Page 80 - kayseriden_kopan_turku

Faruk Yaman Kütüphanesi’nde yer alan “Kayseri Şehir Hafıza ve Kent Kitaplığı” bölümünde “Plaklarda
Kayseri Türküleri’’ özel koleksiyonum yer almaktadır.
Kayseri Türkülerin yer aldığı bu özel koleksiyon içerisinde Kayseri Türkülerin bulunduğu 162 plak
mevcuttur. Bu plakların 1 adeti 33’lük, 58’i taş plak ve 103 adeti ise 45 ‘lik plak türündedir.

Dönemin ses sanatçıların seslendirdiği bu plaklar şu anda antika değerinde olup, Kayseri Türküleri
hakkında çok detaylı bilgiler vermektedir. Söyleyiş tarzı, çalınan enstrüman, söz anlamları, beste ve söz
yazarları ile bir bakıma tarihe not düşmektedir.

Birçok müzayede ve plak evinden satın almış olduğum bu plakların içerisinde tabiî ki Ahmet Gazi Ay-
han’ın önemli bir yeri var. Kayserili olması yanında Kayseri eserlerini derleyen ve seslendiren bir sanatçı
olarak Ahmet Gazi Ayhan Kayseri Müzik tarihinin önemli taşlarından biridir.

Çok nadir bulunan plakları bende mevcuttur. En son geçen yıl almış olduğum ‘‘PASTIRMADAN MEZAR
TAŞI’’ isimli plağı koleksiyonumun önemli plakları arasında yer almaktadır. Yine “KAYSERİ MEKTEBİNDE
OLDUM JANDARMA’’ türküsü önemli yer almaktadır.

Taş plaklarımın içerisinde Kayseri Türküleri de olmayan Ahmet Gazi
Ayhan’ın seslendirdiği 34 ayrı taş plak mevcuttur. Bunun yanında 45‘lik olarak tabir edilen plaklarında da
Ahmet Gazi Ayhan’a ait plaklarım mevcuttur. Ahmet Gazi Ayhan’a ait 48 adet 45’lik plağım var, bunun 28
adedi Kayseri türkülerine aittir. Dolayısı ile Ahmet Gazi Ayhan Kayseri Müzik Tarihi içinde olmaz ile olmaz
sanatçılarımızdan biri olup, bu koleksiyon kendisi ve aile olduğu kadar Kayseri ve Anadolu kültür mirası
80 için önemli olduğu kanaatindeyim.
Bu türkülerin her birinin araştırılması gerekir. Özellikle taş plaklar birer tez niteliğindedir. Benim gibi ko-
leksiyoner işin büyük ve en önemli kısmını yerine getirerek toplu halde bunları biriktirmektedir. Bundan
sonraki aşama araştırmacılara, akademisyenlere ve ilgili kurumlara düşmektedir.

Faruk Yaman

Ahmet Gazi Ayhan çok sevdiğimiz bir sanatçı komşumuzdu. Ayrıca Annem Ayşe Taşdelen (1918) ile ilkokul
arkadaşıydı. Zaman zaman bizimle Ahmet Gazi Ayhan ve kendisi gibi sanatçı olan eşi Yıldız Ayhan ile ilgili
anılarını o günlerin heyecanı ile anlatırdı.

Bir gün, Onlardan birini paylaşmak istiyorum:
“-Allah vergisi olan sanatçılık ilkokulda başlıyor. O zamanlar müzik aletleri nerede? Keman yok,saz
yok… Olsa da çalabilen yok. Bir gün bir baktım ki Ahmet Gazi Ayhan, eline iki deynek almış ,keman çalıyor.
Bir taraftan da:
Ben keman çalmazsam darılır dayım
Dayımın kızından yok mu benim payım

diye türkü söylüyor. Onun bu nükteli türküsüne bir hayli gülmüştük.”
Murat Aydın