Page 223 - hnc_hikaye_yarismasi
P. 223

Onur Cansever | Bir Adam Bir Kapı
                                        Bir Adam Bir Kapı


                                         O nur C anse ve r







               Adam yürümeye meyilliydi. Yürüdü, yürüdü… Kapıya yaklaştı. Durdu. Bir
            adım geri çekildi. Arkasında ne olabilirdi. İhtimalleri düşündü. Bu sırada, bütün
            ihtimaller başına üşüştü. Sendeledi önce. Gözlerini kapadı. Kötü düşünceleri
            kovdu zihninden. İyilere dönüp bakmadı. Açtı gözlerini. Elini yavaşça kapıya
            uzattı. Kulbunu kavradı. Derin bir nefes aldı. Bekledi, bekledi… Derin derin
            kapıya baktı önce. Sonra kendine baktı. Kapı güzel ve fiziksel olarak gösteriş-
            liydi. Kendi hakkında yorum yapmadı ama kapı kısaydı. Belli ki girmesi için
            eğilmesi gerekti ya da eğilmesi istenmişti. Bu ihtimal onu korkutmadı. Çünkü
            birçok kez sürünmüştü. Terlemeye başladı, tedirgindi. Korku ve merak…Tüm
            duyguları aynı anda yaşamaya başladı. Eli hâlâ kulptaydı. Bu karmaşada iyice
            sıkmıştı kulbu. Farkında olmadan kavramış olduğunu ve onunla bütünleşmeye
            başladığını hissetti. Hemen gevşetti biraz. Ama çekmedi elini. “Açmalı mıyım?”
            diye sordu kendi kendine. Kovdu hemen bu soruyu. Sanki soran kendisi değil-
            miş gibi. Ama açmalıydı. Açması gerekti. Çünkü hep açmıştı o. Kendini ve
            düşüncelerini toplamaya başladığı sırada kapının arkasından gelen bir çığlık
            sesiyle irkildi. Eli ayağına dolaştı. Bacakları titremeye başladı. Kalbi yerinden
            çıkacak gibiydi. Vücudunu kontrol edemediğini hissetti. Ne oluyordu ona. O
            hiç böyle olmamıştı. Her durumda sakinliğini korurdu. Ama bu sefer farklıydı.
            Bu durumdan çıkması gerektiğini biliyordu. Engel olmalıydı. Gözlerini kapadı.
            Derin derin nefes almaya başladı. Yaşadığı adrenalin ona engel olsa da başardı.
            Kendi kontrolündeydi artık. Kapıya iyice yaklaştı.

               Kulağını dayadı, bir şeyler duyma kaygısıyla. Ses yoktu. İyice odaklanmak
            için gözlerini de kapadı. Bekledi… Dinledi... Duyamadı hiçbir şey. Gerçi duymak
            istiyor muydu?

               Duysa bile, duyacağı şeylere hazır mıydı? Onu da bilmiyordu. Bıraktı bu
            düşüncelerini.





                                                                                    223
   218   219   220   221   222   223   224   225   226   227   228