Page 34 - Halil Edhem
P. 34

104  KAYSERø ùEHRø   19                 KAYSERø ùEHRø                        27  105  20

 31
 fethedildi÷ini yazÕyorlar . Hâlbuki, do÷u tarihçileri Kayseri ile bütün o yörenin   Sinân Paúa’ya idam ettirdi. Böylece, di÷er Zülkadir topraklarÕyla birlikte Kayseri de,
                                   36
 32
 fethinin  Dâniúmendlilere nasip oldu÷unu bildiriyorlar. Fakat, fethedenin hangi   OsmanlÕ ülkesine katÕldÕ .  Bundan dolayÕ dört yüz yÕldan beri  Kayseri, OsmanlÕ
 Dâniúmendli sultan oldu÷u kestirilemez. Herhalde, Cami-i Kebir’i yaptÕranÕn Melik   úehirlerinden sayÕlmÕú, bu sürede kaleleri yeniden onarÕlmÕú, birçok camiler, türbeler
 Mehmed Gazi oldu÷u Kayseri  mahkeme  sicillerinden anlaúÕlÕyor. Bundan baúka,   ve resmî yerler yapÕlmÕútÕr. BunlarÕn mimarî usulü  o zamana kadar mevcut
 Kayseri’nin kuzeyinde ve Aziziye [bugünkü PÕnarbaúÕ]’de bir de Melik Gâzi Türbesi   olanlardan farklÕdÕr. Gerek sözü edilen binalar ve gerek Kayseri’nin OsmanlÕlar
 33
 34
 vardÕr . BunlarÕn her ikisi de, Dâniúmendlilerin en eski hükümdarlarÕdÕr .   devrine ait olan tarihî durumu, ayrÕca yazÕlmasÕ gerekir. Bundan dolayÕ eserimize bu
 35
 Kayseri’de bulabildi÷imiz en eski kitabe , II.  øzzeddin KÕlÕçarslan’Õn   bölüm alÕnmamÕútÕr.
 o÷ullarÕndan Kayseri Meliki Nureddin Sultanúah zamanÕna ait olup,  589 (1193)   YukarÕdaki ifâdelerimizden anlaúÕlaca÷Õ  üzere, Kayseri  ùehri,  øslâm tarihi için
 tarihlidir.  Bundan dolayÕ bu yüz yÕlda Kayseri, çoktan  SelçuklularÕn eline  geçmiú   çok önemli belgeler içinde  bulundurup, arada  úimdiye kadar yapÕlan incelemeler,
 bulunuyordu. Selçuklular zamanÕnda  Kayseri, Konya  ve Sivas gibi baúkent olup,   daha  çok derinleútirilecek olursa  Anadolu’ya ait olan  øslâm tarihinin büyük  bir
 mutlulu÷un doru÷una ulaúmÕútÕr. I. Alâeddin  Keykubâd, ço÷u zamanÕnÕ burada   bölümü aydÕnlanabilecektir. Bundan dolayÕ, ilim adamlarÕnÕn bu  yönü göz  önüne
                                 37
 geçirir, seferlere buradan çÕkardÕ. Ticaret, ilim ve güzel san’atlar için  önemli bir   alacaklarÕ ümit olunur .
 merkez olan Kayseri, Mo÷ollar ve MÕsÕrlÕlarÕn göz diktikleri bir yer oldu÷undan, VII   KitabÕmÕzda noksan ve hatalarÕn pek çok oldu÷unu kabul eder, bunlarÕn hoúgörü
 (XIII). yüzyÕlda ikinci  defa istila ve yÕkÕma u÷ramÕútÕr.  Selçuklulardan sonra,
 ølhanlÕlarÕn valileri tarafÕndan idâre edilen Kayseri’de Gazan Mahmud, Hüdabende   ile karúÕlanmasÕnÕ temenni ederiz.
 Mehmed ve Ebû Saîd BahâdÕr’Õn kesilmiú sikkeleri vardÕr. Ebû Saîd’in ölümüyle,   Her zaman oldu÷u gibi, bu defa da Ahmed Tevhîd Bey’le arkadaúlarÕmÕzdan Ali
 Anadolu’da nâib bulunan  Emîr Eratna istiklâlini ilân edip, kendisi  ve  o÷ullarÕ   Bey’den görmüú oldu÷um yardÕmlara úükranlarÕmÕ arz ederim.
