Page 50 - Kültepe Kaniş
P. 50

Prof. Dr. Cahit Günbattı  | Kültepe - Kaniş
               “ 1-3  Mama rubā’um’u Anum-hirbi Kaniş rubā’um’u Warşama’ya şöyle söyler:  4-8 “Sen bana
            bir mektup gönderdin (orada) şöyle dedin: ‘Taişamalı benim kölemdir, onu ben yatıştıracağım.
            Fakat sen kölen Sibuhalıyı yatıştırıyor musun?  8-12  ’Madem ki Taişamalı senin köpeğindir, niçin
            başka krallarla münakaşa ediyor?  13-16  Benim köpeğim Sibuhalı diğer krallarla münakaşa
            ediyor mu? Taişamalı bir rubā’um mudur? Bizim aramızda üçüncü bir rubā’um olmalı mı?
            17-23  Düşmanım beni yendiği zaman, Taişamalı ülkeme akın edip on iki şehrimi tahrip etti (ve
            bu şehirlerin) sığırlarını ve koyunlarını alıp götürdü.  23-24  O şöyle dedi: ‘rubā’um ölmüştür.
            24-29  Bu sebepten avcının tuzağını kaldırdım’ O, ülkemi koruyacak ve beni cesaretlendirecek
            yerde, ülkemi yakmakla kalmadı, dumanı da pis kokuttu.  29-34  Baban İnar Harsamna şehrini
            dokuz yıl boyunca muhasara ettiği zaman benim halkım senin ülkene akın edip tek bir sığır
            veya koyun öldürdü mü?  34-37  Bugün sen bana mektup yazıp şöyle diyorsun: ‘Benim için yolu
            niçin serbest bırakmıyorsun?’ Yolu senin için serbest hale getireceğim (Onbir satır hasarlı)  49-51
            Sen bana bir mektup gönderdin ve şöyle dedin: ‘Yemin edelim’. Önceki (ettiğimiz) yemin yeterli
            değil mi?  52-57  Senin elçin bana gelsin, sonra benim elçim sana gitsin. Tarikutana gümüş yerine
            taşları mühürleyip (burada) bıraktı. Bu (hareket) tanrılar (nazarında) iyi midir?”

               İki komşu ülke Mama ve Kaniş arasındaki bazı siyasî olayların dile getirildiği bu
            mektup, Warşama’nın Anum-hirbi’ye yazdığı, elimizde bulunmayan bir mektubun
            cevabıdır. Anlaşıldığı üzere, Warşama mektubunda iki ülke arasında yeni bir antlaşma
            yapılmasını ve kervanlara kapatılan yolların açılmasını istemiştir. Anum-hirbi bu cevabî
            mektubunda Warşama’nın babası İnar zamanında Mama ile Kaniş arasında barış hüküm
            sürdüğünü, bunun kanıtının da İnar dokuz yıl boyunca Harsamna şehrini muhasara
            ettiğinde, kendisinin veya Mama’ya tâbi kralların fırsattan yararlanıp Kaniş toprakla-
            rında askerî faaliyetlerde bulunmadıklarını hatırlatmaktadır.
               İnar’dan sonra oğlu Warşama’nın saltanatının ilk yıllarında iki ülke arasındaki
            dostluk sürmüştür. Fakat Anum-hirbi, mektupta ismi verilmeyen bir ülke ile savaşa
            giriştiğinde, Warşama’nın vasali Taişama kralı Mama’nın 12 şehrini tahrip etmiş, sığır
            ve koyunlarını alıp götürmüştür. Bunun üzerine Anum-hirbi Kaniş’ten gelen kervanlara
            yolları kapatmıştır. Şimdi Anum-hirbi karşılıklı olarak elçilerin gelip gitmesini teklif
            etmekte; yeni bir antlaşmaya gerek olmadığını, önceki antlaşmanın hâlâ yürürlükte
            olduğunu ve kervanların geçişine izin vereceğini belirtmektedir.
               Geç Asur devri krallarından III. Salmanassar (M.Ö. 859-824) Monolit kitabesinde
            “Amanos dağlarına çıktım. Sedir ve ardıç keresteleri kestim. Atalur dağına, Anum-hirbi heyke-
            linin dikildiği yere gittim ve onun heykelinin yanına (kendi) heykelimi diktim.”  demektedir.
                                                                          22
            Anum-hirbi’den yaklaşık 900 yıl sonra yazılmış bu kaynak, onun Güneydoğu Anadolu’da
            ve Kuzey Suriye’de geniş bir coğrafyada hâkimiyet kurmuş, zamanın kudretli kralla-


            22  Bkz. D. D. Luckenbill 1926, s. 216.

            50
   45   46   47   48   49   50   51   52   53   54   55