Page 451 - Kayseri Ansiklopedisi Cilt 4
P. 451
[1882] 442 / MİM KAYSER‹ ANS‹KLOPED‹S‹
Külliyeler içindeki medreseler dışında
Avgunlu*, Seraceddin* ve Sahabiye* Med-
reseleri, Orta Çağ Kayseri’sinin anıtsal
eğitim yapıları olarak dikkat çeker. Bu
yapıların tamamı tek katlı, açık avlulu ve
2-3 eyvanlıdır.
Orta Çağ Kayseri’sinde ismi öne çıkan
birkaç manevi önderden söz edilebilir.
Danışmendliler zamanında inşa edilen Gülük Külliyesi’nde camiyle medrese, Bunlardan biri Seyyid Burhaneddin
tasarım bakımından dönem içinde ünik bir uygulamadır
et-Tirmizî*’dir. Mevlânâ Celâleddin’in
hocalığını da yapan Seyyid Burhaned-
üç eyvanlı medrese, tasarım olarak
dönem içinde yenilik göstermez. Cami din’in bir zaviyesi olduğu, öldükten sonra
hariminin tam ortasındaki kubbeli Mevlânâ’nın onun mezarını ziyaret edip
mekân bir iç avludur ve kubbe II. Abdül- kitaplarını Konya’ya götürdüğü, döne-
hamid Dönemi*’nde eklenmiştir. Manzu- min kaynaklarınca zikredilmektedir.
menin kurgulanışında planı zorlayan XIII. yüzyıl başında Kayseri’ye gelmiş
yapı, türbedir. Cami ile medrese arasın- olan Ehvadüddin Kirmanî* ve Ahi Evran
daki dar bir alana inşa edilen türbe, önemli kişiliklerdendir. Özellikle Ahi
Halûk Karamağaralı’nın tespitlerine göre Evran ve müridi olan Ahilerin şehirde
bir Hristiyan yapısının bakiyeleri üzerine Moğol kuşatmasına karşı dirençleri tarih
inşa edilmiştir. Türbe mukarnaslı anıtsal kitaplarında övgüyle anlatılmıştır. Moğol
kaidesiyle şaşırttığı kadar, kapısının dışa- saldırılarından dolayı Kırşehir’e göçen
rıya değil de kuzeydeki medresenin Ahi Evran’a atfedilen zaviye, şehrin o
mekânlarından birine açılmasıyla da dik- dönemde Tabaklarönü diye bilinen sem-
kat çekicidir. Bu tasarım mimardan ziya- tinde bulunmaktadır ve günümüze ulaşa-
de baninin isteği olmalıdır. Hunat Hatun bilmiştir. Kayseri’ye bağlı İncesu ilçesi-
1247 yılında oğlu Gıyaseddin Keyhüs- nin Tekke Dağı mevkiinde bulunan Şeyh
rev*’in ölümüyle valide sultanlığı kaybet- Turesan Zaviyesi, Gıyaseddin Keyhüsrev
miştir. Bu yıllarda, kocası Alâeddin zamanında (1237-1247) Hunat Hatun
Keykubad*’ın Ankara’da öldürülen diğer tarafından inşa ettirilmiş bir tarikat yapı-
eşi Adile Sultan’ın kızları, anneleri için sıdır. Öte yandan Yahyalı ilçesindeki
Kayseri’de bir mezar yapısı inşa ettirmek Akçakoca Zaviyesi, XVI. yüzyıldaki vakıf
istemişler ve muhtemelen şehir dışına kayıtlarına bakılırsa bir Osmanlı yapısı-
yapılmak kaydıyla bu isteğe izin verilmiş- dır ve 1831 yılında da onarım gördüğü
tir. Bu mezar yapısının neden Konya kitabesinden anlaşılmaktadır. Yine vakıf
veya Ankara’da değil de Kayseri’de inşa kayıtlarından XVI. yüzyılda varlığı bili-
ettirilmek istendiği de ayrıca araştırılması nen Havadan Köyü Şeyh Hacı İbrahim
gereken bir konudur. Hunat Hatun, muh- Tekkesi*, etrafı duvarla çevrilmiş bir avlu
temelen oğlunun ölümü üzerine türbesi- içine yerleştirilmiş türbe, aşevi ve mesci-
ni medrese ve cami arasına sıkıştırarak diyle bir tarikat yapısıdır ve muhtemelen
eşinin külliyesini sahiplenmiş, oğlunu XVIII. yüzyılda birtakım eklemelerle
sultan yapabilmek için giriştiği diplomasi onarılmıştır.
ve entrikalardan haberdar olan halkın Kayseri ve ilçelerinde muhtelif zamanlar-
türbesine kolay ulaşmasını engellemek da inşa edilmiş kırktan fazla türbe bulun-
için kapısının medreseye açılmasını iste- maktadır. Bunlardan bir kısmı müstakil
miştir. Aynı şekilde Adile Sultan için inşa olarak inşa edilmişken bir bölümü de bir
edilecek türbenin bir ziyaretgâha dönüş- medrese veya tekke-dergâhla ilişkilendi-
memesi amacıyla da şehrin oldukça rilmiştir. Kırktan fazla türbenin yaklaşık
dışında bir mevkide izin vermiştir. Üste- dörtte üçü Osmanlı Dönemi öncesinde
lik türbedeki hiçbir kitabede Adile inşa edilmiştir. Türbelerin dörtte birinin
Sultan’ın hanedan ailesiyle ilişkisini vur- dönemin saygın kadınları için yaptırılmış
Gülük Camii’nin Kayseri’deki
tek örnek olan çini mozaik gulayacak tek kelimenin yazılmamasını olduğu gözlenmektedir. Osmanlı Döne-
mihrabı (Y. Özbek) istemiş olmalıdır. mi öncesinde inşa edilmiş türbeler içinde