 782(1381)  ve bunlarÕn yerine geçen KadÕ  Burhaneddin  Ahmed 801 (1398) yÕlÕna   38
 kadar Kayseri’de hüküm sürmüúlerdir. KadÕ Burhaneddin’in ölümüyle Kayseri ile   Haziran 1334 (1918). Halil Edhem [ELDEM]
 birlikte hâkimiyetindeki yerler, Sultan YÕldÕrÕm Bayezid tarafÕndan OsmanlÕ
 topraklarÕna katÕlmÕúsa da, 804  (1402)  Ankara SavaúÕ’nda YÕldÕrÕm’Õn esir olmasÕ
 üzerine,  Timur  bu yerleri eski  sahiplerine iâde etmiútir. Bunu fÕrsat bilen
 Karamano÷lu  Mehmed Bey’in de  Kayseri’yi aldÕ÷Õ akla daha yakÕndÕr. Çünkü,
 ileride görülece÷i  gibi, 822 (1419)  yÕlÕnda Kayseri’yi MÕsÕrlÕlar, KaramanlÕlardan
 alarak Zülkadiro÷lu NasÕreddin Mehmed’e verdiler.  Aúa÷Õda görülecek olan
 835(1432) tarihli kitabe,  bu sultan adÕnadÕr. Bundan sonra Kayseri, kâh
 KaramanlÕlara, kâh Zülkadirlilere geçmiútir.  Bu de÷iúikliklerin zamanÕ kesin
 bilinemiyor.
 Herhalde, øç Kale kapÕsÕnda Pîr Ahmed’in adÕna olan 870(1465) tarihli kitabe,
 Kayseri’nin bu  tarihte KaramanlÕlarÕn elinde oldu÷unu  gösterir. Bununla birlikte,
 871 (1466)’de  Fâtih’in Konya’yÕ  alarak KaramanlÕlara son  vermesi üzerine
 Zülkadirlilerin  yine Kayseriye  hâkim olduklarÕ akla uygun gelmektedir. Fakat, bu   36  Bu  böyle olmakla beraber, yine Zülkadirliler âilesinden bazÕlarÕ bu Eyâlet Beyli÷i’nde hizmete
 beyler, artÕk OsmanlÕlara boyun e÷miúlerdi.  Hatta Kayseri’de OsmanlÕ valileri de   alÕnmÕúlardÕr. Kayseri’nin kuzeyinde bulunan ve Sivas Vilâyeti’nin Bünyân-Õ Hamîd KazasÕ’na ba÷lÕ
 bulunuyordu. Sonunda Alâüddevle’nin dalaverelerinden bÕkmÕú olan Sultan I. Selim   Karaca-öz Köyü [bugün, Bünyan, Kayseri’ye, Karaca-öz de SarÕo÷lan’a ba÷lÕdÕr]’nün yakÕnÕndan geçen
 921 (1515)’de øran Seferi’nden dönüúünde, 90 yaúlarÕnda bulunan bu adamÕ, HâdÕm   KÕzÕlÕrmak üzerinde sekiz kemerli «ùahruh Köprüsü»‘ndeki Alâüddevle’nin torunu Mehmed Bey’in adÕna
               yazÕlan kitabenin Türkçesi úöyledir: «Bu köprüyü, 945(1538-39) yÕlÕnda Alâüddevle Zülkadirî Sâsânî’nin
                                                              o÷lu ùah (ruh) Bey’in o÷lu Mehmed [Han] Emîr Abdullah eliyle, onardÕ». [Bkz. Cevdet Çulpan, Türk Taú
 31  Texier, s. 542.    Köprüleri, Ankara 1975, s. 71 vd. ]. Metni aúa÷Õdaki gibidir:
 32  Anadolu’nun fethi hakkÕnda epeyi araútÕrma yapÕlmÕútÕr. Prof. Dr. M.  Altay Köymen,  Selçuklu     ˷ ௌΪΒϋ ήϴϣ ΪϴΑ ΔϳΎϤόδΗ ϭ ϥϮόΑέ΍ ϭ βϤΧ ϰϧΎγΎδϟ΍ ϯέΩΎϘϟ΍ϭΫ ϪϟϭΪϟ΍ ˯ϼϋ ϦΑ ϚΑ (Υϭέ ϩ) Ύη ϦΑ (ϥΎΧ) ήδΠϟ΍ ΍άϫ ήϤϋ
 Devri Türk Tarihi, Ankara, 1963, s. 239’da Anadolu’nun fethedilmesi ve bunun sonucu olarak burasÕnÕn   37  Kayseri tarihî ve  mimarîsi hakkÕnda epeyi çalÕúmalar yapÕlmÕútÕr. Bu çalÕúmalarÕ  úöyle
 bir «Türk VatanÕ» haline gelmesini, üç safhada ønceler: « 1- O÷uz-Türkmen akÕnlarÕ safhasÕ, 2-Muntazam   sÕralayabiliriz:  Kemaleddin Karamete,  Erciyes Kayserisi ve Tarihine Bir BakÕú, Kayseri 1934;  Kazim
 ømparatorluk ordularÕnÕn yaptÕklarÕ  fetihler safhasÕ, 3- Anadolu’da kurulan  mahallî vasal devletlerin   Özdo÷an,  Kayseri Tarihi, c. 1, Kayseri 1948; Ahmed Nazîf Efendi,  Mir’ât-Õ Kayseriyye,  yay: M.
