Page 81 - hnc_hikaye_yarismasi
P. 81
Muhammed Yasin Başkan | Uygun Adım
Bir şeyler yedikten sonra televizyonun karşısına kuruldun. Her zamanki gibi
ilk önce haber kanallarına göz attın. Aradığın bir şey vardı galiba kanallarda,
çünkü hızlı hızlı geçiyordun her birini. İçindeki basit, cılız korku da derinlerde
duruyordu.
Gözlerini çok nadir kırpıyordun.
Hiçbir şey yapmamanın verdiği yorgunluğu atmak isteyen kedi gibi serilmiştin
sarı koltuğuna.
Sarı koltuk, evet.
Televizyonun tam karşısında ve senin en sevdiğin koltuk. Aslında iki kişilik
ama sen tam ortasına oturuyordun hep.
Hatırlıyor musun?
Gereksiz haber kanallarını izledikten sonra kalkıp sokağı gösteren cama
yaklaştın ve bir elini cama koydun. İnsanlara dokunuyormuş gibi hissettin.
Sokaktan geçen her bir insan avucunun içindeydi şimdi.
“Bu insanların neredeyse tamamı, hayatını bir hiç olarak sürdürüyor.” dedin
kendi kendine. Haklıydın.
Hiçbir işlevi olmayan ve örgütlü vasatlık barındıran bir halk kitlesi tarihin
pek çok döneminde görülüyordu.
Pencere kapalıydı, evet ama insanların seslerini çok net duyabiliyordun.
Gözlerini kapattığın an sanki onların yanındaymış gibi her konuşmayı anladı-
ğını hissediyordun.
Nasıl olduğunu sorma bana. Sen yapıyordun tüm bunları. Sen anlat.
Zihinsel yorgunluğunu üzerinden atmak niyetindeydin.
Kalp atışların sana, ağaca tutunan son yaprak hisiyatı veriyordu.
Ne olduğu, nasıl olduğu önemli değildi, biliyordun.
Bu sabah bir şeyler olmuştu ve olmalı mıydı bilemem.
Olmamalı mıydı konusunda da belki diyebilirim. Ancak sana şunu gayet
rahatlıkla söyleyebilirim ki sen atlamak üzere olduğun eşiğe takılıp düşmüştün.
Ya da sadece bir an için durum bu şekildeydi.
81