adına... Güzeli
            bulmak, mutlu olmaktı, bütün devletleri çepeçevre sarmaktı. Bu nedenledir ki ülke-
            sinde en güzel duyguyu yetiştirip, büyütüp, saklayıp onu diğer ülkelerde gezindirip
            adeta; ama zarar vermeden, incitmeden, en önemlisi de bozmadan getirsindi dileği.
            Özünden bir ışıltı kaybetmesindi. Bu güzelliği yakalayan getirsindi ve alsındı alması
            gerekeni... Bütün gönül ülkelerine duyuruldu büyük ferman... Emir büyüktü, emir




                                                                                    89
   84   85   86   87   88   89   90   91   92   93   94