 giriútikleri fetihler safhasÕ.»;  Prof. Dr. Osman Turan, Selçuklular  ZamanÕnda  Türkiye, s. 19’da   Palamuto÷lu, Kayseri 1987;  Kayseri MeúhurlarÕ, yay.  M. Diriöz-H. Diriöz, Kayseri 1991; A. Gabriel,
 Kayseri’nin fethini úöyle açÕklar: «Orta Anadolu’ya yayÕlan Türkler, 1067’de’KÕzÕlÕrmak (Halys) vadisini   Kayseri Türk AnÕtlarÕ, Trk. trc. A. Akif Tütenk, Ankara 1954; 1968 ve 1973 Kayseri øl YÕllÕklarÕ; Besim
 takip ederek Kayseri’yi fethettiler. »; AyrÕca bkz. Prof. Dr. M. Halil Yinanç, Anadolu’nun Fethi, østanbul   Darkot, “Kayseri”,  øA., VI. 484-491;  Kayseri Erciyes (eski ve yeni)  Dergisi’nde çÕkan araútÕrmalar;
 1944 (K.G.).    Mehmet ÇayÕrda÷, “Kayseri’de Kitabelerinden XV. ve XVI. YüzyÕllarda YapÕldÕ÷Õ AnlaúÕlan ølk OsmanlÕ
 33  TOEM’da “Melik Gâzi” makalesi, yÕl 1331, s. 549.    YapÕlarÕ”,  VD, S. 13 ve aynÕ müellif,  Kayseri Tarihi AraútÕrmalarÕ, Kayseri 2001; Kemal Göde,
               EratnalÕlar (1327-1381), Ankara 1994, 2000; AynÕ müellif, Sultan Alâeddin Eratna, Ankara 1990 ve bu
 34  Hüseyin Hüsameddin, Amasya Tarihi, c. II, s. 294, 300 vd.    eserin Uygur Türkçesi: Kemal Göde (Türkiye), Sultan Alâeddin Eratna, Uygurcaya çeviren; Ömer Can
 35  Halil Edhem Bey’in, tesbit etti÷i ve Kayseri’de «en eski kitabe» dedi÷i «Hoca Hasan Medresesi»   Nuri, 2009; Halit Erkiletlio÷lu, Geniú Kayseri Tarihi, Kayseri 2006; Kayseri tarihi ve kültürü ile ilgili
 kitabesinden daha eski bir tarihi üzerinde taúÕyan kitabe, “Mes’ud Gülzar Kümbedi” veya “Hasbek DadÕ   Erciyes Üniversitesi Tarih Bölümü elemanlarÕnÕn önemli çalÕúmalarÕ ve bildiri kitaplarÕ bulunmaktadÕr.
 Kümbedi” ya da  “Hasbek KadÕ Kümbedi” nin olup, 580(1184-85) tarihlidir. Bu kitabeyi yukarÕdaki   (K.G.).
 araútÕrmamÕza aldÕk (K.G.).    38  ÇalÕúmanÕn baúÕnda Halil Edhem ve Eserleri hakkÕnda bilgi verilmiútir (K.G.).
   29   30   31   32   33   34   35   36   37   38   39