Page 396 - Kayseri Ansiklopedisi Cilt 4
P. 396

KAYSER‹ ANS‹KLOPED‹S‹                          MES / 387 [1827]


           (Zincidere),  saatçi  (Tavlusun),  sıvacı
           esnafı (Mancusun), sirkeci çırağı (Endür-
           lük), sülükçü (Talas), sürücü (Zincidere),
           terzi (Erkilet), tüccar çırağı (Talas), tüccar
           kâtibi (Talas).
           Bu belgelerde ismi geçen köyler şunlar-
           dır: Anbar, Ağırnas, Akçakaya, Bala Gesi,
           Cırlavuk,  Çukur,  Derevenk,  Efkere,
           Endürlük, Erkilet, Germir, Gesi, İstefana,
           Kiçi  Bürüngüz,  Mancusun,  Muncusun,
           Sarımsaklı, Talas, Üskübü ve Zincidere.

           Kaynakça: Koçan Belgeleri (5500 adet evrak),
           Kayseri  ve  Yöresi  Tarih  Araştırmaları  Merkezi
           Arşivi; E. Erdem, S. Deveci,“XIX. Yüzyılın Son-
           larında  Kayseri’ye  Bağlı  Mahallelerde  Mevcut
                                              Mes‘ûd Efendi’nin yazdığı Mir’ât-ı Mecelle adlı eserin ilk sayfası
           Meslek Grupları Üzerine Bir İnceleme” 3. Kay-  (F. Koca Arşivi)
           seri Ekonomisi Sempozyumu, Kayseri 2014, s.
           596-620; E. Erdem, S. Deveci,  “Ahilik ve Mes-  üzere Mecelle Cemiyeti üyelerinin takdi-
           lek  Teşkilatları:  19.  Yüzyılda  Kayseri  ve  Bağlı   rini  kazanarak  basılmasına  karar  veril-
           Köylerinde  Mevcut  Meslek  Grupları  Üzerine
           Bir İnceleme”, II. Uluslararası Ahilik Sempoz-  miştir.
           yumu,  (Bildiriler-II),  Ahi  Evran  Üniversitesi,   İlmî araştırma amacıyla İstanbul’a geldi-
           Kırşehir 2012, s. 667-683.          ğinde  muhtemelen  burada  bıraktığı  iyi
                    EKREM ERDEM, SEFURE DEVECİ  intibalar ve aldığı çeşitli davetler sebebiy-
                                               le, H 1298 (M 1881) yılından sonra Kayse-
          MESUD EFENDİ bk. HİSARCIKLIZADE      ri’den İstanbul’a göçmüştür.
          MESUD EFENDİ                         İstanbul’da Mekke payesi almış, Muzıka-i
                                               Hümâyun Mektebinde Arapça muallim-
          MESUD EFENDİ                         liğine atanmıştır.
           Osmanlı  âlimi,  müftü  (Kayseri/Ağırnas   İleri bir yaştayken İstanbul’da vefat etti ve
           ?- İstanbul, 1894). Doğum tarihi hakkın-  Beşiktaş’ta Yahya Efendi Dergâhı hazire-
           da  herhangi  bir  bilgiye  ulaşılamamıştır.   sine defnedildi. Bursalı Mehmed Tâhir ve
           İlk  tahsilini  doğduğu  köyde  tamamladı.   bazı yeni kaynaklar onun 1310’da (1893)
           Daha sonra Hacı Torun Efendi*’de okudu   öldüğünü  kaydetmekle  birlikte  (Koçer,
           ve ondan icazet aldı.               Kayseri  Ulemâsı,  s.  45),  Mehmed
           1877  yılında  Kayseri  müftüsü  oldu.   Süreyyâ  onun  vefat  tarihini  1311  yılı
           Mir’ât-ı Mecelle adlı eserinin sonunda,   Ramazan ayı (Mart 1894) olarak vermek-
           kitabını 1298 yılının zilkade ayında (Ekim   tedir (Sicill-i Osmânî, IV, 368).
           1881) Kayseri’de tamamladığını belirttiği-  Mesud  Efendi’nin  Muzıka-i  Hümâyun
           ne  göre,  bu  tarihte  Kayseri’de  yaşadığı   Mektebindeki  Arapça  muallimliği  göre-
           anlaşılmaktadır.                    vine kendisinden sonra oğlu Rifat Efendi
           Mir’ât-ı  Mecelle  adlı  kitabını  yazarken   tayin edilmiştir.
           Kayseri’de bulamadığı bazı eserleri araş-  Bilinen tek eseri:  Mecelle-i  Ahkâm-ı
           tırmak için İstanbul’a gitti. Süleymaniye   Adliyye  üzerine  yazdığı  Mir’ât-ı
           Kütüphanesi’nde  aradığı  kitabı,  okuyu-  Mecelle’dir  (İstanbul  1290,  1297,  1299,
           cular  arasında  bulunan  Mecelle  Heyeti-  1302). Bu kitapta müellif, Mecelle’de yer
           nin  Başkanı  Ahmed  Cevdet  Paşa’nın   alan  hükümlerin/kuralların  kaynaklarını
           elinde  görmüş  ve  bu  vesileyle  onunla   tespit  edip  bir  araya  getirmiştir.  Eserde
           tanışmıştır.  Mesud  Efendi’nin  yaptığı   önce Mecelle’nin maddeleri nakledilmiş,
           çalışmalardan  büyük  bir  memnuniyet   ardından bunların dayandığı fıkhi metin-
           duyan  Ahmed  Cevdet  Paşa,  Mesud   ler  bazen  olduğu  gibi,  bazen  de  özet
           Efendi’ye  İstanbul’da  kaldığı  süre  içeri-  hâlinde  Arapça  olarak  nakledilmiştir.
           sinde yardımcı olmuş, daha sonra da bu   Kitabın  telifi  sırasında  151  adet  fıkıh  ve
           eser  başta  Ahmed  Cevdet  Paşa  olmak   fetva kitabından yararlanan Mesud Efen-
   391   392   393   394   395   396   397   398   399   400   401