Page 325 - Yılınlı Dağı Kitap
P. 325
Emine ana ne diyeceğini bilemiyordu. Diğerleri sus
pus duruyorlar, Nazmiye Nine ortada dikilip duran
kızın, o yürekli delikanlı olduğunu nasıl anlayacak diye
merak ediyorlardı. Emine ana konuştu.
“ Şükrü Efendi gitti. Onun yerine bu güzel kız,
Şükrüye Hanım geldi. Nazmiye, inanmazsın ama,
Şükrü Efendi aslında bir kızmış. Erkek kılığına girmiş.
Ahmet en sonunda Şükrü Efendi’nin, erkek kılığına
girmiş bir kız olduğunu anlamış. İşte karşında dikilip
duran kız, önceden delikanlı olarak bildiğin Şükrü
Efendi’nin ta kendisi !”
Emine Ana’nın sözleri üzerine Nazmiye Nine “ Deme
yahu! “ diye bir çığlık attı. Karanlıkta yüzü tam olarak
seçilmeyen Şükrüye’ye doğru bir kaç adım attı. Onun
yüzüne dokundu, saçlarına elini doladı, göğüslerini
yokladı ve sonrada yüksek ses ile konuşmaya başladı.
“ Allah Allah! Bize önder olan bizi fişekleyen Şükrü
bu kız mı? Yok canım inanmam.” İnanmaz gözlerle kızı
bir müddet süzdü. Sonra şaşkınlığını üzerinden atarak
konuştu.
“ Kızım sen aklını mı kaçırdın da erkek kılığına girdin.
Olacak şey mi? Neden icap etti de bize delikanlı
havasında göründün. İnan ki hiç anlamadık “
Onun yerine Emine ana söylendi.
“ Açlık Nazmiye kadın açlık. Babası, amcası asker.
Evde yedi baş nüfus var. Hepsi de ekmek istiyor. Ne
yapsın, Şükrüye kız ticaret yapayım demiş. Eşeğini alıp
yollara düşmüş. Gavur Hacı Eşeğini vurmasa,
buralardan geçip gidecekti. Eşeği ölünce bize sığındı.
Geldiğinde perişandı. Ölümü göze almış! Tanrı korudu.
Gavur Hacı’ya pusu kurmuşlar. O sırada Ahmet oğlum,
kadın olduğunun farkına varmış. İşte karşındaki güzel
kız, o delikanlı. “
317