Page 206 - Kayseri Ansiklopedisi Cilt 3
P. 206

KAYSER‹ ANS‹KLOPED‹S‹                          HİS / 197 [1157]


           zade Hafız Osman Efendi ile Hisarcıklı-  tanınmış, zarif, kibar bir şair ve ediptir.
           zâde  Mustafa  Efendi’nin  birkaç  kere,   1885 yılında vefat etmiş ve Şeyh İbrahim
           birbirlerinin ardından müftülük görevine   Tennûrî Câmii* civarına defnedilmiştir.
           getirilmeleri, rekabet veya siyasetin kay-  Râgıb Bey, bizzat gördüğü Nail Efendi’-
           gan zeminini akla getirmektedir. Sonuçta   nin şiirlerini pek beğenmektedir. Ahmet
           bir istikrar olmadığı açıktır.      Emin  Güven’in  Kayseri’de  Yazma
           “Hisarcıklızadeler”  diye  bilinen,  müftü   Mecmualar  isimli  eserinde  Nail  Efen-
           Salim (Ö 1858), Mesud, İbrahim Naim ve   di’nin mütekerrir müseddes nazım şek-
           Münib adında oğulları vardır. Hisarcıklı-  linde  1  münacatı,  beş  kıt’alık  1  şarkısı,
           zâde Enver ve Nail Efendiler, 1856 tarihli   altı bendlik 1 müseddesi, İzzet’in bir şii-
           Osmanlı  Arşiv  Belgesi  ve  1872  tarihli   rine tahmisi, 1 müstezadı, 36 beyitten o-
           Kayseri  Vergi  Defteri  kayıtlarına  göre,   luşan 1 kasidesi, Kayseri Vali Konağı’nı
           Hürrem Çavuş Mahallesi, Müftüzade So-  medhetmek için yazılmış 1870 tarihli 22
           kağı’nda oturmaktadırlar. Buradan hare-  beyitlik kaside şeklinde bir tarih manzu-
           ketle, Mustafa Efendi’nin de aynı mahal-  mesi, Sivastopol’un tekrar ele geçirilme-
           lede  oturduğunu  söyleyebiliriz.  Mezarı   sine dair  67 beyitlik kaside nazım şek-
           Hacıkılıç  civarındadır.  Yazılı  eseri  yok-  linde tarih manzumesinin ardından çe-
           tur.
                                               şitli konularda kaleme alınmış 68 tarih
           Kaynakça: A. Nazîf, Meşahir, (Diriözler), s. 59,   manzumesi daha kayıtlıdır. Râgıb Bey’in
           112; A. Nazîf, Mir’at, (Palamutoğlu), s. 158, 160,   bildirdiğine  göre,  Nâil  Efendi’nin  daha
           163; Güven, Kayseri’de Yazma Mecmualar, s.
           LXXV,  LVII, 87;  A. Güven, Şair  Hisarcıklı-  16 yaşındayken yazmaya başladığı şiirle-
           zâdeler, Kayseri 1999; s. 1; Koçer, Ulema, s. 40;   rini  kaydettiği  şiir  mecmuası,  torunu
           Cömert,  19.  Yüzyılda  Kayseri,  s.  169;  Halil   Sâlim Müftüoğlu’nun elinde bulunmak-
           Tekiner,  Gevher  Nesibe  Daruşşifası,  Kayseri   tadır.  Şiirlerinden  bir  gazeline  örnek
           2006, s. 150.                       verebiliriz:
                                 MUSTAFA IŞIK
                                               Çarha çıkdı nâle-i âhım nevâ-yı ney gibi
          HİSARCIKLIZÂDE NÂİL EFENDİ
           Müftü,  şair  (Kayseri,  1824  –  Kayseri,   Sana te’sir itmedi âvâz-ı hây u hey gibi
           1885). Ahmet Emin Güven*’in Râgıb Bey   Dâmen-i pâkin nasib olmadı tutmak bir
           Mecmuası*’ndan aktardığına göre, birçok                         kez âh
           âlim çıkarmış şöhretli bir aileye mensup-  Pâyına çok düşdüm ammâ hayf o şûhun
           tur: “Cedbeced ulemâ ve müftizâde olup
                                                                          fey gibi
           fuzâlâ-yı mahallîyeden Sâlim Efendi’nin   Dilde cânâ kalmadı sabr u tahammül
           nesl-i  necîb-i  fazîletleri  olup  1240                       yâreden
           târihinde  mehd-ârâ-yı  âlem-i  şühûd  ol-  Çeşm-i hunhârın ne kanlar içdi câm-ı
           muşlardır.  İkmâl-i  tahsîl  edip  ahz-i                      mey gibi
           icâzetle   bekâm   olduktan   sonra
           1298/1881’de Kayseri müftisi olarak, kad-  Sâye-i mihr-i ruhunda dilde gam kalmaz
           rü  şerefi  a’lâ  kılınmıştır.  Bilhassa  lisân-ı                geçer
           Fârsîde, edebiyatta yed-i tûla sâhibi olup   Nev-bahâra yaklaşan serdi-yi fasl-ı dey
           zarîf, edîb, âlim, fâzıl bir zât-ı âlîkadr idi.                   gibi
           1303/1885 târihinde müfti olduğu hâlde
           âzim-i  dâr-ı  cinân  olup,  Şeyh  İbrâhim-i   Gerçi Nâ’il nev-zemîn ammâ bu şi’r-i
           Tennûrî  Câmi-i  Şerîfi  civârında  defn-i                     rûşenim
           hâk-i ıtırnâk kılınmıştır. Eş’ârı pek zarîftir.   Hâk-i pây-ı yâra arz itme sakın bir şey
           Bizzât manzûrum olmuştur.”                                        gibi
           Babası, şehrin önde gelen isimlerinden
           Salim Efendi’dir. Tahsilini tamamladık-  Kaynakça:  A.  Emin  Güven,  Şâir  Hisarcık-
                                               lızâdeler,  s.  141-221;  Güven,  Kayseri’de
           tan  sonra  1881’de  Kayseri  müftüsü  ol-  Mecmualar, s. 100-101.
           muş,  özellikle  Farsçadaki  maharetiyle                   ATABEY KILIÇ
   201   202   203   204   205   206   207   208   209   210   211