Page 221 - hnc_hikaye_yarismasi
P. 221
Sebile Kaya | Ve Kadınlar...
Böyle işte…Ben yine geleceğim bu parka. Geçmişimi anmak geleceğimi
görmek için belki…
Bir kadının hikâyesinin orta yerinden bir hikâye daha ve bir tane daha
görmek. Hikâyelerde devam edilen hayatlara şahitlik etmek için belki de...Tek
ve bütün aynı… Kadın, aynı kadın aslında her yerde...
Değişen suretler sadece. Yorulanın bayrağı devrettiği bu hayat yarışında
suretler değişse de yaşananlar hep aynı. Kimi çok başında daha, kimi sondan
bir adım geride...
Böyle işte. Ben yine geleceğim bu parka…
Ve yine taze bir anne bebek avutacak, bir başkası yeni adımlayan çocuğunun
eli ayağı olacak.
Pazarın olduğu günlerde daha bir hareketli olurdu park...
Küçük bedenlerin büyük hayatlar yaşadığı yerlerdi parkın hemen yanı başı
olan pazar...
Hayatı erken tanıdığı, çocukluğunu yaşamadan yaşlandığı belki de. Süt çocuğu
sayılan bebelerin duman altı tezgahlarda yaşam hikâyesine de şahitlik edecektim
yine... Ve bir çocuk büyümeye devam edecekti o kalabalıkta. Annesinin elinden
bir tencere dolusu, yaşına uygunluğuna bakılmaksızın, üzerine titremeden belki
de sadece karın doyurmak amacı güdülerek…Tatlı tatlı yemek yiyecekti... Ağzına
çok büyük gelen bir kaşıkla zor açarak ağzını...
O hengâmede ufak bir kız çocuğu büyüyecek. Kap kalın bir hırka, başta
soğuktan koruması umulan bir yazma ile, elde bir lokmalık ekmek.
Bir kız çocuğu büyüyecekti bu parkta... Büyüyecek ve bir kadın olacaktı...
Gün akşama dönüyor. Herkes mutlu bir toparlanma içinde pazarda... Soğuk
olan hava biraz daha soğudu. Bir anne son bir keyif sigarası için parkın en kuytu
bankında beliriverecek yine. Üşüyen kız çocuğu biraz daha sokulacak anneye.
Nikotin kokan ciğerlerinden koca bir nefes verecek anne… Ve sigaranın dumanı
ısıtacak üşüyen minik elleri... Ama her şeye rağmen bir annenin yamacında
olmak yetecek yine.
Şehrin tam da göbeği denilebilecek yerde bir park.
221