Page 330 - Yılınlı Dağı Kitap
P. 330

döküyor, kimi de dualar ediyordu. Boncuk Kuyu’da ise
                                  Nazmiye  Nine dualar etti ve yaşlı gözlerle onları
                                  uğurladı.
                                       İnsanoğlunun en büyük gücü olan sevgiyi niyet halkı
                                  gençlerden esirgemedi. Mutlulukla yol aldılar ve
                                  mutluluktan uçarak  Şükrüye’nin köyüne ulaştılar.
                                  Ahmet köyde büyük ilgi gördü. Olanı biteni anlattılar ve
                                  köyün büyüklerini topladılar. Hocalar okudu ve insanlar
                                  dualar etti.  Akraba, eş  ve dostlara karşı da nişanları
                                  ilan  edildi.  Dönüşü    kısa   zamana     sığdırdılar.
                                  Şükrüye’nin kalabalık ailesi ile birlikte Kulaklı
                                  Bağları’na  döndüler. Hep beraber düğün hazırlığına
                                  giriştiler. Düğünü yakınları, komşuları, tüm  o niyet
                                  ahalisi şenlendirdi. Davullar, zurnalar çaldı. Yıllar içinde
                                  ilk defa Nazmiye Nine  davul ve zurnaya tempo tuttu.
                                  Kendi evlatlarının evlendiğini düşünüyordu.  Şerefe
                                  kevenler sallanıp silahlar atıldı. Konu komşuya o
                                  kıtlıkta yedi  çeşit yemek ikram edildi. Kara  İsmail
                                  dualarla nikahlarını kıydı.
                                      Şükrüye ve Ahmet’e, Yıldız Köşkü’nde yünden iki kat
                                  yer yatağı  serildi. Gerdek günü sekide koca  bir ateş
                                  yakıldı. Ateşin başında yeniden dualar okundu. Yeni
                                  evlilere izin verildi ve Yıldız Köşkü’ne çekildiler. O gece
                                  gökte ay bir tepsi gibi parladı. Yılanlı Dağı’nın koca
                                  sülieti ve Damlama Kaya’nın, Kulaklı Kaya’nın, Gölgeli
                                  Kaya’nın çizgileri ay ışığında belli oluyordu. Çıkan tatlı
                                  meltem,  yaban çiçeklerinin bin bir kokusunu taşıdı.
                                  Meltem ile yapraklar çırpınıyor, çıkan fısıltılar gençlere
                                  bir  şarkı gibi geliyordu. Gerdek gecesi  gençler
                                  doyasıya sevişip karı koca oldular, mutluluktan
                                  yücelere uçtular. Her gece şafak vakti sevişmeye söz
                                  verdiler. Ancak sabaha karşı tatlı bir yorgunlukta
                                  uyuyup kaldılar.



                                                           322
   325   326   327   328   329   330   331   332   333   334   335