Page 211 - Kayseri Ansiklopedisi Cilt 3
P. 211

[1162] 202 / HOC                   KAYSER‹ ANS‹KLOPED‹S‹


                                    oğlu,  Vezir  Hoca  Hasan’ın  azli  şartıyla   şehrin ilk İslami gümüş parasını bastırdı.
                                    anlaştırıp savaşı önledi. Hoca Hasan da   Ancak kendisi de bir yıl sonra vefat etti.
                                    bunun  üzerine  Kılıç  Arslan’ın  yanından   Hoca  Hasan  Medresesi*,  şehrin  Daniş-
                                    ayrılarak  Kayseri  Meliki  Nureddin   mendli Melikgazi Medresesi*’nden (Cami-
                                    Sultanşah’ın veziri oldu. Sultan, çocukla-  i  Kebir*  önünde,  o  da  kalıntıları  1960’lı
                                    rının kendisine karşı besledikleri saltanat   yıllarda yıkılıp yok edilmiştir.) sonra ikinci
                                    arzusu karşısında arada kalmıştı. Bu du-  önemli eğitim kurumu olan bina, Kayseri
                                    rumu bu iddiada en fazla bulunan büyük   Büyükşehir  Belediyesince  kurtarılma
                                    oğlu  Melikşah  yanında  iken  hissediyor-  programına alınmıştır. Hoca Hasan med-
                                    du. Melikşah kendisine ait Konya ve Ak-  reseyi külliye şeklinde yaptırmış; cami ise
                                    saray  arasındaki  Kayseri’yi  kardeşinden   1940’lı yıllarda cadde genişletilirken yıkı-
                                    almak üzere bu şehri muhasara ederken   larak şimdiki yerine çekilip yeniden yaptı-
                                    Sultan  olanlara  dayanamayarak,  ihtiras-  rılmıştır.  Harap  hâldeki  hamamı  (Birlik
                                    larına mağlup olan bu oğlunun yanından   Hamamı)  da,  maalesef  1990’lı  yıllarda
                                    ayrılıp Kayseri Meliki Sultanşah’ın yanı-  çevresindeki eski evler yıkılırken ortadan
                                    na  geldi.  Ondan  da  memnun  kalmayan   kaldırılmıştır.  Halil  Edhem  tarafından
                                    Sultan, nihayet kendisini sevgiyle karşıla-  Külliyeye (vakfa) bir imaret ve bir de han
                                    yan ve veliaht olan küçük oğlu Gıyased-  ilave  edilerek  bunların  da  medrese  gibi
                                    din  Keyhüsrev’in  yanına  yerleşti.  Gıya-  harap olduğunu, geçen asrın başında be-
                                    seddin Keyhüsrev’le birlikte Konya mer-  lirtiyorsa da, bu iki binaya ait herhangi bir
                                    kezi ele geçiren Sultan, büyük oğlu Me-  kalıntı  ve  bilgi,  zamanımıza  gelmemiştir.
                                    likşah’ın  üzerine  yürüyüp  Konya’yı  geri   Bu  müphem  bilgiye  dayanarak  yakında
                                    aldılar.  Daha  sonra  da  ona  ait  Aksaray   yapılan  bir  yayında,  han  medrese  içinde
                                    üzerine yürüdülerse de, yaşlı sultan bura-  gösterilmiş, imaretin de banisi bilinmeyen
                                    da  hastalandı  ve  Konya’ya  dönmek  zo-  ve  bulunduğu  mahalleye  ismini  vermiş
                                    runda  kaldılar.  Sultan  burada  vefat  etti.   olan, maalesef 1981 yılında zamanın trafik
                                    Sultan  ölünce  yerine,  Konya’da,  küçük   müdürü tarafından yıkılıp ortadan kaldırı-
                                    oğlu I. Gıyaseddin Keyhüsrev* sultan ol-  lan,  medreseye  500  m  mesafedeki  Sel-
                                    du.  Melikşah’ın  Kayseri’yi  ele  geçirme   çuklu Eski Bedesten olduğu ileri sürülebil-
                                    arzusu bir türlü son bulmadı. 1196 sene-  miştir.
                                    sinde  yine  Kayseri’yi  kuşattı.  Muhasara   Kayseri’nin en eski İslami kitabesi oldu-
                                    ile şehir kalesini düşüremeyeceğini anla-  ğu ileri sürülen (halbuki ondan daha ev-
                                    yan Melikşah bir hile düşünerek, kardeşi-  vel Hasbek Kümbeti ve tarafımızdan ya-
                                    ni görüşmek üzere surlar dışına davet et-  yınlanan Han Kümbeti ve Sarıoğlan Mes-
                                    ti. Veziri Hoca Hasan’ın bütün ikazlarına   cidi  kitabeleri  bulunmaktadır)  medrese-
                                    rağmen  bu  daveti  kabul  edip  sur  dışına   nin büyük mermer kitabesi müzenin de-
                                    çıkan Sultanşah’ı ağabeyi derhal yakala-  posuna kaldırılmıştır.
                                    tıp boynunu vurdu ve başını askerlerinin   Hoca Hasan’ın medresesi ve diğer hayra-
                                    önüne  attı.  Daha  sonra  güçleri  kırılan   tına  ait  vakfiyesi  kaybolmuştur.  Ancak
                                    şehir halkını da ikna ederek kapıları açtı-  XVI. yüzyıl Osmanlı Vakıf Tahrirleri’nde
                                    rıp şehre giren Melikşah’ın ilk işi, Vezir   medreseye  ait  kayıtlar  bulunmaktadır.
                                    Hoca Hasan’ı da öldürerek cesedini mey-  1500  tarihli  tahrirde,  medresenin
                                    dana  attırmak  oldu.  Meydanda  bir  za-  Mevlâna  Muhiddin’in  (müderris)  tasar-
                                    man bekleyen cesedi köpeklerin çekiştir-  rufunda (mütevelliliğinde) olduğu belirti-
                                    mesi üzerine, hayır sahibi Hoca Hasan’ı   lip,  akarları  olarak  Tabaklar  (dericiler)
                                    seven şehir halkı ayaklanarak gerekli de-  yakınında bir sebze bahçesi, Hasan Bey
                                    fin işlerini yaptırıp, cesedi Hoca Hasan’ın   Bahçesi  denilen  bahçenin  beşte  biri,
                                    inşa  ettirdiği  medresesindeki  türbesine   Erkilet’teki Hasan Yeri denilen bağlık ve
                                    defnettiler.                         mezraalık (ekinlik) arazi ve Candarlık’ta
                                    1196 yılında Kayseri’ye bu şekilde sahip   bir kıta arazinin kaydı ve gelir miktarları
                                    olan Melikşah, burada aynı tarihte adına   yazılmıştır. Harap hâlde olan 1584 tarihli
   206   207   208   209   210   211   212   213   214   215   216