Page 354 - Kayseri Ansiklopedisi Cilt 3
P. 354
KAYSER‹ ANS‹KLOPED‹S‹ İSK / 345 1305]
(Gediris) iki, Kuruçay’da bir bağın, süre yaşanan hâkimiyet mücadelesinden
Başviran’da bir yoncalığın ve harap bir en çok etkilenen yerlerden biri de Kayse-
değirmenin kira gelirleri sayılmıştır. Yine ri’dir. Bizans Devleti, Sasani akınlarını
aynı kayıtta, vakfın mütevellisinin (idare- durdurabilmek için şehre askerî bir gar-
cisi) ve zaviye şeyhinin ücretleri ile, zavi- nizon yerleştirmekten başka, kale* surla-
yede misafirlere çıkarılacak yemeğin rını da tahkim etti.
masrafları yazılmıştır. Kayseri Kalesi’nin dış surlarının bazı ke-
Kaynakça: P. Wittek, Kâzerûnî, İA, C VI, s. 223; simleri, şehri güney ve doğudan gelebile-
Seyit Ali Kahraman, XVI. Yüzyıl Başlarında cek Sasani akınlarına karşı bu dönemde
Karaman Vilayeti Vakıfları, Kayseri Büyükşehir yapıldı. Sasani Devleti’nin Müslüman A-
Belediyesi Kültür Yayınları, Kayseri 2009, s. raplar (Emeviler*) tarafından yıkılmasın-
212-213. dan sonra, Anadolu’da bu kez de Müslü-
MEHMET ÇAYIRDAĞ
man Araplarla Bizans arasında hâkimiyet
İSKÂN HAREKETLERİ mücadelesi yaşanmaya başladı. Asıl a-
Tarihçe maçları İstanbul’u ele geçirmek olan A-
Şehrin iskânı MÖ 3500’lere kadar in- rap orduları, yol güzergâhı üzerinde bu-
mekle birlikte, ilk kurulduğu alan tam lunan Kayseri’yi pek çok defa ele geçirdi-
olarak tespit edilememektedir. Şehrin ilk ler. Fakat onların Kayseri üzerindeki
kuruluş alanı olarak günümüzde Eskişe- hâkimiyetleri uzun soluklu olmamış, kısa
hir* olarak isimlendirilen yer ile Erciyes* zaman sonra şehir tekrar Bizans’ın kont-
Dağı’nın kuzey eteklerinde, ovaya hâkim rolü altına girmiştir. Bu mücadeleler sıra-
tepelerin olabileceği düşünülmektedir. sında Kayseri iskân tarihini doğrudan il-
Tarihin erken dönemlerinden itibaren gilendirecek hususların başında, Bi-
bölgenin iskân sahası olarak seçilmesin- zans’ın Arap akınlarına karşı bir set oluş-
de, verimli ve sulak bir arazi üzerinde turmak amacıyla Kafkaslar’dan getirdiği
bulunması etkili olmuştur. Erciyes Dağı’- kalabalık bir Ermeni topluluğunun Kay-
nın bulunduğu bölge, dağdan püsküren seri, Yozgat ve Sivas civarına yerleştiril-
volkanik taşlarla, çevredeki yüksek ke- mesi gelir.
simlerden inen akarsuların getirdiği kum, Anadolu’daki Arap-Bizans mücadelesi
kil ve çakıl gibi maddelerle dolmuş; bu Malazgirt Savaşı’ndan sonra yerini Türk
volkanik unsurlar bölgenin verimliliğini ve Bizans mücadelesine bıraktı. Yine bu
artırarak tarım için elverişli bir ortam mücadeleler sırasında hem Türkmen aşi-
sağlamıştır. Ayrıca, tarihî yolların kavşak retlerinden hem de Türkmen akınların-
noktası üzerinde bulunması da, bölgenin dan kaçan Ermeniler ve Rumlar yurtları-
iskân sahası olarak seçilmesinde ve geliş- nı terk ederek Orta Anadolu’ya yerleşti-
mesinde etkili olan bir diğer husustur. Bu ler. Türklerin Kayseri ve civarına gelişleri
itibarla Hitit yolları Kayseri’den güneye, 1067 senesinde Selçuklu kumandanı Af-
Malatya üzerinden doğu ve güneydoğuya şin tarafından Kayseri’nin ele geçirilme-
Hattuşa üzerinden Karadeniz ve batıda siyle başladı. Şehir kısa bir süre sonra
Ege kıyılarına ulaşmaktaydı. Roma ve tekrar Bizans’ın eline geçmişse de, bu
Bizans Dönemi’ndeki yollar da Kayse- durum Türklerin ilerlemesine engel ol-
ri’den geçmekteydi. Buna göre, Antakya madı. Türk akıncılarının açtığı bu yoldan
üzerinden Çukurova’da Misis’e, buradan Kayseri bölgesine pek çok konar-göçer
Kemerhisar’ı geçerek Kayseri’ye uzanan Türkmen cemaati gelerek yerleşti. Bölge-
yol üzerinden Tokat, Amasya ve kuzeyde deki Türkmenlerin desteğini kazanan
Samsun’a varmaktaydı. Danişmend Gazi, 1084 tarihinde Kayse-
Kayseri, Hitit Dönemi*’nden Türklerin ri, Zamantı, Sivas, Develi, Tokat, Niksar
hâkimiyetine girinceye kadar Frigler, He- ve Amasya’yı ele geçirerek Türklerin böl-
lenler, Romalılar, Sasaniler ve Arapların gedeki hâkimiyetini kesinleştirmiştir.
hâkimiyetinde kaldı. Anadolu’daki Bi- Uzun müddet Danişmendlilerin* elinde
zans ve Sasani Devletleri arasında uzun kalan şehir, Danişmendlilerin Selçuklu-