Page 25 - kayseri_mihraplari
P. 25

G IRIŞ   |   M IHRABIN  TARIHÇESI




               hadiste ise mihrap, meclislerin merkezi ve baş köşesi veya en  duvarının dış yüzünde nişin planını aksettiren at nalı planlı
               şerefli yeri manasında kullanılmıştır.              taşıntılar yapmaktadır. 50


               Bunlardan başka bazı tarihi kaynaklarda, Arap şairlerinin şiir ve  VIII. yüzyılın ilk yarısından kalma Emevi mihraplarının bir
               beyitlerinde mihrabın saray veya sarayın hükümdara ait kısmı,  çoğunda cephe düzeninin yani kemer, kavsara ve sütun-
               bazende heykelin konduğu nişi ifade ettiği anlaşılmaktadır. 46  celerin nasıl şekillendiği bilinememektedir. Yalnız Kasru’l
                                                                   Hayru’ş-Şarki’de mihrap, yarım küre kavsaralı ve iki yandan
               Hz. Muhammed (S.A.V.) ve dört halife döneminde kıble,  sütuncelerle sınırlandırılmış hücreden ibarettir. Böylece
               renkli bir çizgi veya üzerinde muayyen işaretler bulunan taş  cepheden mihrabın ilk defa sütuncelerle sınırlandırıldığı ve
               bir levha ile belirlenmiş ve gerek Medine’deki Mescid-i Nebe-  yarım küre kavsara ile nihayetlendirildiği görülmektedir. 51
               vi’de ve gerekse Basra, Küfe ve Fustat’daki ilk camilerde hücre
               şeklinde bir mihrap yapılmamıştır. Emevi dönemi ile birlikte  Abbasiler döneminde mihraplarda büyük bir gelişme olmuş,
               yarım daire girinti yapan hücre şeklindeki mihrap, cami ve  bunların gerek planlarına gerekse cephe düzenlerine yeni
               mescitlerde görülmeye başlanmıştır. Hristyan kiliselerindeki  unsurlar eklenmiştir. Asıl değişiklik ise, mihrapların basit bir
               apsis yanında havralardaki kutsal niş, Budist mabedlerindeki  hücre olmaktan çıkıp çerçeve, hücre, kavsara, köşelik, kitabelik
               heykel koymaya mahsus nişler ve saraylardaki kabul ve taht  ve sütunce gibi elemanlara yer verilmesiyle olmuştur. Özel-
               salonlarının girintiden ibaret şekillerinden etkilendiği ileri  likle dikdörtgen planlı hücreler bu dönemde uygulanmıştır. 52
               sürülmüştür. 47
                                                                   Abbasi Dönemi’nde ilk mihrap, günümüzde Bağdat müzesinde
               Emeviler Dönemi’nde mihraplar, yarım daire veya at nalı  bulunan ve Bağdat Halife Mansur Camii’ne (744) ait olduğu
               planlı niş şeklinde gerçekleşmiştir. Yarım daire planlı niş  sanılan El-Haseki Camii mihrabıdır. Bu mihrap köşelerden
               şeklindeki ilk mihrap Medine Camii’nde tatbik edilmiştir. Bu  sütuncelerle sınırlandırılmış yarım daire planlı hücre, dilimli   25
               Halife I. Velid zamanında (707-709) Vali Ömer b. Abdülaziz  kavsara ve at nalı kemerle oluşturulmuştur. Süslemeleriyle de
               tarafından camiinin genişletilmesi sırasında gerçekleşti-  dikkat çeken mihrabın, cephe düzeni incelenebilen en erken
               rilmiştir. Aynı şekilde mihrap, daha sonra Fustat’daki Amr  mihrap olması önemini arttırmaktadır. 53
               Camii’nde (710-712) ve Şam’daki Emevi Camii’nde (706-715)
                           48
               görülmektedir.  Her üç camide görülen ilk mihraplar günü-  IX. yüzyıl başlarında Samerra’da bulunan isimsiz mihrap
               müze kadar gelmemiştir.                             dikdörtgen çerçeveli ve dikdörtgen planlı mihrapların geliş-
                                                                   mesine öncülük etmiştir. Ukhaytır Sarayı (778) Mescidi
               Basra Ömer Camii (745-746) mihrabı yarım daire planlı olup,  Mihrabı dikdörtgen planlı hücre ve yarım kubbe kavsaradan
               günümüze gelen en erken mihrap özelliğini taşımaktadır.  meydana gelmiştir. Ayrıca kavsara kademeli sivri kemerle
               Kasrul Hayru’ş-Şarki, Hırbetü’l-Mefcer (724- 743), Mişatta  kuşatılmıştır. Cevzak’ül-Hakani Sarayı (836) mescid mih-
               (740) ve Kasru’t-Tuba saraylarında yarım daire planlı mihrap  rabı, köşelerden kademeli ikişer sütunce ile sınırlandırılmış
               hücreleri bulunmaktadır. Bu mihrapların temelleri mevcut  dikdörtgen planlı bir köşeden ibarettir. Samerra Ulu Camii
               olduğunda planları belirlenebilmektedir. 49         (848-860) mihrabı dikdörtgen planlı bir hücreye sahiptir. Bu
                                                                   da aynı şekilde köşelerine çift sütunceler yerleştirilmiş olarak
               Ayrıca Ürdün’ün güneyinde bulunan Ummu’l-velid, Hane’z-Ze-  karşımıza çıkmaktadır.  Balkuvara Sarayı (847-861) camileri-
                                                                                      54
               bib ve Kuseyru’l-Hallabad camilerinde mihrap nişleri at nalı  nin mihrapları ile Damgan Tarıhane Camii (759-786) mihrabı
               planlı olarak gerçekleştirilmiştir. Her üç mihrap camii kıble  dikdörtgen çerçeveli ve dikdörtgen planlıdır. Samerra Ebu




                                                                   50   Ö. Bakırer, a.g.e., s. 9.
               46   M. Top, a.g.t., s. 7’den Lisanül Arap, s. 306.  51   M. Top, a.g.t., s. 10.
               47   M. Top, a.g.m., s. 87.                         52   M. Top, a.g.t., s. 10.
               48   Ö. Bakırer, a.g.e., s. 6.                      53   Ö. Bakırer, a.g.e., s. 9.
               49   M. Top, a.g.t., s. 9.                          54   Ö. Bakırer, a.g.e., s. 16.
   20   21   22   23   24   25   26   27   28   29   30