Page 94 - kayseride_ticaret_ve_sanayi
P. 94
Kadir Dayıoğlu
milyonluk şehre hayat ve sıhhat dağıtıyor. Şehirdeki fabrikaların bacalarından çıkan
duman, Kızılırmak kanalının enginlerinde bulutlaşıp kalıyor.
Fabrika düdükleri şehrin ufuklarında akis yapıyor. Bir tarafta on binlerce işçi yata-
ğından taşan sel gibi türlü türlü nakil vasıtaları ile şehre inerken ikinci ekip olarak iş
göreceklerde mabede girer gibi işlerine giriyor. Kuruyan gölün bıraktığı şu dümdüz ova
şimdi yemyeşil bir orman gibi muntazam dikili ağaçlarla dalgalanıp içinden nefes alıyor.
Düzinelerle arazoz günde iki kere tahta siler gibi büyük barajın dağıttığı sularla cad-
deleri gıcır gıcır yıkıyor. Ne semada bir toz, ne sokaklarda bir kir var. Mesai insanların
hamuruna maya olmuş, bilek otomatikleşip fikir kuvveti her yerde bir harika yaratmıştır.
Büyük Türkiye Cumhuriyeti’nin denizde muhteşem ecnebi vapurlar, karada kıskanç
ırk ve milletler, havada huzurumuza hasret yabancı tayyareler tarafından ürpertili bir
korku ile selamlanan büyük bayrağı; Erciyes’in 3980 lik tepesinden milli emniyet ve
refah sembolü halinde bütün Türk milletine haykırıyor.
Ey türk milleti, cihan tarihi seninle kapanacaktır!... O devirde Türkiye Cumhuriye-
ti’nin tarihi okunurken şu yüz senelik şimşekleme ilerleyişin bu ucunda yaşayan bu
günkü biz Kayserililer’e onlar bakıp acıyacak, bu yüzyılın bu ucunda yaşayacak insanlara
şimdi bizim bakıp imrendiğimiz gibi… Cumhuriyet rejimi benim bu hulyamı tahakkuk
ettirmeye muktedirdir. Amenna!.”
Erken Cumhuriyet Dönemi
Cumhuriyet sanayi ve ticari alanda, köklü değişiklikler yaparak işe başladı. Daha
Cumhuriyet ilan edilmeden, yeni devletin ekonomik politikalarını belirlemek için
17 Şubat-4 Mart 1923 tarihleri arasında İzmir’de, 1. İktisat Kongresi’ni topladı. Açılış
nutkunda Gazi Mustafa Kemal şunları söylüyordu: “Hayat demek ekonomi demektir.
Çünkü millet yoksul kaldıkça bir şey yapamaz. İlk önce zengin olmalıdır.” Bu bağlamda;
Osmanlı Dönemi’nden kalma “Teşviki Sanayi Kanunu” yeniden düzenlendi; 1924’te İş
Bankası ve 1925’te Sanayi ve Maadin Bankası kuruldu; 1929’da da etkin bir “gümrük
korumacılığı” başlatıldı. Zaten 1929’da da Dünya Ekonomik Buhranı başlamıştı. Cum-
huriyet Türkiyesi de, doğal olarak, “liberal politikalardan” uzaklaşıp, devlet ağırlıklı
bir sanayileşme politikalarına doğru yönelme eğilimine girdi. Etibank, Sümerbank ve
bunların işletmeleri peş peşe gelmeye başladı. Tabii, Sanayi ve Maadin Bankası, işlevini
yerine getiremez olunca 1932 yılında kapatıldı, yerine “Sanayi ve Kredi Bankası” ile
“Devlet Sanayi Ofisi” kuruldu.
94