Page 106 - Emir Kalkan Hikaye Yarışma

Emir Kalkan Hikâye Yarışması
“Yazık edecek canım ipeğe!”

Kuyumu’nun kızı güç bela içinden çıktığı gelinlik kaftanı hışımla diğer elbiselerin
üzerine fırlattı. Kürekçi’nin cam gözleriyle zümrütsüz belini bile unutmuştu.

“Ne yapıyorlar bir bak. Alıyorlar mı?’
“Neden bıraktın? Çok yakışmıştı.”
“Sen sahiden körsün be adam! Şu hâlime bak, reçele döndüm! Yakışmışmış!”

Kızın terli alnını silmek istedi ama hoş karşılamayacağını adı gibi biliyordu.
“Başka kaftan alırız biz de,” dedi. “İstersen başka dükkândan alırız. O da olmazsa
yaptırırız. Dilersen, işi gücü bırakıp gece gündüz limanı arşınlarım. Yeni gelen ne kadar
gemi varsa hepsini dolaşırım. Hint’in, Çin’in en güzel ipeklerini önüne sererim,” diye
eklemek istedi fakat kız çok önce davrandı:
“Bir bak diyorum sana, aldılar mı kaftanı?”

Kürekçi bakmak için başını kaldırdı ama kız onu durdurdu: “Dur, bakma. Ne halleri
varsa görsünler.”

Dükkândan çıkarken Kürekçi merakına yenildi. Hâlâ kıkırdayan kadınların dört
elle ipek kaftana sarılışını gördü. Yeni bir alışveriş zaferini kutluyorlardı.

Hızlı adımlarını eve yönelten nişanlısını izledi. Bu sırada gözlüklerini fark etmiş
çehrelerde tam ortasına kapkara bir kıl oturmuş şekilsiz benler, pancar burunlar, sarar-
mış dişler, katledilmiş kaşlar ile rastığa feda edilmiş kirpikler, çapaklı göz çukurları,
yarısı kabuk tutmamış yaralar gördü.

Bu daha ne kadar sürecek diye merak ediyordu ki Kuyumcu’nun kızı birden yürü-
meyi bıraktı. Çarşı meydanındaydılar. Kız’ın hâli, aylar sonra karayı görmüş denizcileri
hatırlattı Kürekçi’ye. Kendinden geçmişti.
“Kime bakıyorsun?” diye sordu Kürekçi.

“Hekimin karısına.” Biraz soluk almak ister gibi bekledi: “Küpelerini görüyor
musun? Babam bile bu denli güzelini yapacak hünerde değildir.”

Kız, çimdiklenmiş gibi birden ileri fırladı. Hekim karısını gözden kaçırmak istemi-
yordu. O sırada, midesi ciğerine yapışmış bir dilenci çıktı önüne. Sıska adamı ittirip
takibe devam etti. Dilenci okkalı bir küfür savurmaya çalışsa da tek kelime edecek
hâli yoktu.
Cam gözlerinin, adamın kir bağlamış saçlarından derisi çürümüş ellerine kadar tüm
fiziksel özelliklerini ayrıntılarıyla göstermedeki ısrarına rağmen Kürekçi, dilencinin

106